Olmayana..

72 8 7
                                    

Olmayışının bilmem kaçıncı günü. İnan artık saymaya devam etmiyorum. ilk zamanlar ne zordu günleri sayardım 1,2,3... derken geçip gitti aylar. Ne zamandan beri yoksun veya ben senin  ne zamandan beri kalbinden sürgün edildim inan bilmiyorum. Saymayı bırakalı çok oldu ki ben yokluğunu hazmedemediğim için yüzleşmek bile istemiyorum rakamlarla. Ayrıldığımız günü hatırlıyorum tabiki de bir Salı günüydü aynı bugün ki gibi ve ben o Salı gününde esir olarak kaldım. Bilmiyorsun.. Ve bilmediğin onlarca şey var ki. Sana anlatamadığım onlarca olay hepsi odamın duvarlarında sıkışıp kaldı. Sen yokken onlar arkadaşlık etti bana ağladım, ağladım, ağladım.. Odamın duvarları sessizce haykırdılar hayal et, et ki belirsin bedeni karşında et ki ısınsın ruhun onunla, bazen sanki çıkıp geliyordun yanıma sarıp sarmalayıp öpüp koklayıp tekrar teslim ediyordum onlara seni, ve ya halime acıyıp benimle uyumana müsaade ediyorlardı. Ama bir şey vardı sanki sen istemiyormuş gibi zoraki duruyordun yanımda gözümü kapatınca hemen gidiyordun mesela ben gözlerimle savaşa giriyordum adeta o güzeller güzeli yüzünü bir daha göremeyeceğim diye kapanmaması için zorluyordum kendimi  duvarlar ki onlar bile acıyordu halime. Bir tek sen, sen acımıyordun sana olan aşkıma. Bir çok acı yaşamış olan biri olarak konuşuyorum ki şuan bu yaşadığım acı kıyaslanamayacak kadar derinde. Ne yok edebiliyorum nede varlığıyla mücadele edebiliyorum.  Kaç gün daha geçmesini bekleyeceksin? Kaç gün daha bensiz uyanacaksın? Bensiz güleceksin? Ki gülebilecek misin sahi için yanmadan gülmeyi başarabiliyor musun? Mutlu uyanabiliyor musun? Ben her günün sabahında mutsuz uyanıyorum. Yine mi onsuz bir gün daha yaşayacağım diye iç çekiyorum. Sen yoksun ya kendime kızıyorum sebepsizce her gün, her gün işkence ediyorum beynime. Bunların hiç birinin senin için önemli olmadığını bile bile senin istediğin gibi yaşamaya devam ediyorum. Ne garip ben sana sadık kalabilmeyi başara bilmişken sen , sen neler yapıyorsundur oysa değil mi ? Düşünmek istemiyorum. Bir başka bedene dokunduğunu hayal etmek istemiyorum. Bensiz yüzünün gülebildiğini hayal etmek istemiyorum. Artık benim senin için bir şey ifade etmediğimi düşünmek istemiyorum. Çok zor bilmiyorsun, bilmiyorsun olmayan seni sevmeyi, bilmiyorsun olmayan seni özlemeyi. Yüreğimdeki yarayı her gün deşmek ne demek bilmiyorsun. Eğer o yara iyileşirse seni sevmekten vazgeçerim korkusuyla yeniden yeniden hiç durmadan deşmek.... Kapanan yarayı yeniden açmak acıdan, nefret ve sevgiyi alevlendirmek ne demek bilmiyorsun. Yaşattıklarını her gün yeniden yaşamak kahrolmak düşünmek, düşünmek, düşünmek her gün her saniye  bi yanım senden nefret ederken bi yanım sana sevgi barındırıyor. Sen bendeki güzelliğinin ne kadar uç noktalarda olduğunu bilmiyorsun. Beş dakika nefret ettikten sonra günümün çoğunu seni sevmeye adadığımı anlamayacak derecede beyin özürlü olarak yaşamına devam ediyorsun. Kendini bana vaad etseydin eğer her şeyin daha güzel olacağını sende biliyordun ya da ben kendimi kandırmakla yetiniyorum. İnan artık bende bilmiyorum..

okunmamış mesajlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin