Saate bakmasa dahi bunu mahallenin muzip çocuklarının kahkahalarından, bağrışmalarından anlardı. Çocukların sesini duyduğunda gürültü yaptıkları için biraz sinirlenmiş olsa da evde senelerdir onunla yaşayan sessizliğe bir süreliğine de olsa son verdikleri için yüzünde ufak bir tebessüm oluştu.Yüzündeki tebessümün sona ermesiyle ise yavaşça koltuğundan kalktı ve kapıya yöneldi.Kapıyı açtığında caminin bahçesinde koşuşturan çocukları görünce sinirlenmemesine rağmen çocukların koşarak camiye girmesini sağlayacak bir şekilde bağırdı;
"çocuklar, içeriye girin! "
Hızla içeriye kaçışan çocukların ardından kendisi de iki adımlık yer düşüncesiyle olacaktı ki ayakkabılarının topuğuna basarak dışarı çıktı. Kapıyı kapattı ve cami kapısına yöneldi. Bu zamana kadar tek bir çocuğa vurmamasına, herhangi birini rencide etmemesine rağmen çocukların cami içerisinde onu çıt dahi çıkarmadan bekleyişleri onu memnun ediyor, birazda kibrini okşuyordu.