Önümdeki tost ile bakışırken bütün gün boyunca ne yapacağımı düşünüyordum. Bugün pazardı ve benim yapacak hiç bir şeyim yoktu. Aslı gitar kursunda, çağla ise, ailesi ile birlikti gezmeye gitmişti. Bütün gün yalnız olacağım belliydi. Karşımdaki klasik pazar magazinine döndüğümde tostumdan bir ısırık aldım.
"Ben o elbiseyi giymek yerine kafama yastık kılıfı geçirip gezmeyi tercih ederdim." Diye söylenip kıkırdadım.
Telefonumu elime alıp mesaj veya bildirim gelmiş mi diye baktım. Tabi ki de gelmemişti. Sosyal ağ hesaplarıma biraz baktıktan sonra telefonu kapatıp koltuğa fırlattım. Bugün gerçekten de çok sıkıcıydı. Ne yapabilirim diye düşünürken aklıma alış-veriş merkezine gidebileceğim geldi. Evimize yakın bir AVM vardı. Tek başıma bir şey yapamazdım ama en azından alışveriş yapabilirdim. Resmen mutlu olmuştum. Saatime baktığımda saat 09:14'tü. Saat erken olduğu için dudak büzdüm. Pazar günü niye bu kadar erken uyanılırdı ki?Evde biraz daha oyalanmıştım. Saat öğlene doğru geliyorken hazırlanmak için odama gittim. Her zamanki gibi etek ile beyaz bir tişört giydim ve çantamı alıp odadan çıktım. Evden çıkmadan önce izin almam gerekiyordu tabi ki.
Aşağıya indiğimde halam ve özlem abla uyanmış, mutfakta kahvaltı hazırlıyorlardı. Sessizce yanlarına gittim. Halamın yanağından öptüm. Halam bana dönüp şöyle bir süzdü.
"Ne o? Hazırlanmışsın. Nereye bakalım?"
"Hiç öyle sıkıldım alışverişe gideyim diyorum."
"Aslı falan gelecek mi?"
"Yok gelmeyecekler. İşleri varmış." Halam bir duraksadı.
"Birisi mi var kız yoksa?" Diye sorduğunda kıkırdadım ve doğradığı salatalardan bir tanesini ağzıma attım.
"Ne gezer be hala?" Deyip gülmeye başladım. Gülmeme özlem abla da katılınca halamdan izin alıp evden çıktım.
Bugün hava gayet güzeldi. Alış-veriş merkezi yürüme mesafesinde olduğu için rahatlıkla yürüyebilirdim. Siteden çıktım ve kaldırımda ilerlemeye başladım.Bir kaç dakikanın ardından AVM'ye girdim. İlk önce mal gibi etrafa bakındım ve aklımda ne yapacağıma karar verdim. Sadece tost yediğim için acıktığımı hissettim ve yemek yemek için yemek katına yola koyuldum.
***
Neredeyse 2 saat boyunca alış-veriş yapmıştım ve ayaklarım kopmuştu. Kendimi barakaya zor attım. Şuan acı çekiyordum. Poşetleri yere atıp çantamdaki su şişesini çıkarıp şişedeki suyu yudumladım. Hava güzeldi ama sıcaktı da. Enseme yapışan saçlarımı tek elimle düzelttim. Tam kalkmaya hazırlanırken birden barakaya birisi girince afalladım. Ben orada yokmuşum gibi geldi ve oturdu. Onu burada daha önce hiç görmemiştim. Yeni mi taşınmışlardı? Eğer yeni taşınsalardı bundan kesinlikle haberim olurdu. Çocuğun benim yaşlarımda olduğu belliydi ve gerçekten de çok yakışıklıydı.
Kafamdaki soru işaretleriyle, yanımdan geçip öylece oraya oturan çocuğa döndüm.
"Pardon?" Diyebildim sadece. Çünkü hiç bir şey yapmadan orada oturuyordu. Aradan bir kaç saniye geçtikten sonra bana dönebilmişti ama hiç bir şey söylemedi.
"Burada ben oturuyorum yalnız." Çocuğun kör olabilme ihtimalini bile düşünmüştüm.
"Görebiliyorum oturduğunu." Dedi umursamaz bir şekilde. İç sesime de yardımcı olmuştu.
"O halde?" Kafamı anlamsızca salladım, bu çocuk kendini ne zannediyordu gerçekten?
"O halde, gidebilirsin." Dediğinde cebinden sigara paketini çıkardı ve çakmak yardımıyla yaktı. Sigarasından yudum alırken bana da hissiz bir şekilde bakıyordu.
"Ne demek gidiyorum? Buraya ilk önce ben geldim." Dediğimde güldü. Ama bu hoşnut bir gülümseme değildi.
"Ama şuan ben varım." Dediğinde bir an aklına bir şey gelmiş gibi duraksadı ve devam etti "aslında biliyor musun? İstediğini yap. Ben gidiyorum." Dedi ve kalkıp gitti. Arkasından bakakalmıştım. Bu neydi şimdi?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SARM'ÂŞIK
Teen FictionEfsun Üvey ailesi, trafik kazası sonucu öldükten sonra halası ile yaşarken birden hayatına birisi girmesi ile her şeyi değişir.