Keyifli Okumalar...
🌼Hifa'dan🌼
Bir kahkaha attım bulutların arasında. Neredeyse kahkahalarımla birlikte en iyi dostum pamuk şekerinin üstünden düşüyordum. Her zaman beni güldürmeyi başarıyordu ve her seferinde kahkahalarımla birlikte yeri boylama korkusunu yaşatıyordu bana. Uzun bir sohbete dalmış, hiçbir şeyi umursamıyorduk. Bana seslenen annemi duyana kadar. Kapalı olan gözlerimi açıp sıkıntıyla bir nefes verdim. Annem karşımda durmuş, ellerini de her anne gibi beline götürmüştü. Bu her zaman duyduğum sözleri tekrar duyacağım anlamına geliyordu. Kendimi bunlara hazırlayarak annemin gözlerinin içine baktım masum bir şekilde. Annem çatık kaşlarını düzleştirdi, bu sefer kollarını göğsünde birleştirdi. Derin bir nefes aldım, annemi durduracak bir güç yoktu ve ben o sözleri işitmek zorundaydım. Dişlerimi göstererek anneme gülümsedim.
"Benim aklı bir karış havada kızım, yine ne yapıyorsun sen. Sakın pamuk şekeriyle konuşuyordum deme, şu saçmalığa katlanmayacağım." Yüzümdeki gülümsemenin aldığı hali hayal edebiliyordum. Annem kesinlikle hayal kırıklığına uğramış bir şekilde bana bakıyordu.
" Pamuk şekeriyle konuşmayı sevdiğimi biliyorsun anne."
Annem çıldırmış gözlerle bana baktı. Pamuk şeker küçüklüğümden beri hayal ettiğim en iyi dostum buluttu. Küçükken sürekli onunla konuşurdum, korktuğum her anda yanımda pamuk şeker vardı. Küçükken annem hayali bir bulutum olduğu için mutluydu. Geceleri korktuğumda onu çağırmak zorunda kalmıyordum. Büyüdükçe durum değişmeye başladı, annem bundan sürekli şikayet ediyordu. Ama hayallerimde bulut ve ben çok eğleniyorduk. Sürekli birlikte geziyor, her şey hakkında konuşuyorduk. Pamuk şekerinin bir hayal olduğunu biliyordum ama beni ondan daha da mutlu eden bir başka şey varsa o da resim çizmekti. Özellikle en iyi arkadaşım Bukre İstanbul'a okumaya gittikten sonra, kimseyle konuşmuyor sadece resim çizip pamuk şekeriyle sohbet ediyordum. Kimsenin söyledikleriyle ilgilenmiyordum, sadece canım ne isterse onu yapıyordum. Bir insana deliymiş gibi davranmak, onu yargılamak oldukça basit bir şey ve insanlar bunu yaparken asla çekinmiyor. Dalga geçtikleri, yargıladıkları kişilerin duygularını asla önemsemiyorlar. Annemin iyiliğimi düşündüğünü biliyordum ama her seferinde aynı şeyleri söylüyor ve bana büyümem gerektiğini söylüyordu. Şuan da tekrar aynı durumun içinde düşmüş bulunuyordum.
" Hifa artık büyü, pamuk şekeri senin hayalindeki bir bulut. Tamam küçükken senin için harika bir arkadaştı, ama artık büyüdün ve yirmi iki yaşındasın." Ellerimle yüzümü kapatıp ofladım.
" Anlamıyorsun, pamuk şekeri her zaman benim en iyi dostum olarak kalacak. Kendi kendime konuşuyor olsam bile içimde ki şeyleri halletmemde en iyi yardımcım o. Biliyorum büyüdüm, ama pamuk şekeriyle konuşmayı bırakamıyorum." Annemi yine duygu sömürüsü yaparak yumuşatmıştım. Annem sonunda pes ederek ellerini salladı.
" Pekala, neyle konuşmak istiyorsan konuş karışmayacağım. Nasıl olsa evlendiğin zaman buna bir son vermek zorunda kalacaksın." Sondaki cümle de sesi epey kısık çıkmış olmasına rağmen ben duymuştum. Gözlerimi devirdim, elimdeki fırçayı boyaya batırıp resmimdeki son dokunuşları yapmaya koyuldum.
" Ne çiziyorsun? " Bir anlığına geri çekildim, tuvaldeki resme bakıp gülümsedim.
" Kendimi, galata kulesinde mezuniyet kıyafetimle." Yüzümdeki gülümseme kayboldu, o an sadece pamuk şekerin üstünde olmayı diledim.
" Harika görünüyor, bir gün buna kavuşacağını biliyorum." Bu seferki gülümsemem alaycıydı.
" Babamın beni asla İstanbul'a göndermeyeceğini biliyorsun anne. Bunu yapmana gerek yok, gerçekten sorun değil artık ona alıştım." Annem omzumu sıvazlayıp saçlarıma kokulu bir öpücük bıraktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HÜZNÜN SESİ
SpiritualBütün hikayeler mutlu sonla bitermiş... Ya benim hikayem, benim umutlarımda da mutlu sonla biter mi...