Chanyeol kendini yere attı. Gözlerinden akan yaşlar hızlanırken kendini güçlü olmaya zorladı. Demin olan şeylerin bir rüya olmasını istedi.
Haber etrafa hızlıca yayılırken zindanın önündeki kalabalık artıyordu.
"Güzel çocuk hain miymiş?""Hades'in oğluymuş!"
"Melek yüzlü şeytan!"
"Tüm felaketlerin sebebi oymuş!"
Chanyeol duyduğu her konuşmayla gözünün biraz daha karardığını hissediyordu. Baekhyun o iğrenç yaratığa dönüşmeden hemen önce utanmadan onu sevdiğini söylemişti.
Baekhyun'un her şeyi yalandı. Güzelliği, masumluğu, enerjisi, sevgisi...Hatta Chanyeol yanlış görmediyse içinde kaybolup gittiği gökyüzü gözleri bile yalandı. Soğuk, ölüm gibi buz mavisi gözler görmüştü Baekhyun'da.
"Chanyeol! Chanyeol, İyi misin?!"
Jongin, Kyungsoo, Jongdae ve Sehun ona doğru koşarken Chanyeol hala gözlerini silmek için büyük bir çaba sarf ediyordu. Dördü birden onu kaldırıp kulübeye taşıdı ve yatağa yatırdı. Kyungsoo elini Chanyeol'un alnına bastırıp gülümsedi.
"Tamam, bir şeyin yok.. Sakin ol-"
"Olamam... Olamam Kyungsoo, siktir! Olamam!"
Ağlaması geçmek yerine biraz daha şiddetlendiğinde hepsi başına toplandı.
"Yapabileceğimiz bir şey var mı dostum?""Beni yalnız bırakın!"
"Pekala, iyi olacağına söz ver."
Chanyeol yavaşça başını salladı ve kenardaki yastığa yüzünü bastırdı. Hepsinin odadan çıktığını anladığında kafasını kaldırdı ve yastığı duvara fırlatarak bağırdı.
"Siktir, Baekhyun! Siktir git!"Yataktan kalkarak duvara bitişik aynaya gitti ve ağlamaktan kızarmış gözlerine baktı.
"Yalancısın!" sinirle yumruğunu aynaya geçirse de kırılmamıştı."Her şeyin yalan!" bir yumruk daha.
"Tanrım, tam bir aptalım!"
Bu sefer attığı yumrukla ayna onlarca parçaya bölünüp etrafa dağılmıştı. Onu gördüğü ilk gün içinde oluşan heyecanı düşündü, onu ilk öptüğünde heyecandan geçirmek üzere olduğu kalp krizini düşündü."Şeytanın tekisin!"
Cam kırıklarına bir yumruk daha attığında eli kanamaya başlamıştı.Gözlerinin önüne huzur veren yüzü geldiğinde yine sinirle bağırdı.
"Bana bunu yapamazsın!"Yumruk atacak cam kalmadığında duvara yumruk attı ve kan izlerini bıraktı.
"Hani benimdin?! Sadece Hades'insin!"İlk kez bir bütün oldukları geceyi düşündü. Chanyeol, hayatı boyunca kendini Baekhyun kadar ait hissettiği başka bir yer olmadığını anlamıştı o gün.
"Beni öldürmeye çalışıp,"
Bir yumruk daha.
"Ardından sevdiğini söyledin!"Ellerini saçlarına attı ve yolarcasına çekti.
"Üzüldüğünde benim de üzülemem için kaçtığını söyledin,"
Duvara art arda birkaç yumruk daha.
"Ama siktiğimin şeytanına dönüştüğünü için kaçıyordun!"Elinin üst derisi duvara sürtünmekten kalktığında derin bir nefes aldı ve sakinleşmek için dışarı çıktı. Etrafta herkes şok olmuş bir şekilde birbirinden bilgi almaya çalışıyordu.
Chanyeol hızla koşmaya başlayıp gizli mağaralarına gitmeye başladı. Koşarken kenarda gördüğü göletle sinirle nefes aldı. Yaşadıkları çoğu ilk ve çoğu güzel şey o gölün kenarında olmuştu. Chanyeol'un kalbi parçaların üzerine tekrar tekrar parçalanırken daha hızlı koşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son of Aphrodite || ChanBaek
FanfictionAres oğlu Chanyeol, Zeus oğlu Sehun, Poseidon oğlu Jongin, Dionisos oğlu Jongdae, Athena oğlu Kyungsoo... Tanrı çocuklarını Hades ile karşı karşıya gelmeleri için hazırlayan bir sığınak... "Toplanın Tanrı dölleri! Toplanın ve sıraya geçip eğilin! Yü...