Vee yeni bölüm !!
Umarım beğenirsiniz.Bu biraz daha uzun
İyi okumalaaar....Saçma bir okul gününün ardından nihayet evime vardım. Ilık bir duşun ardından beyaz, sırt dekolteli, mini beyaz bir elbise giydim. - Aslında kısa giymeyi de pek sevmem - Daha sonra ne o kadar kalın ne de o kadar ince dudaklarıma mor bir ruj sürdüm. Gözlerimi ortaya çıkartacak bir göz makyajı yaptım. Ayaklarıma rujum ile uyumlu topuklu ayakkabı geçirdikten sonra hafif dalgalı olacak şekilde maşa yaptım. Herşeyimi tamamlandıktan sonra boy aynamın karşısına geçerek sanki karşımda biri varmış gibi poz verdim ve gülümsedim. Galiba biraz delirmiş olabilirim.
*Verilen adrese taksi ile vardığımda taksiciye ücretini ödeyip taksiden indim. İner inmez müzik seslerini duyurmaya başladım. Ve bahçeye girdim. Bahçede bir arkadaş grubunun içinde Hira' yı gördüğümde şaşkınca ona baktım. Gerçekten mükemmeldi. Kendimi onun yanında güzel bulmuyordum. Bana tebessüm ederek ' buraya gel ' işareti yaptı. Bende 32 diş sırıtarak hızlı adımlarla yanına vardım.
" Hoşgeldin! Bir an gelmeyeceksin sandım. "
Kollarını boynuma sardığında bende kollarımı ona sardım ve dalgayla" Hepsi senin mi yavrum "
dedim. Karşılıklı gülüştükten sonra omzumda bir el hissettiğim el ile istemeden de olsa irkildim. Arkamı döndüğümde o uyuz gerizekalı
- Berkcan - vardı. Yüzüme sahte bir tebessüm katarak" Doğum günün kutlu olsun Berkcan "
dedim ve hediyesini - parfümünü - verdim.
" Teşekkür ederim Kumsalcığım. Hiç gerek yoktu. "
Dedi ve sarıldı. Ben gerçekten ondan nefret ediyordum. Bende ona sarılarak hemen onun olduğu yerden başka bir yere gittim. Boş bir masa bulunca sevinçle gülümsedim ve masaya doğru yürüdüm. Oturduğumda etrafta deli gibi dans edenleri görünce yüzümü buruşturmadan edemedim. Bu sırada Hira yanıma geldi.
" Hadi biraz dans edelim. " Dedi sanırım biraz fazla kaçırmış .
" Yok kanka sen takıl ben buralardayım . "
Dinlememiş olacakki elimden tutup ayağa kaldırdı . Ayaklarımı yere vurarak dans edenlerin arasına girdim - zorla - . Yanımıza gelen uzun boylu, cılız, hafif kumral tene sahip garson" İçecek birşeyler alır mıydınız ? "diyerek gözünü kırptı ve gülümsedi. Bende sinirle soluyarak
" Ha-" derken Hira araya girdi ve "Evet" dedi. Elime bir bardak tutuşturdu ve garsona dönerek "Teşekkürler" dedi. Ağzıma bardağı değdirdiğimde o iğrenç tat ağzımda yayıldı . Hemen bardağı yerine bıraktım. Bu arada romantik bir müzik çalmaya başladığında sadece dans edenlere bakıyordum ." Bu dansı bana lütfeder misin ? "
Cümlesiyle aniden irkildim. Arkamı hızla döndüğümde Berkcan' ı gördüm. Hira bir yandan beni dürterken bir yandan da " Kabul et!" , "Kabul et !" diye fısıldıyordu. Hira' nın zoru ile zorla dansa kalktım . Loş ışıklar eşliğinde Berkcan ile dans etmeye başladığımızda Berkcan' ın kolları sıkılaşmış, belimi sıkıca sarıyordu.
Bir an göz göze geldiğimizde hızla başımı indirdim ve içimden lanetler yağdırdım. Eliyle çenemi tuttu ve gözlerimizi tekrar birleştirdi. Aşırı yakındık ve bu beni rahatsız ediyordu. Nefesi yüzümü yıkıyordu . Dudağıma yaklaşmaya başladığı zaman amacını anlamıştım ." Çok güzelsin. Bu gece seni öpmezsem içimde kalır ."
Demesiyle suratına bir tokat atmam bir oldu. Herkes bize şaşkın şaşkın bakarken hızlı adımlarla yürümeye başladım. Bileğimi kavrayan bir el yavaşlamama neden oldu." Nereye gidiyorsun?"
diyen Berkcan'ın sesiydi. Bende sinirle " Kolumu bırak!" diye kükredim. "Nereye gidiyorsun?" bir insan onu istememesine rağmen nasıl böyle peşinden koşarki? Ama bende haklıydım . Saçma hareketinin ardından bir tokatı haketti. Sinirimi kaybetmeden" CEHENNEMİN DİBİNE!!" diye bağırdım. Eli sıkılaştı. Sinirlenmiş olmalıydı . Ne yapabilirim yani öpmesine izin mi verseydim? Hayatta olmaz! Dudakları aralandı ve kısık ses tonuyla" Bak Kumsal ben seni seviyorum. Zaten anlamışsındır. Senden başkasını istemiyorum. Lütfen anlayış göster . Biliyorum sen benim gibi hissetmiyor olabilirsin ama bir dene . Lütfen ."
"Berkcan ben seni sevmiyorum. Sevmekte istemiyorum ! Ne denemek , nede sevmek ... Ben ve sen çok farklıyız lütfen sende anlayış göster! Birdaha karşıma çıkma ! Ben seni istemiyorum! Anladın mı!?"
Dedim ve gevşeyen elini bileğimden çekerek koşmaya başladım. Arkama baktığımda öylece bakan Berkcan'ı gördüm . Üzülmedim değil . Sonuçta onunda bir kalbi var ama ben ondan nefret ediyordum. Asla onu sevemem. Asla . Bu uzaya bisiklet ile çıkmak gibi birşey. Neyse artık boşverip evime varmak istiyordum.
*
Yürüdüğümde daha önce hiç görmediğim tanımadığım bir sokağa girdim . Gecenin zifiri karanlığında tenha sokakta hiçbir ışık bulunmaması benim ne kadar şanssız olduğumun bir kanıtıydı. Yavaş ve sakin adımlarla sokaktan çıkmayı planlıyordum. Arkamdan gelen adım sesleri sakin kalmama hiçte yardımcı olmuyordu . Adımlarımı sokağın çıkışına doğru hızlandırdım. İçime düşen kuşku ile arkamı döndüğümde geniş cüsseli, iri adamlarla karşılaşmayı beklemiyordum. Karanlıktan dolayı yüzlerini pek net göremedim . Şansıma sıçayım . Neden mi ? Çünkü bu adamlar iyi niyetli görünmüyor da ondan . Adamlardan biri üzerime doğru yürümeye başladığında tam koşacaktım ki sert bir elin bileğimi kavraması beni yavaşlattı.
"Ne yapıyorsun ?"
diye sordum . Sesim beklediğimden daha emin ve gür çıkmıştı . Adamın ağzından ufak çaplı bir kahkaha çıktı . Adam bana yaklaştıkça geri adım atmaya başladım . Sonra burnuma bir bez koydu . Onu koklamam ile kendimi bıraktım. Sonrası karanlık .
Eveeet bölüm sonu !
Sizce güzel mi?
Eğer begendiyseniz oylamayı unutmayın . Hepinizi seviyoruz.
Bu bizim ilkimiz o yüzden sizden destek bekliyoruz.Bayyyy✋💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYANIN KARANLIĞI
Teen FictionGözlerimi açtığımda karşımda duran bedene baktım.Bir süre bakıştıktan sonra sonunda konuşabilmiştim. "Sen kimsin?" diye sorduğumda sesim fısıltıdan farksız çıkmıştı. Adam bir süre baktıktan sonra çenesi ile adamlarına beni işaret ederek ' götürün '...