The Hacker | HunHan Texting

fifteen

Hayat beklenmedik anda karşımıza bir sürü şey çıkartıyor, bazen sevdiğimiz bazen ise sevmediğimiz bir sürü olay. Kimi zaman isyan ediyor kaçıyor, kimi zaman üstüne gidip ders çıkartmaya çalışıyoruz ama bu kısım biraz daha azınlıkta kalıyor çünkü biz insanlar kaçmayı seviyoruz.

Çabalayan o nadide kesim ise bazen tamamı ile bıkıyor neden bıkmasın ki? Bir şeyler için çabalayıp düzeltmeye çalışmak istesek bile her şey istediğimiz gibi gitmiyor ise ve yapacak bir şey kalmadı ise pes etmek belki de gerekli olan diyoruz.

Mesela Sehun, o Luhan'ı kendince saplandığı sosyal ağdan kurtarmak istedi ama bilmediği şeyler ile karşılaştı hatta hayal kırıklığına uğradı sonuç olarak ise çabalamaması gerektiğini öğrendi çünkü farkında olmadan kaybeden kendisiydi.

Şimdi boş arazilikte ki ahşap evinin verandasında otururken, usul usul sallanan salıncağı ve elinde ki kupası onu biraz daha mutlu ediyordu. Her şeyi bırakıp kaçmıştı, kaçması gerektiğini fark etmişti çünkü.

Olayların üzerinden 1 sene geçmişti.

Luhan'ın bütün her şeyi ifşa edip numarasını bütün hesaplara yaymıştı. Pişman mıydı? Belki biraz çünkü Luhan'a değer verdiğini fark ettiği o ilk andan beri aklından çıkmıyordu ama en son böyle bir hayal kırıklığına uğradıktan sonra bunu yaparken kendini haklı görüyordu. Sehun aynı acıyı ikinci kez yaşarken güçlü kalamamıştı. 

Kaçarak babasından kalan eski dağlık evine yerleşmiş, dış dünyaya tamamen kendini kapatmıştı. Zamanında yaptığı işlerden ve ilk hackerlık yılarından kalma arakladığı paralar ile şimdilik idare ediyordu. Bir kaç işini yapmak için eski model tuşlu bir telefon kullanıyordu, garipti ama kafa rahatlatıcıydı.

Serin hava bir anda esip saçlarını savurduğunda, kenarda duran sigara paketinden bir dal aldı. Dudakları arasına yerleştirdiği sigarayı yakarken üşümüş hissediyordu.

Tam arkasını yasladığı anda çaldı telefonu.

Lanet bir mesaj bildirim sesiydi.

Şaşkınlık ile gözleri büyüdü siyah saçlı adamın, elini eski telefonuna atıp ekrana baktığında küçük ekranda yanıp sönen minik bir kutucuk vardı.

[1 mesajınız var.]

+82 *** ** 07: Sehun?

Bu da kimin nesiydi böyle? Hem adını nereden biliyordu ki? 

 - Sen kimsin?

+82 *** ** 07: Ben Luhan.