~36. Bölüm~

120K 5.4K 859
                                    


Bundan sonraki bölümlerde gecikmeler olabilir :/ Malum okul açıldı :( Yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmeyiin! 

•••••••

Beren'in Anlatımı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Beren'in Anlatımı

Hastaneye geldiğimde içimde ki korku ve endişe içimi kemiriyordu. Kendimi Demir'in katında bulduğumda nefes nefese kalmış bir şekilde odaya girdim.

Yağız ve birkaç doktor Demir'in başında durmuş bir şeyler konuşuyorlardı.

''Sorun ne?'' dedim zor çıkan sesimle.

Yağız bana gülen gözlerle bakıp, ''Demir, başparmağını oynattı. Bu bir gelişme.'' Dediğinde gülümseyerek doktora baktım pek Yağız gibi olumlu bakmasa da yüzünde tebessüm vardı.

''Dediğim gibi Yağız, fazla kendinizi kaptırmayın. Durumu hala aynı, belirti vermesi iyi fakat...'' deyip başını kaşıdı, ''Demir'den önceki hastam bu tepkiyi verdiği için fazla sevinsek de sonu iyi olmadı. Siz gene de her şeye hazırlıklı olun.''

Sevincim kursağımda kalmıştı.

''Sizin işiniz Demir'i uyandırmak. Bir mucize olacak biz buna inanıyoruz.'' Dedim Yağız'ın yanında durarak.

''Elbette bir mucize olacak.'' Dedi doktor ve odadan çıktı.

Kanepeye oturdum ve hala 1 ay önce ki gibi yatan Demir'e bakıp iç çektim.

''Kahve alayım mı?'' diyen Yağız'a bakıp kafamı olumlu anlamda salladım.

Yağız odadan çıktığında Demir'in elini tuttum.

''Seni özledim...'' dedim dolan gözlerime engel olamadan, ''Defterin hamile kalamadan elime geçti.'' Dedim buruk tebessümle.

''Eğer yanımda olsaydın oraya girip o defteri almama engel olurdun. Sonra o defteri benden sakladığına ben sana kızardım sen ise gizliliği korumak için pembe yalanlar söyleyip sinirimi alırdın.'' Deyip elimin tersiyle gözyaşımı sildim.

Telefonum titrediğinde elime aldım Ömer'den mesaj gelmişti.

''Biz geliyoruz, hastanede görüşürüz.''

Biz mi?

Lafın üzerine pek düşmedim omuz silkerek telefonu cebime soktum, kapı çaldığında içeriye Yağız elinde kahvelerle girdi.

''Sen ağlıyor musun?'' dedi tepsiyi masaya koyarak.

''Beren, kendini mahvetmeye son vermelisin, sürekli ağlayıp bir şey yememen senin zararına. Demir uyandığında seni bu şekilde görmemeli.''

Omuz silkip ayağa kalktım.

''Ben biraz bahçede dolaşacağım.'' Deyip ayaklandığımda Yağız kafasını olumsuz anlamda sallayıp kanepeye oturdu.

BÜYÜK PATRON Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin