Çok hayal kuran bir kız. Çok gülen. Çok mutlu. Hiçbir şey yapmamasına rağmen bir çok şeyin en güzeline sahip bir kız. Boktan yere harika bir hayata sahip bir kız. Bir gün yüzüne gerçekler çarptığında ve aşık olduğunda anlayacak asla hayatının eskisi gibi olmayacağını...
Çocukluğum çok güzeldi. Hiçbir şeyin farkında değildim o zamanlar. İstesem de olamıyordum zaten. Kulağım doğum sırasında büyük hasar görmüş. Duyamıyordum. Bazen fısıltı gibi. Artık daha iyi duyuyordum ama hiç duymamayı tercih ederdim. Bunun tek kötü yanı konuşmaya çok geç başladığımdan derdimi anlatamamak olurdu...
Şimdi konuşamadığım yılların acısını çıkarıyorum. Hakkımı savunuyorum. Kadınlığımı savunuyorum. Yürüyüşlere katılıyorum. Politik cinayete kurban giden insanaları haykırıyorum. Sadece kendi hakkımı savunmuyorum sesini duyuramayanların sesi oluyorum...
Şimdi konuşamadığım zamanların acısını çıkarıyorum. Tek bedenden tek kafadan binlerce insanın söyleyemediğini söylüyorum, duyuramadığını duyuruyorum. Fakat asıl garip olan ne biliyor musunuz?
"Sağır olmama rağmen, duyması gerekenlerin duymadıklarını duyuyorum."
Tıp Fakültesi 1. sınıf öğrencisiyim. Hep hayaller kuran, içimde saf bir kız çocuğuyla aynı zamanda savaşçı bir kadınla yaşıyorum.
Bazen fazla hayal kuruyorum. Bu beni üzüyor. Ama mutlu olmak için hep bir sebebim var. En azından salak olana kadar...
Aşka sadık kalan bir kız nasıl olurda gülmeye olan aşkından vazgeçerdi. Başka birine aşık olarak mı? Gözleri gülmekten kısılan bir kız, artık nasıl olurda her elini götürdüğünde gözleri yaş olurdu? Bu neydi? Bilmiyordu. Aşk mıydı?...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MOR(Girls likes Girls).
Novela JuvenilSevişmeyi seven bir kadına ağır gelir, sevmekle sevişen bir kadının yüreği.
