Bölüm 14

183 22 16
                                    

İnsanlar iğrenç varlıklar. Can almak Ve kalp kırmak tüm insanlığın ortak noktası . Ne için can yakarlardı ? İnsanlık sadece kendi uçkuru için mi yapardı Bunu ? Suçlu yada suçsuz her insan aynı . Hepimiz kendi canavarlarımızla yaşıyoruz . Sessizce yürümeye devam ettim . Kimsem yoktu . Sadece ayaklarımın götürdüğü yere gidiyordum . Düşününce cidden kimim vardı ? İncek Hapishanesine baktım . O piç kurusu oradaydı . Hayatımı sikip atan ve abi sıfatını alan herif . Hapishanenin girişine ilerledim . Bana ihanet etmişti . Beni suçlamıştı . Ama o benim abimdi . Sanırsam aile olarak görebileceğim tek kişi . 4 yıl olmuştu . İlk defa onu görmeye gelmiştim . İlerledim ve hapishane resepsiyonuna girip görevliye "Caner Kara'" yı görmek istediğimi söyledim. Ziyaret saatlerine 10 dakika vardı . Ama görevli kızarmış gözlerimi ve solgun tenimi görünce başıyla onayladı Ve beni ziyaret odasına götürdü . Bir masaya oturdum Ve beklemeye başladım . Ne tepki vermeliydim ? Yada o bana Ne tepki verecekti ? Gözlerimi kapadım . Birinin gelip önüme oturduğunu hissetim . Gözlerimi açtım . Zümrüt rengi yeşil gözler ve kirli sakalıyla karşımda duran Ve bana benzeyen adama baktım . O da bana baktı. Bir süre ne ben konuştum Nede o . Bir beş dakika sonra ağzımı açtım Ve konuştum " Nasılsın ?" Caner Yorgun bir gülümsemeyle "Annem mi öldü ?" Ses tonu ciddiydi . Güldüm. " Ne fark edecek ? İkimizide evlattan saymıyor artık ." Dediğimde o da güldü . "Haklısın . Ama sana yaptığımdan sonra böyle bir şey dışında benimle konuşmayacağını düşünürdüm." Abim piçin tekiydi . Ama gülümseyişini görmek içimde bir acıya sebep oldu . O olaydan önce tek yakın olduğum insan oydu . "insanlar değişir ." Dediğimde hüzünle başını salladı . "Seni özlemişim Selçuk." Dediğinde gözlerimden gelen yaşlara inanamadım . Bana ihanet etmişti ,Babamın ölümüne sebep olmuştu , annemin benden nefret etmesine sağlamıştı Ve tüm çocukluğumu paramparça etmişti . Ama onu özlemiştim . Abimdi o . Ne yapabilirdim ? Gözyaşlarımı gördüğünde onunda Zümrüt yeşili gözlerinden yaşlar almaya başladı ."Özür dilerim." Tek ağzından çıkan laf buydu . Öfkelenip yumruğumu yüzüne geçirmem gerekiyordu . Ama onu öyle harabe bir halde görmek kalbimi acıtmıştı . Belki Bunu hak etmişti ama sonuçta bana yakın olan tek kişiydi . "Dün Alara bana oyun oynayıp beni hapse attırmaya çalıştı . Tek bir soru soracağım ... Sen gerçekten ona saldırdın mı abi ?" Ağzımdan istemsizce çıkmıştı o abi lafı . Dayanamamıştım . Caner gözlerini kapadı . İçimde öylesine büyük bir umut belirdi ki . Belki o orospu abimi boşuna suçlamıştı . Belki de abimi tehdit etmişti . İçimden bunun olması için dualar ediyordum . Ama ağzından çıkan laflar tüm umudumu paramparça etti . "Yaptım. Çok pişman oldum . Özellikle seni suçladığıma. Ben... şerefsizin tekiyim . Bu yaşadığım şeylerin hepsini hak ettim ." Ses tonu öylesine acı Ve pişmanlıkla doluydu ki kızamadım. Bana bakamıyordu . Bunu fark etmiştim . Hayatımı mahveden adam karşımdaydı ama ben yine sakindim ve acı doluydum . Konuşmadık . İkimizde düşüncelerimizde boğulmuştuk . Yutkundum. "Keşke böyle olmadaydı ." Dediğimde bana baktı . Kızarmış Zümrüt yeşili gözler pişmanlıkla doluydu . "keşke... " dediğinde yine sustuk. Eski günlerin geride kalması o kadar acı dolu bir şeydi ki hep hayal ederdim . O olay olmasaydı nasıl olurduk diye . Abim mutluluk şansımızı mahvetmişti . Gözlerimi kapadım . Yorgunca mırıldandım " Yarın yine geleceğim. Ama bu sefer geçmişi anmayacağız ." Dediğimde Caner'in Yorgun Ve üzgün bakışları içimde bir yüke sebep oldu. Ayağı kalktım Ve arkamı döndüm Ve çıkışa ilerlemeye başladım .
...
Alara yutkunarak karşısındaki adama baktı . Adam onu fark etmemişti . Yeşim taşı gözleri hüzünle kaplıydı . Gözlerindeki kızarıklıkta kolaylıkla fark ediyordu . Paramparça adama baktı sadece . Yıllarca onu suçlamıştı . Ona dayak attırmış , onu hakaret etmiş ve çeşit çeşit iftiralar atmıştı . Genç kız vicdanının ona işkence çektirdiğinin farkındaydı . Sırf görünüşü o herife benziyor diye ona yapmadığını bırakmamıştı . Alya haklıydı . Bu yaptığı insanlık değildi . Selçuk yorgunca kahvesinden bir yudum aldı . Hapishaneden çıkmış ,kızıyla gidip bir kahvecide boş yere oturmuştu . Kafeye yalnız giren Alara'yı bile fark etmemişti . Ruhundaki azap bitiriyordu genç adamı. Ama abisiyle konuşmak onu rahatlatmıştı . Çok büyük bir suç işlesede yinede abisiydi . Pişmandı . O Zümrüt yeşili gözlerdeki acıyı Ve pişmanlığı hiç unutamayacaktı . Alara yavaş adımlarla Selçuk'un karşısındaki sandalyeye oturdu . Selçuk farkında bile değildi . Alara genç adama Ne diyeceğini düşündü . Ondan özür dilemek zorundaydı . Bunu gayet iyi biliyordu . Genç kız derin bir nefes aldı ve Yüksek sesle "Selçuk !" Dediğinde genç adam şaşkınlıkla karşısındaki sarışın kıza baktı . İlk başta gerçek olmadığımı düşündü . Sonuçta bunca yıldır ona acı çektiren kızın yüzünde pişmanlık Ve korkuyla karşısında asla durmayacağını düşünüyordu . Ne yazık ki haksız çıktı. Alara "Seninle konuşmak istiyorum." Dediğinde kızın sesindeki ciddiyetten onun gerçek olduğuna inandı . Bariz bir şaşkınlıkla "Neden?" Diye sorduğunda hala kızın gerçek olmadığına dair şüpheleri vardı . Alara genç adamın Yeşim taşı gözlerindeki ifadeyi görünce yutkundu . O kadar kuşkulu bakışlar atıyordu ki kız nasıl özür dileyeceğini bilemiyordu . Kendine "Söyle gitsin." Dediğinde Selçuk'un gözlerine kendi Zümrüt rengi gözlerini dikerek ve " Sana bunca yaptığım iğrenç şeyden dolayı özür dilerim ... biliyorum beni Aff etmeyeceksin ama sana kendimi Aff ettireceğim . "
Dediğinde başta Selçuk inanmadı . Saçma sapan hayaller görmeye başlamıştı . Kendine "Belki artık tımarhanelik oldum" diye söylendi . Kızın gerçek olup olmadığını kontrol etmek için kızım yüzüne elini koydu . Alara genç adamın yanağını okşadığı fark ettiğinde şok olmuş bir ifadeyle Yeşim taşı gözlere baktı . Selçuk elini çekti be inanmamazlıkla "Sen gerçeksin." Dediğinde Alara'nın gözlerindeki şok dahada arttı . Yutkundu aynı şekilde Selçuk'ta...

Selçuk Kara Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin