SERÇE

13. BÖLÜM

MULTİMEDYA ARAL 💖

Zarfın içerisinde bizim sahilde olan fotoğraflarımız vardı ne kadar birlikte olmayı sevsem de etrafımda ne kadar çok insan olursa o kadar tehlikeye atmış olacaktım. 

Telefonum çalmaya başlayınca cebimden çıkarıp kimin aradığına baktım yabancı numaraydı açıp kulağıma götürdüm "Kimsin?" arkadan pis bir gülüş sesi geldi tahmin ettiğim gibi Teo "Özledin mi beni küçük fare" güçsüz değildim, çocukta değildim artık onunla baş edebilirdim sırıttım.

"Ya ya çok özledim sen beni özledin mi şerefsiz?" şaşırdığının farkındaydım çoktan suratına kapatmış olmam gerekiyordu "birilerinin dili uzamış" histerik bir kahkaha attım "inanır mısın artık senden korkmuyorum." telefonu kapatıp cebime geri koydum. 

içeriye geçir bizimkilere baktım onları göndermem gerekiyordu ama nasıl? bir köşeye oturup düşünmeye başladım tek olsam korkmazdım ama birini daha kaybedemezdim derin bir nefes alıp Arda'ya baktım sanırım onunla konuşmalıydım "Arda bir bakar mısın?" kafasını olumlu anlamda salladı bahçeye çıkıp çardağa oturduk "Sanırım sende aslında neden burada olduğumuzu biliyorsun" sessizce onayladı "gitmelisiniz buradan herkesi toplayıp git. Teo bu gün sahilde fotoğraflarımızı çekmiş" fotoğrafları gösterdim "başka kimsenin zarar görmesini istemiyorum lütfen al ve git" fotoğrafları inceleyip bana baktı "seni asla tek bırakmam" derin bir nefes aldım.

"Aral'ın yanına gideceğim onun yanındayken bana zarar gelmez" en azından bu şekilde ikna edebilirdim değil mi? "sırf söylediklerin mantıklı geldiği için gideceğim ama beni habersiz bırakmayacaksın sen şimdi dinlen ben içeridekilere söylerim hazırlanırlar." teşekkür edip ormanda ki ağaç evime gittim çok yorulmuştum ağır geliyordu artık her şey.

Aral'ın yanına gitmeyecektim ona da zarar gelsin istemezdim bir süre kimseye haber vermeden farklı bir yerde yaşayacaktım bundan zarar gelmezdi gitarımı elime alıp minik bir nakarat çaldım anında Aral ile yaşadıklarım geldi gözlerimin önüne nasıl da bağlanmıştım bu adama? Şimdi bile merak ediyordum nerede ne yapıyor diye kocaman bir of çekip yatağıma uzandım telefonum çalmaya başladı görüntülü arama vardı Aral arıyordu hemen toparlanıp aramaya cevap verdim 

'ne yapıyorsun?' -Aral

'uyuyacaktım sen?' -Alya

'Seni görmek istedim... sanırım seninle uyumaya alıştım' -Aral

derin bir nefes alıp yatağıma uzandım telefonun arkasına bir şey koydum düşmemesi için böyle uyuyacaktım ona bakarak 

'İyi geceler Aral' -Alya 

'İyi geceler Güzelim' -Aral 

gözlerine baktım özlemiştim ben Alya Güneş Erdem, Aral Pars'tan hoşlanıyordum. derin bir nefes alıp gözlerimi kapattım.

*****************************************

Sabah kalktığım da telefon kapanmış ve şarjı bitmişti esneyip kalktım yavaşça ağaç evden inip bağ evine doğru yürüdüm hava bu gün oldukça kasvetli ve soğuktu üşüdüğüm için adımlarımı hızlandırdım eve geldiğim de kimsenin olmadığını gördüm veda bile etmediler mi yani? yukarı çıkıp güzel bir duş aldım üzerimi kalın giyinip saçlarımı topladım mutfağa indiğimde masa da sadece tek servis açıldığını gördüm benim için hazırlanmıştı telefonumu şarja takıp kahvaltı ettim.

Kahvaltıdan kalkıp Arda'yı aradım ama telefonu kapalıydı şaşırdım diğerlerini aradım ama kimseye ulaşamıyordum telaşlanmaya başlamıştım kimse açmıyordum sakinleşmek için bir bardak su aldım telefonum çalmaya başlayınca kim olduğuna bakmadan açtım