Ceylan haklı mı?

479 6 1
                                    

Babam denizci. Yaşadığımız şehirde ki bir gemide çalışmıyor nedense. Sanırım maaşı az geliyor. Bize daha iyi bir yaşam sunabilmek için yurt dışındaki gemilerde çalışıyor. Herzaman telefonla konuşamıyoruz. Genelde yurt dışında 6 ay kalıyor ama o 6 ay bana 10 yıl gibi geliyor. Babamın yanımda olmayışı bana çok acı veriyor. Çünkü ben hayatımda en çok babamı seviyorum. Birçok arkadaşım babamın denizci olduğunu bilmezler mesela. Başlarda tüm arkadaşlarım biliyordu sonra her limanda bir kadın hikayesini başıma kakıp durdular. Ben güveniyorum babama onlara ne!!. Onlar babamı tanımıyorlar. Babam beni bir defa koklayabilmek için her şeyi yapabilir. Onlar bunu bilmiyorlar. Yanıma önyargılarıyla gelen insanları fazla siklemedim. Onları yanımda görmek istemedim belki de bu yüzden çevremde az arkadaşım var.  En azından yanımda beni tanıyan ve güvenen arkadaşlarım var. Annem nedenini bilmediğim bir şekilde benim birine erken  aşık olmamdan çok korkuyor. Ve bunu sürekli dile getiriyor. Ben annemi üzmemek için erkeklerle göz göze gelmemeye çalışıyordum. Taa ki 15 yaşıma kadar. Anneannem yeni bir eve taşındı. Anneannem aslında yeni doğmuş bir bebek gibi çünkü kanseri yendi. Annem ve teyzelerim anneannemin yeni evini temizlemeye gitti. Ben ve kardeşim de kuzenlerimin yanına sahile gittik. Ben erkekleri önemsemediğim gibi giyinişime  ve saçıma da önem vermiyordum. O gün de bana küçülmüş bir kapri ve yeterince yıpranmış bir t-shirt giymiştim. Aylardan temmuzdu. Saçımı özensizce at kuyruğu yapmıştım. Sahile indiğimizde kuzenlerim çoktan eve gitmişti. Bizde kardeşimle biraz dolaştık. Sınıfın havalı kızları vardı birde. Birdaha görmek zorunda olmadığım. Çünkü bu yıl liseye başlayacağım. Sınavım istediğim gibi geçmedi çok yüksek bir okul okuyup öğretmen olmak istiyordum ama o sınavla birlikte tüm hayallerim bitti. Ailem bana öğretmen lisesine gitmeden de öğretmen olursun dese de ben kendi kendime öyle bir karar aldım işte. 8 yıllık hayalimden vazgeçtim. Bu nedenle o sıralar hayat benim için anlamsızdı. Kardeşimle dolaşırken sınıfın o havalı kızlarını gördük. Zenginlerdi ve babaları yanlarındaydı bu yüzden hep onlara imrenirdim. Çünkü biz, babam olmayınca aile gibi olmuyoduk sanki. Kardeşim bana bir soru sordu aslında tam olarak bu soruyla hayatım değişti diyebilirim. 

-Abla sen neden Bahar ablalar gibi giyinmiyorsun?

-Nasıl yani?

-Yaa bir etrafına bak senin şu an giydiklerini senden 4 yaş küçük çocuklar giyiyor. Yaşıtların gibi giyin saçlarını toplama bir büyüdüğünü hisset.

Eve gidene kadar çevremde ki yaşıtlarıma baktım. Ceylan hakklıydı sanırım. Herkes rengarenk giyinirken ben sönmüş renklerle dolaşıyordum. Eve vardığımızda dolabımı açtım istediğim gibi kıyafet yoktu sadece  kırmızı pantolonum vardı. Kardeşimin pembe çiçekli hoş bir gömleği vardı. Onu giymeme izin verdi. Ben de yarından itibaren yaşıtlarım gibi giyinmeye karar  verdim. 

Pembe Şortlu PiçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin