Sonun Beyaz Çiçekleri

1-3. Sessizlik

Sonun çiçeği.Beyaz masumluk.Bu çiçek sonun masum çiçeği idi.Güzel ve büyüleyici.

Güzel ve büyüleyici.Zehirliydi belki ama çekiçiydi.O zehirli dikenleri onun en çekici cazibesi idi.Kim tahmin ederki o zehrin aynı zamanda umutsuzluğun panzehiri olduğunu?

Pandoranın kapısı açılmıştı.Ne zaman duracaktı ki?Açılan kapı kapanabilirmiydi?Pandoranın getirdiği kıymet ve bu masum çiçek kızıla boyanırken çiçek izleyecekmi yoksa katılacakmıydı? Belkide kendi yolunu çizer idi.      

3 büyük Perinin ilk Kapısı:

AHRİ 9 kuyruklu tilki ve ilk tilki atası.

---

Asilzade konağı biraz olsun yatışmış, halk da kıyametin çalan çanının susmasıyla derin bir sessizliğe gömülmüştü.

"U-zayaan güün-ler Açaann çiçeekkleeeerrr. Yaa-az ne zaman gelecek...burayaaa? Ol-mayan diyaaa-r-ımaaa"

"Efendim ?"

"Buraya gel İrha, hoşgeldin."

Uzun siyah saçları beline ökülen kişi gözlerini kırpıştırdı, ve gelen genç kişiye baktı.Siyah saçları hafif uzundu sarı gözleri dikkatli idi.Mavi gözleri bir kez daha tuttuğu perşömene kaydı kızın.

"Hey İrha...söyle bana, sence gerçekten ben benmiyim?"

Oğlan ilk hafifçe sersemlemiş, sonrada hafifçe gülmüştü.

"Prenses, her zaman prensestir."

Kız somurtarak hafif bir kızgınlıkla oğlana baktıktan sonra elindeki parşömene geri dönmüştü.

"En ufak hatamda uyar İrha."

"Nasıl isterseniz."

O sırada kraliyet sarayının asilzade konağına hızla giriş yapan iki silüete yok açılmıştı.Konak geniş bir dağa kurulmuştu.Kraliyet bölümü için en tepeye çıkan silüetler küçük bir bahçeye çıktılar.Bahçenin yanındaki odaların ortasındakine girdikten sonra hemen diz çöktüler.

"Özür dileriz efendim!"

"Sizi, yanlız bıraktığımız için özür dileriz."

Siyah saçlarına basmamak için geri attıktan sonra kalkarak iki kişinin yanına yaklaştı.

"Önümde eğilmelerinden nefret ettiğimi biliyorsunuz...kalkın."

Pelerinlerini çıkardıktan sonra kollarına alan iki kişi hemen doğruldu.

Uzun bir sessizliğin ardından siyah saçlı kız odanın sağ tarafındaki raflardan gözüne kestirdiği bir kitabı aldı ve kotatsunun altındaki yere ayaklarını sarkıtıp kitabı masanın üzerine açtı.

"Olan şeylerden haberiniz olduğunu varsayarak konuşuyorum..."

Derin bir nefes aldıktan sonra devam eder.

"Bilmeniz gereken başka şeylerde var..."
"İrha devamını sana bırakıyorum..."

"Emredersiniz.
Prensesin yapmış olduğu büyü nedeniyle hafızası karışık bunun için dikkatli olmalıyız..."

Ortama ağır bi hava yüklenirken İrha konuşmaya devam eder.

"Bazı nedenlerden dolayıda Prensesin yapmayı düşündüğü değişiklikler ve düzenlemeler var."

"Nasıl düzenlemeler ?"

Tiz ve enerjik bir ses ortama yayılmıştı, İrha hafifçe öksürerek devam etti.

"Bunları parşömen olarak vereceğim, tabi ki bundan daha önemli bir hareketimiz olacak"

Prenses söze girerek devam etti;

"Kra..."

---

Şehirde ki karışıklık prensesin iyi olduğu haberiyle yatışmış olsada halk hala huzursuzdu.

Chiame Krallığı monarşi ile yönetilen bağımsız bir krallıktır.Krallığı şuan yöneten prenses sonuna kadar kimliğini gizlemiştir, ve şuanda *kimse kimliğini bilmiyor.Bir gizem olarak kalan bu konu birçok kişinin tepkisini çeksede, krallığın durumu prenses geldikten sonra mükemmelleştiği için, seslerini çıkaran kişiler kısa zamanda susuyorlar.

*Sadece prensesin pelerinli korumaları -bu tabir saray halkı tarafından konuldu- adı verilen kişiler prensesin olduğu bölüme girme iznine sahipler.Kimse kaç kişi olduklarını bilmiyor.