nine

2K 266 84
                                    

Sehun Luhan ile son konuşmalarından sonra oturup bir kaç saat yağan yağmuru izlerken olanları düşünmeye başlamıştı.

Aslında Luhan'ın haklı bir çok yanı vardı. Çünkü günümüzde çoğu insan böyle sanala yöneliyordu, bazıları bunun eğlenceli taraflarını yaşarken bazıları beynini uyuşturuyordu. Sehun internet ortamına sosyal medyalara yararlı ve kararında eğlenceli kullanıldığında karşı çıkmıyordu elbette çünkü kendisi de içindeydi ama kızdığı tamamı ile hayatlarını buna adayan insanlardı. 

Bir kaç ay öncesine kadar Luhan bütün hayatını sosyal medyada yaşıyordu, dış dünya ile pek bağlantısı yoktu ve artık robot gibi bir yaşam sürmeye başlamıştı. Birisi bir akım yaratsın onun peşinden gitmek, dünyadan ne olup ne bittiğini bilmeden yaşamak koyun sürüsü gibi çoğunluğun kabul ettiği şeyleri kabul etmek, prim için kendisinin normal hayatta yapmayacağı şeyleri yapmak vs derken liste uzayıp gidiyordu. Oysa ki insanlar kendi benliğini koruyarak bu lanet sanal ortamında kalamıyor muydu? Sırf dışlanacağını düşünerek nasıl korkup değişirlerdi anlamıyordu. Luhan'ın eski gönderilerine baktığında öyle farklı bir çocuktu ki şimdiki ile alakası yoktu, işte Sehun eski Luhan'ın geri gelmesini istiyordu. Böyle böyle insanların hayatlarına sihirli değnek gibi dokunabilirdi anca.

Üzerine deri ceketini alarak evden dışarı fırladı, dışarıda ilk baharın yaklaşması ile ılık bir yağmur havası vardı bu yüzden kalın giyinmeye ihtiyaç duymamıştı. Nasılsa giyse bile hemen daralacaktı bundan. Adımları geçen sefer saatlerce beklediği evin yolunu tuttuğunda neden oraya gittiğinden hiç bir fikri yoktu ama gidiyordu işte.

Cebinden yine bir sigara çıkartıp yaktı usulca, evde pek içmemeye çalışıyordu ama evden çok çıkmadığı içinde bu çoğu zaman başarılı olmuyordu bu yüzden şimdi dışarıya çıkmışken bunun tadını çıkarsa iyiydi. Sigarasından derin bir nefesi çektiğinde yağmur git gide azalmaya başlamıştı. Adımları ise hızlanmıştı, erken vakitte gidip gündüz gözü beklemek istiyordu orada. Bu da niyeydiyse onu da bilmiyordu.

Normal değildi ki kendisi de.

Sonunda mütevazi ev uzaktan görüş alanına girdiğinde sigarası da bitmek üzereydi. Yanından geçtiği çöp kutusunun içini kontrol edip izmariti içine fırlattı. Kontrol etmesinin sebebi olası bir kedi durumunda zavallı hayvanın tüyünü izmarit ile yakmak istemiyordu. Adımları bahçenin önünde durduğunda gözleri küçük çatı katı penceresine takıldı. 

Luhan pencereye yaslanmış dışarıyı izliyordu.

Sehun hemen köşeye geçip Luhan'ı izlemeye başladı. Kendini gizlemeyi ihmal etmemişti çünkü saatlerce beklerken çevreden sapık damgası yeyip polise şikayet edilmek gibi bir gayesi yoktu. 

Saatler geçmişti, Luhan'ın dudakları kımıldıyordu muhtemel ihtimal şarkı söylüyordu çünkü gözleri hep dışarıdaydı. Olduğu yerden ne Sehun ne Luhan saatlerce ayrılmamıştı. Sehun anlamıştı ki Luhan o kadarda vurdum duymaz bir çocuk değildi. Ona yardım etme isteği daha fazla artmıştı içinde. Telefonunu çıkartarak her zamanki uygulamaya yine girdi. 

SilentDevil: Aslına bakarsan, hepimiz bir şeylerden kaçıyoruz Luhan. 

Sadece ben biraz daha farklı bakıyorum olaylara.

Bundan bu kadar yüklenmem, üzgünüm.

[Gecenin son bölümü dostlar, ben bu gidişle iki bölüme fici final yaparım çünkü hiç düşündüğüm gibi yazmıyorum püü bana normalde Sehun Luhana daha çok yüklenecekti. Neyse olsundu bu kadar acı yetertii dermişiiiim. Bakalım artık nasıl biter bu fic. Neyse çokça seviliyorsunuz, hoş kalın.]

The Hacker | HunHan TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin