Bugün kantinde seninle çarpıştık. Çarpan taraf bendim. Özür diledim. Sen ise önemli olmadığını söyledin.
Her zaman olduğu gibi kibardın. Normalde aramızda pek bir konuşma geçmez. Ya dersler yüzünden ya da bu tür ufak tefek çarpışmalar yüzünden ufak diyaloglar yaşarız. Şimdi düşünüyorum da seninle arkadaş olmayı hiç denemedim. Belki de bu yüzden beni fark etmedin. O andan itibaren seninle arkadaş olmamın bi yolunu bulmam gerekiyordu Hyo Yoon. Aksi takdirde günlerimi seni böyle uzaktan izleyerek geçirebilecekmişim gibi görünmüyordu. Ne oluyordu orda? Park Jimin şerefsizi seni omuzlarından tutup sarsarken "Rahat bırak beni senin de diğer sürtüklerden bir farkın yok. Ama görünüşe göre seni kullanıp attıktan sonra bile yüzsüzce benimle konuşmaya cesaret edebiliyorsan gerçekten o sürtüklerden
bir farkın yok demektir. Hatta onlardan daha betersin. En azından diğerleri onlarla işimi gördükten sonra yüzsüzce peşimde dolanmaya cesaret edemiyorlar o kadar da gurursuz değiller. Defol git artık." mı diyordu? Yoksa benim kulaklarımda mı bir sıkıntı vardı? Gözlerin doldu.Korkudan titriyordun. Artık bu kadarı da fazlaydı, daha önce bu herifin sana yaptıklarına ses çıkarmamış olabilirdim. Ama artık Park Jimin isimli şerefsizin bende ki kredisi tükendi. Hızlı adımlarla kantin penceresinin olduğu yere yani yanınıza geldim ve seni hızlıca o herifin elinden kurtardım. Şaşırdın. Ben olsam ben de şaşırırdım. Ne de olsa ders notları ve çarpışmalarımız hakkında ki diyaloglarımız dışında hiçbir bağımız bulunmuyordu. Park Jimin pisliği konuştu"Şu sürtüğü artık şurdan al ve defolun."dedi. Ben de ona"Hyo Yoon'a sürtük demeyi kes artık! Yeterince üzgün durumda zaten kız. Görmüyor musun?"dedim nerden geldiğini benim de bilmediğim bir cesaret ve öfke ile. "Sınıfın sessiz çocuğuna bak sen. Şimdi de Hyo Yoon sürtüğünün bodyguardlığını mı yapmaya başladın? Neyse sessiz ve sürtük. Güzel couple ismi bence. Çok yakışıyorsunuz."dedi pislik. Hala daha sürtük demesi dikkatimden kaçmadı. Şerefsiz. Onu daha fazla dinlemedim ve seni kolundan tutup arka bahçeye çıkardım "İyi misin?" dedim. "İy-hayır değilim. Hayatımda hiç olmadığı kadar ezildim,aşağılandım.Gururumu hiçe saydım ama sonuç sıfır. Hep zararlı çıktım. Tüm hayatımdan bahsediyorum. Hayatımda çok istediğim hiçbir şey olmadı hep bir engel çıktı önüme. İstediğimi kazandığımı zannettiğimde de hep altından bir şeyler çıktı ya da yalan oluyordu. Aynı biraz önce ki gibi."dedin ve gözyaşlarını serbest bıraktın.
Hıçkırıkların ardı ardına geliyordu. O an seni üzen herkesi gebertme isteği doğdu içime. Benim yeri geldiğinden kendimden sakındığım kişiyi,seni nasıl böyle üzebilirsin Park Şerefsiz Jimin? "Shhh geçti."dedim ve kollarımın arasına aldım seni,sırtını sıvazladım. Karşılık verdin. Hıçkırıkların daha da şiddetleniyordu. Ayrıldığımızda beni beklemeni hemen döneceğimi söyledim. Su ile beraber geri döndüm.
İçtikten sonra "Teşekkür ederim. Teselli için ve bir de su. Bu arada ben Nam Hyo Yoon. Sen?"dedin. Ben de "Biliyorum. Yani Nam Hyo Yoon olduğunu. Park Jimin yüzünden duymayan kalmadı. Ben de Yoongi. Min Yoongi."dedim. Karşılıklı tokalaştık. Tanrım sonunda arkadaştık. Birincisi bitmişti. Geriye kaldı bir. Kendimi sana fark ettirmek. Umarım o da en kısa sürede olur.
Sizi seviyorum sevgili okurlarım. Umarım olaylar istediğiniz gibi gidiyordur. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. 👋🏻 😍😊

ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Darling➡️Min Yoongi✅
Hayran KurguEskiden çok yakın olan ama daha sonra birbirlerini hatırlamayacak kadar uzaklaşan iki insan...