KPOP REACTİONS ✅

JUNG HOSEOK

Kişiler ; Hoseok X Sen

Konu ; Bahis

Hoseok'la çıkmaya başlayalı 4 ay oldu. Bu biraz acımasız gelebilir fakat onunla çıkmaya karar vermeden önce arkadaşlarınla bahse girmiştin.

-

''Bahse girerim,Hoseok seni fark etmez bile.'' arkadaşların alayla sana bakıp söylendiğinde onlara kahkaha atarak cevap verdin. ''Sadece beni fark edecek ve aşık olacak.''

Arkadaşlarından birisi ortaya koyduğu 50 TL'yi masaya sertçe attı. '' Bahse giriyorum,o seni fark edip çıksa bile bu ilişki en az 5 ay sürer.''

Pekala, 5 ay sürdürebilirdin değil mi?

''Tamam,tamam. Şöyle yapacağız. Hoseok'la her buluşmamda 10 TL ortaya koyacaksınız ve bu biriken paraları 5 ayın sonunda kazanan kişi alacak.''

Herkes olumlu bir şekilde kafa sallarken ayağa kalkıp Hoseok ve arkadaşlarının olduğu gruba doğru ilerlemeye başladın.

Daha önce Hoseok'la bir kaç kez okulda karşılaşıp selamlaşmıştın. Onun dışında bir konuşman olmadığı için gerilmeye başladığını hissettin. Masalarına yaklaştığında Hoseok'ta dahil diğer tüm arkadaşlarının şaşkınca sana baktığını gördün. Bahis işi belki de pişmanlıktı? Bahse girmemeliydim diye düşündün. Arkanı dönüp arkadaşlarına baktığında onların sana güldüğünü görüp tekrar önüne döndün.

''Bir şey mi istiyordun Y/N?'' Hoseok'un seslenişiyle gerginliği atmak için konuşmaya çalıştın.

''Ah,şey ben evet. Aslında-'' iki kelimeyi toparlayıp konuşamazken ne diye bahis saçmalığına katıldığın için kendine kızmaya başladın.

''Ne oldu?'' diyerek Hoseok tekrar konuştu.Vakit kaybettirdiğin için seni pek umursamıyor gibiydi sanki?

''Bir gün okul çıkışı kahve içmek ister misin?'' dedin tek çırpıda. Bu oldukça açık sözlü olmuştu.Hoseok ve arkadaşları şok içinde sana bakarken Hoseok seninle yeniden göz kontağı kurdu. ''Evet.''

Seninle dalga geçtiğini düşündüğün için soruyorsun. ''Gerçekten mi?''

O omuzlarını silkerek yeniden konuşuyor. ''Demek istediğim,evet güzelim.'' Sen yeniden konuşmak için ağzını açtığında o yeniden devreye giriyor. ''Eğer bugün meşgul değilsen,okul çıkışı gidebiliriz?''

''Evet,bugün gidebiliriz.'' diyerek onu yanıtlıyorsun. O anlamış bir ifadeyle kafasını sallıyor. ''Tamam,bugün okul çıkışı bahçenin dışında bekleyeceğim.''

Onu onaylar bir şeyler mırıldandıktan sonra seni heyecanla bekleyen arkadaşlarına doğru ilerliyorsun ve elini masaya vuruyorsun. ''Hey millet,bahis açık!''

Okul çıkışı Hoseok ile buluşup şirin bir kahve dükkanında kahve içerken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsun bile. O sana çocukluğundan bahsederken ikinizinde sürekli kahkahalar atmanız bir an için Hoseok'a yaptığın şeyle burkuluyor. Ona bir bahis uğruna yaklaşıyordun.

4 aydır Hoseok'la beraber zaman geçirmenin tadını çıkartırken artık şu bahis işine son vermeyi istiyordun.

''Vay be Y/N! Beni şaşırttın! Hoseok gibi yakışıklıyla 4 aydır iletişim içindesin!'' arkadaşının söylediğine göz devirdin.

'' O mu yakışıklı? Hah! Hayatımda tanıdığım en kötü erkeklerden birisi o. İnanın bana tipim bile değil. Ve evet,bahis tamamen bana ait.''

''Sana hızlı bir şekilde son vermen için yardım edeyim.'' diyen sesle arkanı dönüyorsun.

''H-hoseok.'' diyebiliyorsun sadece.

''Benimle sadece bahis için buluşup vakit eğlendirdin değil mi?''

''Şey bak ben aslın-''

''Sana inanamıyorum Y/N. Oysa senden gerçekten hoşlanmıştım.'' arkasını dönüp gideceği sırada onu durdurmaya çalıştın. '' Hoseok! Özür dilerim!'' ama o tüm bu özürlerini görmezden gelerek gitmişti.

Ağlamaklı bir şekilde arkadaşlarına bakarken omuzlarını düşürüyor ve yere bakıyorsun. ''Batırdım.''

Olaydan sonra üç hafta boyunca birbirinizden köşe bucak kaçtınız. Onunla yüzleşmek seni yerin dibine sokuyor ve hissettiğin suçluluk canlı canlı seni yiyordu.

Verilen ödevi bitirmek için son ders zili çalana kadar sıradaydın. Sonunda bittiğinde ayağa kalktın ve karşında Hoseok'u gördün. Sırtını kapıya dayayarak kahkaha attı. '' En azından bahisi kazandın mı?'' sevimli gülüşüne şaşırarak baktın.

''Kızmadın değil mi?'' dedin dudaklarını dişleyerek.

Başını iki yana salladı. '' Demek istediğim benden hoşlanmadığını ilk zamanlar fark etmeliydim.''

''Hoseok,üzgünüm.'' dedin. Diyebildiğin tek şey buydu.

''Dürüst olmak gerekirse,tamam!'' dedi neşeyle. ''Bu olay hiç yaşanmamış sayalım. Çünkü eğer arkadaşlarım bunu duyarsa asla yaşayamam.''

Ona gülümsedin. O ise kafasını sallayıp arkasını döndü ve sınıftan çıkmak üzereyken koşarak kolundan yakaladın.

''Bekle!'' diyerek onu kenara çektin ve bu sayede Hoseok'un sırtı sert duvarla buluştu.

''Senden gerçekten hoşlanıyorum Hoseok. Ve bunun için hiç bir bahisi kullanmayacağım.''

Şaşkınlıktan gözlerini yuvalarından fırlayacak gibi olurken aniden kaşları çatıldı. ''Sana neden inanmayı istediğim halde inanamıyorum?''

Gözlerin dolduğunda ağlamamak için kendini sıkmıştın fakat başarılı olamamış gözyaşların yanaklarına süzülmüştü.

''Sana yaptığım şey için çok üzgün ve suçlu hissediyorum. Fakat senden gerçekten hoşlanıyorum Hoseok. Seninle geçirdiğimiz bu 4 ay sonunda kalbimin tamamen seninle çaprt-''

sözlerin dudaklarının üzerine kapanan dudaklar yüzünden yarım kalmıştı. Hoseok o eşsiz dudaklarını dudaklarına kapatıp bir kaç saniye bekledikten sonra geri çekildi ve baş parmağıyla yanağına süzülen gözyaşlarını sildi.

''Öyleyse,ömrümüzün sonuna kadar kimin daha çok seveceğine dair aramızda bahis koymaya ne dersin?''