D-4

433 21 5
                                    

Can ortalıklarda yoktu. Babamla ilk kez bu kadar içten sarılıyorduk. Ondan ayrıldığımda etrafa bakındım. Can gitmişti. Daha fazla ormanda dolaşmak istemiyordum. Bulut benim elimden tutup yürümeye başladı. Arkasından sendeleyerek gidiyordum ki ani bir hareketle beni kucağına aldı. Kafamı göğsüne gömüp gözlerimi kapattım.

Bir süre sonra ellerini kıpırdattı. Yorulmuştu anlaşılan. Kucağından yavaşça indim.

Yüzünü ellerimin arasına alarak "Iyi misin? " diye sordum.

Yavaşça kafasını salladı. Gülümseyip elinden tuttum. Eve az bir şey kalmıştı. Bulut bizim eve ilk defa geliyordu.

Kapının önünde durdum. Aklıma gelen ani bir fikirle "Okula gidelim. " dedim.

Itiraz etmedi. Yoldaki herkes bana bakıyordu. Kötü görünüyor olmalıydım. Ellerimi saçlarıma götürdüm. Gerçekten de berbattı.

Durup saçlarımı güzelce toplamaya başladım. Bulut beni izliyordu. Üzerimde toprak izleri vardı. Onları da silkeledim.

Okula vardığımızda ilk işim lavaboya gitmek oldu. Aynaya baktığımda geri çekildim. Yüzüme soğuk su çarpıp güzelce yıkadım. Öğle arasından sonra ilk dersteydiler.

Lavobadan çıktığımda Bulut beni bekliyordu. Ona sarıldım. Kokusunu tekrardan duymak çok güzeldi.

"Bizi uyaran öğretmeni bulmalıyız. Bir şeyler biliyordur. " dedim.

Kafasını salladı. Elimden tuttu ve okulu gezmeye başladık. Derste olduğunu düşünerek tenefüsü bekledik.

Zil çalınca okulda hızlıca aramaya koyulduk. Bulamayınca önümüze çıkan ilk öğretmene sorduk.

"Kızıl saçlı. Uzun boylu. Sabah buradaydı. Açık tenli."

"Nerde biliyor musunuz?"

"Zeynep öğretmen bugün ayrıldı. Sabah buraya veda için gelmişti. "

Birbirimize bakıp kafamızı iki yana salladık.

"Telefonu var mı acaba sizde?" diye sordu Bulut.

"Müdür'de vardır. Ondan öğrenebilirsiniz. "

"Çok teşekkürler. " dedim.

Hızla Müdür'ün odasına gittik. Kapıyı Bulut çaldı.

"Giriiin!"

Kapıyı yavaşça açtık.

"Zeynep Öğretmenin numarasını öğrenmek istiyorduk." dedi Bulut.

Benim konuşacak gücüm yoktu.

"Bir dakika. "

Koltuklara oturup beklemeye başladık. Bacağım sürekli hareketliydi. Bulut bunu görünce elini bacağıma koyup gülümsedi. Ben de zorla olsa da gülümsedim.

"Buldum! Kağıda yazıyorum. "

"Tamam" dedim.

Kağıdı bize uzattı. Kağıdı aldıktan sonra teşekkür edip çıktık dışarı. Bahçeye inip bir banka oturduk.

Bulut elindeki kağıdı okuyup telefonunda numarasını çeviriyordu.

"Çalıyor!" dedi.

Kalbim hızla atıyordu. Neden olduğunu bilmiyorum.

"Alo?"

"Zeynep öğretmenle konuşmak istiyordum."

"Hangi havaalanı? "

Derin (Mavi'nin 2.kitabı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin