3 ay sonra.
°°°
Geniş asya ve anadolu konseptinde döşenmiş odaya dolan soğuk rüzgar kışın devam ettiğini gösteriyordu.
Odanın ortasındaki alçak horigotatsu (sunken kotatsu) ve futon sadece asyadaki krallıklar ve prenslikler kullanırken, kilimler ve odadaki kuzine asya ülkelerinden fırlamış hissi veriyordu.
Odaya saçılmış kitapların ve yağmurun az önce yağdığını belirten taze çiğ koku insanı mest ediyordu.
Kağıt kaplama açık kapıların üstündeki resimler merak uyandırıyor, duvardaki yarısı yıldızlı bir geceyi yarısıda huzurlu güneşli bir hava tablosunun yanındaki işlemeler merak duygusunu katlıyordu.
Sunken kotatsunun altına ayağını uzatmış uzun siyah saçlı kız geriye doğru uzanmış ve işlemeli duvarı seyrediyordu.
İnsanı mest eden ve farklı duyguların yeşermesine sebep olacak dudakları, belirgin uzun kirpikleri, parlak gözleri, uzun inci gibi parlayan saçları vardı.
Bu pembe dudaklı, siyah kirpikli, mavi gözlü,siyah saçlı kız:
Bu al yanaklarıyla.Bu kara kaşlarıyla.Bu cam gibi parlayan açık renk gözleriyle;
Duvarı süzüyor, arada sırada gözü tablolarla süslü duvara, diğer yerlere göre basit kalan tabloların durduğu beyaz kabartmalı duvara göz atıyordu.
İnci gibi bir kaç söz söyledi.
"Soğuk"
---
Dışarıdaki gizli kaos habercilerin sarf ettiği bir kaç sözle sakinleşmiş, ilkbaharı habercileyen tomurcuklar yeşermişti.
Uzakta herşeyden habersiz iki minik hala gizli olarak iş çeviriyordu;
Tiz bir ses, ortasındaki 4 lü şamdanla aydınlanan uzun yemek masasınındaki sessizliği bozdu.
"Anlamamış gözüküyorsunuz..."
kıkırdayarak devam etti;
"... YENİDEN ANLATMAMIMI TERCİH EDERSİNİZ YOKSA !"Bir kaç gıcırtıyla sandalyedeki bazı kişilerin düştüğünü bazılarınında iyice sandalyesine yapıştığını anlamaya yetmişti.
Başka bir ses araya girdi;
"Boşuna uğraşılmaya değmez eğer tek bir hareketlerini daha sezersek geliriz... Geç kaldık şimdiden!"
İkaz edici ve sakin ses tonu diğer kişinin masaya dayadığı ayağını yere indirmesini sağladı.
Büyük bir kahkahayla tiz ses yeniden konuştu;
"Tek seferde halletsek ?"
Gürültülü bir sesle sıçrayan sıvı konuşan kişilere gelemeden duvara çarpmış gibi yere düştü."Bunu öğrenirse-"
"Öğrenmeyecek"
"Biliyorsun o biliyor"
"Neden söylesinki ?"
"Çok şuursuzsun ! Peki öğrenirse ? Ne yapmayı düşünüyorsun ? Saklanacakmısın ? Merhametmi dileneceksin ? Ne yapacaksın ?"
"Kafana takma ! Gidelim."
4-7 metre uzunluğundaki kapıdan çıkarak ilerlediklerinde arkalarında hiç iz bırakmadan gözden kayboldular.
°^°_°^°_°^°
Merhaba okuyan kişi !
Ehm yeni bir bölüm ^°^ eeeeeh işte... ıhhh
*Yazacak tek bişey bulamadı*
Güncelleyeceğim *yazım hatam ve değiştirmek istediğim bikaç yer oldu* ama size güncellenmişi gelmezse yeniden yayınlayabilirim...
Hojçakalun okuyaçularum <(@ ̄︶ ̄@)>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonun Beyaz Çiçekleri
ФэнтезиO gece her tarafı kaplamakta olan beyaz örtüye süzülen kızıllık.O gece her tarafa çökmekte olan karanlık.O gece her tarafı kaplayan sessizlik. O ne iyi biriydi, ne de kötü.O ne güzeldi, ne de çirkin.O ne gençti, ne de yaşlı. O aslında iyiydi içinden...