Hayat senin için artık dayanılmaz bir hal almıştı. Hiçkimse tarafından sevilmiyordun. Herkes senin üstüne o kadar çok geliyordu ki hayattan artık bırakmıştın. Tek bir yaşama sebebin vardı. O da jungkook du. Annenin ölümünden sonra tek dayanağın olmuştu. Onu da hiç goremiyordun uzun zamandır. Iş için şehir dışına çıkmıştı. Seni de kaç gündür aramiyordu. Mesaj bile atmiyordu. Belki o da artık senden ve sorunlarından bıkmıştı.
Evli değildiniz fakat senin kimsen olmadığı için ayni evde yaşıyordunuz. Onun senden tek farkı ailesi olmamasına ragmen çevresinde onu seven birçok kişi vardı. Işinde oldukça başarılı ünlü bir insandı. Peki ya sen neydin hayatındaki tek insan jungkook olan şimdi onu da göremeyen zavallı biriydin.
"Yaa bıktım artık nerdesin jungkook nerdesin çok yalnızım ben burda sensiz"
Evde oturmaktan delirecegini düşündün ve markete gitmeye karar verdin. Biraz yürüdükten sonra markete gelmiştin.
Markete kasiyer araniyormuş ve sen de biraz düşündün.
" Madem delirmek üzereyim en azından bir şeylerle uğraşırsam kafam dağılır"
"Evet bu işi ben almalıyım kesinlikle "
Hemen ordaki bi görevliye bu işe girmek istediğimi söyledim. O da beni müdürün yanina götürdü. Kapiyi tıklayıp içeri girdim.
"Meraba efendim. Ben iş başvurusu yapmak için gelmiştim"
"Peki bu iş ile ilgili tecrübeniz var mı"
"Evet önceden küçük bi markette kasiyerlik yapmıştım bi kaç ay"
"Çalışma saatleri size uyarsa en azından bi kaç gün sizi gözlemleriz. Çünkü acil elemana ihtiyacım var"
"Tabiki her saat uyar bana. Çok teşekkür ederim "
"Peki o zaman iş sizin. Şimdiden başlayabilirsiniz "
"Peki teşekkürler "
Ordaki görevliler bana ne yapmam gerektiğini gösterdikten sonra bana bi kasa verdiler. Ilk müşterim gelmişti ve cidden işten çok zevk almaya başlamıştım. En azindan kimseyi düşünmeden işime konsantre oluyordum.
Kapıyı açtım ve kendimi hemen odada yatağa attim. O kadar yoruldum ki hemen uyumak istiyordum. Gözlerim yavaşça kapanmaya başladı ve uykuya daliverdim.
-------
Yavaşça gozlerimi araladim.
"Baya güzel uyumuşum yalnız. BI DAKiKA saat kaç "
Hemen telefondan saate baktım
"OLAMAAZ gec kaldım. Alarmı kurmayi nasıl unuttum ben off"
Hizlica çantamı ve anahtarı alıp evden çıktım.
Koşa koşa markete gittim
Patronum beni sinirli bi şekilde kapının önünde bekliyormuş
'Sessizce' " of lanet olsun"
"Özür dilerim cidden uyuyakalmışım lütfen bi seferlik affedin beni . Bu işe ihtiyacım var"
"Kusura bakma bana sorumluluğunu bilen birileri lazım senin gibilerle uğraşamam."
"Haklısınız ama cidden bu işe ihtiyacım var"
"Malesef yapabileceğim bir şey yok"
Off hayat beni bir kez daha arkamdan bıçakladi. Zaten ne düzgün gidiyor ki.
Bi banka oturdun ve ağlamaya başladin. Artık gücün kalmamıştı. Hiçbir işin düzgün gitmiyordu.
Ellerinle yüzünü kapattin aşağı doğru eğilip ağlamaya devam ediyordun.
Birden omzuna birinin dokunmasıyla küçük çapta bir çığlık attin ve ayaga kalktın. Arkani döndün ve bu bu bu cidden oydu. Jungkook ' du.
Çok şaşırmıştın hem çok sevinmiş hem de çok kızmıştın ona .
Ama seni ne zamandır arayıp sormadigi için ve bu zorlu hayatta seni yüzüstü bıraktığı için kızgınlığın daha ağır basıyordu.
Arkani döndün ve yürümeye başladın. Onun yaninda daha fazla durursan gözyaşlarını yine tutamıcaktın.
Hızlı hızlı yürürken koşarak yanina geldi ve seni kolundan tutup kendine çevirdi. Gözlerinin içine aşkla baktı. Yüzünü avuçladı.
Sen şu an ne yapacağın ona karşı nasıl davranman gerektiği hakkinda hiçbir fikrin yoktu.
"Bak biliyorum seni hiç arayamadim. Seni çok boşladım. Ne desen haklısın. Ama ben senle birlikte iyi bir gelecek yaşamak için çalışıyorum. Madem geçmişte mutlu olamadik en azından buna hakkımız var dimi"
"Madem arayamadin insan bi mesaj atar. Ya da bi haber yollar bişi yapar. Ben ne hale geldim haberin var mi senin. Aylarca neler çektim. Bir tek annem vardı onu da kaybettim. Seni de kaybedersem naparim ben. Yaşamamin ne anlamı kalır ki."
"Bak artik üzülmek yok . Bundan sonra seni hiç bırakmicam. Hep yaninda kalicam lütfen bize bir şans daha ver LÜTFEN "
"....... ta..mam"
"Olley bee. Bak göreceksin artik hep mutlu olucaz"
Kucağına alıp seni döndürmeye başladı.
"Dur düşücem şimdi yapma ahaha"
"Sen bana güvenmiyor musun ha"
"Hayır :D" ( kaşınıyor şu an jzhzjxh)
"Hımm demek öyle küçük hanım"
Seni yavaşça yere indirir.
"Madem öyle bakalım hala bana güvenmiyor musun"
Der ve dudaklarınız buluşur ❤❤
Bir süre sonra dudaklarınızi ayırır.
"Artik her şey daha güzel olucak merak etme"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ya burda bitiyor malesef . Umarım beğenirsiniz . Bu bölüm biraz hüzünlü oldu. Hepsi açtığım şarkı yüzünden. Medyadaki :)) Görüşmek üzere.
