YALNIZ DA AYAĞA KALKABİLİRİM...

125 11 1
                                    

Madison'un Ağzından

Her şeyin bittiğini sandığım anda karşıma biri çıktı.Bütün hayatımın yönünü değiştirdi.Zayn'in omzunda yatıyordum.Annem ve babamın yanında kendimi bu kadar güvende hissetmiyordum.Kafamı kaldırarak Zayn'e baktım.Uzun ve gür olan kirpiklerinin gölgesi göz kapaklarına vuruyordu.Ben "Zayn yürüyüşe çıkalım mı?" diye sordum.Kafasını salladı."İstersen çık da üstümü giyineyim."dedi.Ben gelerek odadan çıktım.Valizimin olduğu odaya gittim.Valizden eşorfman takımlarını çıkarttım ve üstüme geçirdim.Saçlarımı tepede at kuyruğu yaptım.Odanın kapısı tıklatılınca irkildim."Gel " diye seslendim.Zayn odanın içine girdi."Hazırsan gidelim" dedi.Ben telefonumu cebime tıktım.Zayn önden gidip telefonla birini aradı.Ben ondan önce çıkıp yürümeye başladım.Londra'nın havası her zaman ki nin aksine güneşli ve sıcaktı.Annem ve babamın benim hakkımda karar vermesi canımı fazlasıyla yakmıştı.O sırada Burnum kaşınmaya başladı.Ben kaşıdıkça dikkat çekiyordum.Zayn yanıma geldi."Mad iyi misin?" diye sordu."Zayn kokain lazım." dedim fısıldayarak.

~×~×~×~×~ZAYN'İN AĞZINDAN~×~×~×~

Ben telefonu kapatıp Madison'un yanına gittim.Burnunu kaşıyordu.Ben koluna dokundum ve iyi olup olmadığını sordum.Krize girmek üzereydi.Ben belinden tutup eve doğru yürümeye başladım.Madison titriyordu."Mad sakin ol."dedim.Aşırı derecede terliyordu."Zayn bana o illeti unutturacak bir şey yap" diye bağırdı.Daha hızlı yürümeye başladım.Ve Madison daha fazla titreyip terliyordu.Ben onu kucağına alıp koşmaya başladım.Evden fazla uzak değildik.Ben kapıya tekme attım.Kilitli değildi ve kolayca açıldı.Ben Harry'e seslendim."Harry krize girdi.Ne yapacaksan yap." diye bağırdım."Mad sakin ol lütfen." dedim.Harry mutfaktan iğne getirdi."O ne Harry"."Sakinleştirici" diye tersledi.Harry Madison'un kolundan içeriye itti.Madison derin nefesleri almaya başladı."Harry ne oldu".

"Bir şey olmadı.Sadece uyuşturucuyu unutmasını sağlıyor."

Ben derin nefes alıp sıkıntıyla geri verdim.Terlemeleri geçmişti.Yanına oturup yüzüne gelen saçlarını arkaya doğru attım yüzü domates gibi kırmızıydı.Ben alnına öpücük kondurup yukarı çıktım.Tuvalete girip musluğu açıp yüzümü yıkadım.Aynaya baktım.Hiçbir şey mükemmel olamıyordu.Madison'la mutlu olamıyorduk.Tamam oldu dediğim anda her şey birbirine giriyordu.Madison belki de sandığım kadar masum değildi.Uyuşturucu kullanması dışında belki tahmin edemediğim şeyler yapıyordu.Ama bunların hiçbirini düşünmeden ona güvendim.Ona güven verdim.En zor anında bana sığındı.Uyuşturucu kullanıyor olması ona beslediğim saygı,güven ve bağlılığı gerçeğini değiştirmiyor.Aklımdaki düşünceleri savıp yüzümü kuruladım.Bozulan saçlarımı yalan yanlış düzeltip odama gittim.Dolaptan siyah dar kot ve üstüne beyaz üzerine siyah yazılı t-shirt çıkarıp üzerime geçirdim.Şifonyerin üzerinde duran mayhoş bir kokusu olan parfümü alıp vücuduma sıktım.Aşağı indiğimde Madison hala uyuyordu.Daha doğrusu baygındı.Ben telefonumu cebime sokuşturup dışarı çıktım.

~•~•~•~•MADİSON'UN AĞZINDAN•~•~•~•

Aşırı derecede yorgun bir şekilde uyandım.Ayağa kalktığında hafif başım döndü.Biraz bekleyince geçti.Mutfağa gidip bardağa su koydum.Bir kaç yudum alıp bardağı tezgahın üzerine bıraktım.Yarım kalan yürüyüşü tamamlamada kararlıydım.Telefonun hala cebimdeydi.Ben memnuniyetle gülümsedim.Üstüme ince bir hırka alıp dışarı çıktım.Yavaş tempoda koşarken kulaklığımın düğümünü açmaya çalışıyordum.Biraz daha yavaşladım.Düğümü açmak için büyük çaba sarfediyordum.En sonunda açtığımda mutluluktan çığlık atmak istedim.Tabi yapmadım.Kulaklığımı kulağa takıp ilk başta yaptığım gibi yavaş tempoda koşmaya başladım.Temiz hava, müzik ve hiçbir şeyi düşünmemek beni rahatlatıyordu açıkçası.Biraz daha hızımı artırıp deniz kenarına gittim.İskeleye oturup ayaklarımı aşağı sarkıttım.Kısık sesle şarkıya eşlik

Bad LifeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin