Ofise girer girmez gözlerim Canan'ı aradı ne benim odamda ne de kendine ayrılan bolumdeydi..Sözde bir kapiyla
yerler belirlenmişti ama ben onun kendi bölümünü kullanmasına pek izin vermiyordum mutlaka geçerli bir bahane
bulup yan yana çalışmaya ikna ediyordum.
Funda Abla'ya nerede olduğunu sordum merak etmiştim acaba hasta mi olmuştu.Funda abla aradığını söyledi
uyuyakalmis geçikeceğini söylemiş.Sanırım akşam onu fazla yormustum anladığım kadarıyla uykuyu çok seviyordu.
Yanimda uyuyacagi günleri hayal ederek gülümsedim .Tam yerime yerleşip çalışmaya başlamıştım ki Aslan geldi
akşamın yorumlarını dinledikten sonra guldu, niye guluyorsun diye sorunca yavas yavas sana alisiyor sanirim
buzlarini kiriyor .dedi.Biraz hüzün biraz mutlulukla gülümsedi m.İnsallah,dedim.Sirtima vurdu sırıtarak insallah
Kardeşim yıllardır seni böyle göreceğimiz günleri bekliyoruz dedi.
Beni affettigi gün yine eski ben olacağım merak etme.dedim.
Abi soracağım ama cesaret edemedim,sizin aranızda neler oldu ya da oluyor.
Sıkıntıyla arkama yaslandım,haftalardır cektigim sıkıntıyı en ufak detayına kadar anlattım.O ha oğlum kız sana ne
kadar cektirse haklı. ...
Haklı olduğunu biliyordum ama deli gönlüm bunu anlamiyordu.Gozumu kapadigim anda gozlerimin onunde
aklimda hayalimde,yanimdayken bile özlüyordum.
Ne zaman evimde yanimda olursa o zaman huzur bulacaktim.Bunun için herşeye ama herşeye razıyım.benim olana
kadar kök soktursun umurumda değil yeter ki benden uzaklara gitmesin beni onsuz bırakmasın ..
Sozumuznyeni bitmişti ki Canan kan ter içinde odaya daldi.Özür diliyor bir daha tekrarlanmayacagini söylüyordu.
Seni ufkundan ben ettim o yüzden özür dilemeyi bırak bugün biraz hızlı calismamiz gerekiyor bugun ki bölümü
mutlaka yetisyirmeliuiz programın gerisinde kalmamaliyiz ,dedim.İyide zaten programın ilerisinde degil miyiz?
Biliyorum ama sabah
Almanlar aradı haftaya yazılımın son halini de yanimiza alıp Almanya 'ya uçacağız.Aslan'da Ankara'da ki firma ile
görüşecek.
-Ben gidemem ki.
-Allah aşkına niçin sorun cikariyorsun gidip geleceğiz.
-Sorun çıkar miyorum.
-O halde
Canan başını öne eğdi, ,benim ne pasaportun ne de vize m var.
-Nasıl ya...
diyerek bağırmaya basladim.Bu zamanda nasıl pasaportun olmaz şaşılacak bir şey.
Bunu yaptım ya ben pişman olmaya baslamisken,o bağırmaya başladı.
-Beyefendiye bak nasıl pasaportum olmazmış tabii ben her ay yok yok her hafta yurt dislarinda geziyorum, bi
bakmissin Paris'te bir bakmissin Londra'da ,kafayı yicem ya bana akillisi niye ugramiyo ....
-Canan lütfen nefes al tikanacaksin tamam ben eseklik ettim telastan ne dedigimi sasirdim affet ..
Ben bunları derken Aslan katıla katıla gülüyordu. Kırk yıllık karı kocalar gibisiniz ya.dedi
Ikimizde sinirle ona,döndük aynı anda susuz diye bagirdik
Simdi bizde gülüyordu sınırlarımız boşalmıştı.Funda anla odaya girmis saskinlikla bizi izliyordu. Oh be dedi sonunda
şuodadan kahkaha sesleri de geldi ya köşemde gam yemem yıllardır içim şişti Aferinkız sana neşe getirdin şu ofise.
Canan
-Abla ya ne neşesi biri bana bagiriyo diğeri de guluyo .diye şikayet etti.
Ikimizde birer saplak yedik.Neler oluyo kızımı uzuyorsunuz diyince ciddilestik, olanları anlattım .
Canım anlam guldu o kolay dedi
Nasıl kolay ya 1 haftamiz var.Tamam hemen emniyetten Tülay'i arıyorum, sonra da konsolosluktan damadı nasıl ya
evet damat bey konsolosluktaydi.Tabii telastan aklıma bile gelmedi.Funda anla hemen Canan'dia yanina alarak dışarı
çıktı bu durumda Aslan la ben bugünü kurtarmak için başladık çalışmaya saat 2-3 gibi ikimizde gitmiştik oğlum
dedim biz patron degil miyiz bunca insan çalıştıriyoruz halimize bak.Sanki onlati boş tutuyorsun hepsinin elinde iş
başlarını kaşıyacak vakitleri yok
Olmasın zaten bosunami hepsine prim sözü verdim.Sene sonunda istediğimiz yerde olmak istiyorsak çalışacağız.
-Kardeşin olacak dallara da gelse bu kadar sikismayacagiz
-Biliyorum ama nisan olunca rahatladim dedim ama Esin'in hamilelik işi ortaya çıkınca biliyorsun düşük tehlikesi
var kızda onu parmağında oynatıyor.
-Umarım biran önce duzelir,bizde biraz rahatlariz.
Yemek yiyelim benim elim ayağım tutmuyor.
Kapi acıldi Funda abla ile Canan elleri kolları dolu vaziyette içeri daldılar, hemen masayı boşalttı k,herkes yorulmuş
ve akmıştı anlaşılan Funda abla herşeyin kolaylıkla halloldugunu biletleri ayirtttigini aksilik çıkmazsa gitmeden bir
gün önce vize nin de çıkacağını söyledi,rahatlamistim başımı kaldırdım Canan kılıktan çıkmışcasına yemeğe
saldırıyordu, daha önce böyle zevkle yemek yiyen birini görmemiştim ,başını kaldırdığı anda gözleri gözlerime degdi
utandı sanırım catali bıraktı, g ulumsedim hadi ye dedim.Bu kadar çok yiyip bu kadar minicik olman tuhaf
dedim,guldu,eritiyorum .dedi.
