Aşağı indiğimde kahvaltı hazırlanmıştı Nuran Teyzenin aşağıda olduğunu gördüm ve hemen duraksadım sonra bir yere saklandım.Çünkü Nuran Teyze 4 sene önce ölen kocasının fotoğrafına bakıp ağlıyordu bir an yanına gitmek istedim ama onu kocası ile baş başa bırakmak istedim sonra benim geldiğimi farketmesi için bir iki basamak yukarı çıkıp tekrar sertçe aşağıya indim.Ve "Günaydın Nuran Teyze" dedim.
"Günaydın güzel kızım" bu kelimeyi söylerken bana farkettirmemeye çalışarak gözyaşlarını silmeye çalıştı.Bende farketmemişim gibi davrandım.
"Nuran Teyze kahvaltı hazırmı? İstersen yardım edebilirim"
"Yok kızım hazır kahvaltı sağol"
"Tamam Nuran Sultan" bu kelimeyi söylemem ikimizin suratındaki tebessüme mâl oldu.
"Açelya Ercan ile Ece yi çağırırmısın?"
"Tabiki"
Tekrar yukarı çıktım.
İlk Ece 'nin odasına gittim.
Eceye seslendim uyanması için ama o kadar derin bir uykuya dalmıştıki uyandırmam 5 6 dakikamı almıştı.
"Ece-Ecee..!!"
"Ne var yaa..??"
"Uyan kahvaltı yapacaz"
"Ben yapayacağım"
"SAÇMALAMA"
"Of tamam." dedi ve banyoya gidip elini yüzünü yıkadı.
Zaten Ercan uyanmıştı.Sabahki konuşmamız aklıma geldi.Bende hemen odama çıkıp bugün giyeceklerimi hazırladım.(Kıyafet medyada)----------------ERCANIN AĞZINDAN------
Sabah onu öpüşüm aklıma gelmişti.O kadar güzel görünüyorduki dayanamadım.Galiba ona karşı duygularım var.Yani emin değilim.Onu seviyorum.Aşağı indiğimde Ece annem ve Açelya kahvaltı yapıyorlardı.Bende hemen Açelyanın karşısındaki yere oturdum zaten herzaman oraya otururdum.Açelya bugün daha kapalı giyinmişti.Annem bana:
"Günaydın oğlum"
"Günaydın annem"
"Günaydın abi"
"Günaydın abicim"
"Günaydın Ercan abi"
Bozularak
"Günaydın Açelya"
Dedim.Ne demekti bu abi demesi?Çok sinirlenmiştim.Kahvaltı yaptıktan sonra Açelya yukarı çıkarken bende peşinden gittim sonra odasına tam girecekken hemen ağzını tuttum ve çığlık atmamasını sağlayarak kendi odama kadar sürükledim.Hemen odaya girdim ve kapıyı kilitledim. Sonra onu serbest bırakmadan uyardım.
"Ağzını bırakacağım ama eğer çığlık atarsan burada tek kalırsın."
Ve bıraktım.
"Ya ne yaptığını sanıyorsun sen? Kendi evinde insan kaçırmayımı deniyorsun?"
"Evet" dedim.
"Ahh tabi senin işin serserilik."
"Düzgün konuş"
"Niye yaa niye? Hem sen neden beni buraya getirdin? İnsan gibi söyleseydin kendimde gelirdim."
"Sadece sana bir soru soracağım."
"Dinliyorum"
"Senin hayatında biri varmı?"
"Sanane"
"Söyle"
"YOK"
"Tamam şimdi buradan çıkabilirsin"
Kapının önüne koştu hemen.Bende arkasına geçtim ve kapının kilidini açmadan
"Sakın birine birşey söyleme"
Kafasını onaylarcasına salladı.
Bende kapıyı açtım.
Oda dışarı çıktı.Bende arkasından ona bağırdım."Açelya bugün dağ evine gideceğiz oraya Buse Kıvanç Sude Büşra Berrin Alya Mert Aras Barış Volkan da gelecek."
"Peki ne yapacağız orada?"
"Parti ama kendi aramızda"
"Tamam." dedi bende hazırlanmak için tekrar odama girdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANATSIZ SEVGİ MELEĞİ
Teen Fiction'Sevmek herşeyin aynı olması demek değildir bayım'