8. Bölüm

6.5K 182 37
                                    

Selam sevgili okurlarımız!
Yeni bölüm geldi! ✨

Bu ara fazla zamanımız olmadığı için bölümlerde aksaklık oluyor. Bu yüzden bölümlerimiz gecikiyor. Sizleri seviyoruz.

Bölüm hakkında fikirlerinizi bekliyoruz!

İYİ OKUMALAR!🌠📖

••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Hoşgeldin"

Araf'tan çıkan sese karşılık olarak " İnşallah hoş bulurum ." dedim. Güldükten sonra eliyle sandalyeyi gösterdi. Karşılıklı oturduğumuzda ilk konuşan o oldu.

" Ee ne konuşacağız?"

"Şey . Sana birkaç soru sormak istiyorum."

"Bekliyorum." Diye beni onayladıktan sonra aklımdaki soruları ağzıma dökmeye başladım.

"Imm ilk olarak Demir ile öz kardeş misiniz?" Beni taklit ederek " Imm" dedi ve konuşmaya başladı.

"Şey olaylar biraz karışık yani benim annem aynı zamanda abiminde annesi fakat annem dediğime bakma yollunun tekiymiş. Abim doğunca annem abimin babasını aldatmış. Sonra o aldatma sonucu ben çıkmışım ortaya sonra da üvey babam annemi çok sevdiğinden affetmiş ve beni de çocuğu olarak görmüş. Biz çok küçükken annem üvey babamı terketmiş ve şuanda ona ne olduğu hakkında bilgim yok. Ama babam yani üvey babam hala yaşıyor. Yeterli mi?" diye sorup derin bir nefes aldı. Gerçekten de ne yolluymuş kadın ya. Acıdım yeminle . Başını hafifçe öne eğdi. Bakışlarını ellerine odakladı. Ona destek veren bakışlarla elini tuttum . O anda aniden Araf aldığı yumruk ile yere düştü. Kafamı kaldırdığımda o kişinin Demir olduğunu gördüm. Yuh çüş oha . Nasıl buldu ya ? Araf yerden kalkarken Demir beni sertçe ayağa kaldırdı ve bileğimi tuttuğu gibi koşar adım kapıya gitti. Ben Araf'a bakarken o çoktan beni kafeden çıkarmıştı. Siyah arabanın kapısını açtı ve beni öncekilerden daha sert bir şekilde koltuğa fırlattı. Yuh ya! Yeter ! Sanki babanın kızı ne fırlatıyon ayı!?

"Ne yapıyorsun be!? "

Birşey demeden yola baktı ve son sürat arabayı sürmeye başladı.

Yaklaşık onbeş dakikadır gidiyorduk. Bir kez daha sordum artık dilimden düşmeyen soruyu
"Nereye gidiyoruz?"

"Bu seksen iki oldu." Bide saymış işsiz . Bu düşündüklerimi ona söyleseydim şu anda çoktan arabadan fırlatılmış olacaktım.

"Ve bir daha sorarsan seni arabadan fırlatırım." Bunu sakin bir şekilde söylemesine rağmen insanı korkutuyordu. Ona sormak istediğim onca soru varken sadece 'nereye gidiyoruz ?' sorusunu sorabiliyordum. Ama bu bana kızmasından korkmam değil bu sadece beni terslemesinden korkmam. Biraz yol katettikten sonra bir sahil kenarına geldik. Bana baktı ve " İn." dedi odun. İkiletmeden indim. Çünkü Demir çok çabuk sinirleniyor. Bunu da sormayı düşünüyorum Araf'a. Bir banka oturduk ve biraz denizi izledik. Aradan beş dakika geçtikten sonra ilk konuşan o oldu.

" Biliyorum yine seni ilgilendirmez diyeceksin fakat ben yine sormak istiyorum ve sormaya devam edicem dersen de de ." Kafamı ona çevirdim ve onu dinlemeye başladım.

"Aranızda ne var?"

"Bak Demir aramızda bir şey yok sadece sıra arkadaşım." Lafımı yarıda bölerek " O zaman neden elini tuttun?" Çenesini kasarak söyledi bu cümleyi.

"Bak bilmeden yargılama ben onu sadece sıra arkadaşı olarak görüyorum."

Bana baktı ve tekrar önüne döndü. Bu hali gerçekten çok çekici. Ay ne diyorum ben be?!

MAFYANIN  KARANLIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin