Gözlerimi ilk açtığımda sokaktaydım.Bir sürü insan yürüyordu. Ben ise benim gibi minik yavru köpeklerin ortasındaydım. Onlar benim kardeşlerimmiş. Kardeşlerim ile annemin sütünü içiyorduk. Karnımızı doyuruyorduk.Annem ise bizim karnımızı doyurduktan sonra bizim için yemek aramaya gidiyordu. Bazen ağzında bir parça ekmeği ile dönerdi bazen de boş. O gün annem aç kalırdı. Tabi o yemek yemediğinde süt de olmadığı için biz de aç kalırdık.
Annemiz bizi ısıtmak için,doyurmak için çabalardı. Yemek bulamadığı zaman gözlerinde üzüntü olurdu. Annemiz bizi çok severdi ve bizim için çok çabalardı. Taki biz artık kendi ayaklarımızın üstünde durana kadar. Sonra bizi bıraktı ve biz de kardeşlerimizle ayrıldık. Herkes kendine bir yer seçti. Tabi ben de. Fakat annesizliğe alışamadım. Annemin sütünü özler oldum. Çoğu zaman aç kaldım. Bozuk, çürümüş,küflenmiş yemekleri yemeye mecburduk. Yoksa ayakta duracak halimiz dahi olmazdı. Biz anne nedir,baba nedir bilmeyiz. Hatta babamızı bile görmeyiz. Annemizi ise 2 ay ancak görürüz. Biz bu hayata mecburuz. Biz sokakta yaşamaya mecburuz.
Bazı insanlar da sahiplendikleri köpekleri sokağa atıyorlarmış. Onların duygularını ezip geçiyorlarmış. Peki insanlar bizim duygularımızı hiç düşünüyor mu? tabi ki de hayır! zaten bize iğrenerek bakıyorlar, bizden kaçıyorlar da bir de bizim duygularımızı mı düşünecekler? biz pis,kötü kokan sokak köpeğiyiz. İnsanlar için hiçbir önemimiz yok. Onlara göre biz bir hiçiz,duygusuz hayvanlarız bu herkese normal geliyor değil mi? fakat bu hiç normal değil...
Oysa biz insanların hayatını da kurtarabiliyormuşuz. Aramızda insanları kurtaran ve hala yaşayanlar var. İşte onlar hayvanlara sadık olabiliyor.Peki insanların bize sadık olabilmesi için onların hayatını kurtarmak mı gerekiyor? Ama biz insanların hayatını karşılıksız kurtarırız...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖPEKLERİN DİLİNDEN HAYAT
General FictionBen bir sokak köpeğiyim... hayat sanki insanlar için yazılmış gibi... bizi sevmiyorlar... işkence ediyorlar... sırf eğlenmek için... bizim de aç,susuz olduğumuzu unutuyorlar...