OKUL HAYATI 2-14.bölüm

18 5 0
                                    

Hepimiz şaşkın bir ifadeyle Bora'nın yüzüne bakıyorduk. Bora, telefonu kapattıktan sonra bize bakarak "annem gelmiş"dedi. Hepimiz çok şaşırmıştık. Bora beklemeden acele bir şekilde gitti. Bizim gelmememizi istedi. Dersimiz Duru Hoca'yaydı. Öğrenci zili daha yeni çalmasına rağmen Duru Hoca sınıfa çoktan gelmişti. Usul bir şekilde sıramıza oturduk. Bütün sınıf gelince konuşmaya başladı "bugün ders işlemicem. Sizinle sınıf öğretmeniniz olarak değil, bir arkadaşınızmışım gibi konuşacam. " dedi ve gözlerini bize çevirdi. "Hepimizin bildiği gibi okulun en berbat sınıfısınız. Bu berbatlığa en büyük katkı sağlayan Ceren,Damla ve Buray üçlüsü. Şimdi yanlarına Bora ve Zeynep'i de kattılar sayı beşe yükseldi. Birbirinizi çok olumsuz etkiliyosunuz. Notlarınız yerlerde bunu siz daha iyi biliyosunuz. Yaşanan olaylar yüzünden bu sınıf ve Öykülerin sınıfı okulda popüler oldu. Maşalah kimse sizi dilinden düşürmüyo. Bizim kötü hiçbir amacımız olmadı size karşı. Sadece sizin iyiliğinizi düşünüyoruz. Bu sınıftaki arkadaşlarınız neyinize yetmiyor? Zuhal var, Alara var, Korhan var. Yükseltin notlarınızı iyi bir yere gelin. Akıllı çocuklarsınız ama kullanmıyosunuz "dedi ve masasına oturdu. "Ben diyeceğimi dedim. Şimdi yoklama alacam kim yok?"dedi. Bizim sınıftakiler Bora yok, deyince Duru Hoca kafasını kaldırdı ve bize sorgulu gözlerle baktı. Derin bir nefes aldı ve şiddetli bir şekilde geri verdi. Defteri yazmak için kalemini aldı. O esnada zil çalmıştı. Bütün sınıf çıkmaya başladı. Tam sınıftan çıkarken Duru Hoca "Ceren sen kal. Diğerleri çıksın."dedi. Bizimkiler ile bir süre bakıştık. Bunu gören Duru Hoca "Korkmayın arkadaşınızı yemicem."dedi ve tebessüm etti. Bizimkiler sınıftan çıktı. Sınıfta sadece ben ve Duru Hoca kaldık. Ağır adımlarla yanına yürüdüm. Öğretmenler masasının uzağında durdum. Duru Hoca "Bora nerde?"dedi. "Bilmiyorum hocam"dedim. Duru Hoca sorusunu tekrarladı "Bora nerde?"dedi. Bende  tekrar bilmediğimi söyledim. Duru Hoca "Bana yalan söylemekten ne zaman vazgeçeceksiniz?"dedi ve kaşlarını kaldırdı. Bende Duru Hoca'yla göz göze gelmemek için tepkisiz bir şekilde kaldım. Duru Hoca "Onların arasında en güvendiğim sensin. Çünkü zorunlu olmadıkça yalan söylemezsin biliyorum. Şimdi tekrar soruyorum Bora nerde?"dedi. "Gelince ona sorarsınız nereye gittiğini bilmiyorum. Otururken telefon geldi sonra gitti."dedim. Duru Hoca "tamam öyle olsun. Cikabilirsin."dedi ve yüzünü çevirdi. Sınıftan çıkmadım ve Duru Hoca'ya yaklaşarak "neden Öyküler ile takılmamızı istemiyorsunuz?"dedim. Duru Hoca bir anda yüzünü kaldırdı. "Bir ders boşuna konuştum herhalde."dedi. "Biz neden bizim sınıfla takılmıyoruz hiç sordunuz mu? Çünkü onlar umursamaz insanlar. Yeri geldi paramız olmadı, yeri geldi acımızı paylaştık. Birimizin yüzü gülmüyorsa, yüzü gülsün diye bütün maymunlukları yaptık. Bu sınıf öyle mi Hiç düşündünüz mü? Bu sınıf öyle değil. Herkes birbirine kin besliyo bu sınıfta. Birisi düşse kimse kaldırmıyo. Acıdı mı deyip çekip gidiyolar. Biz ayrılmayacaz Duru Hocam. Kim ne derse desin biz ayrılmayacaz. Biz böyle mutluyuz. Şimdi cikabilir miyim?"dedim. Kafasını aşşağı yukarı salladı. Bende sınıftan çıktım. Kapıdan çıkar çıkmaz bizimkiler karşıladı beni. Neler olduğunu sordular. Bende her şeyi anlattım. Bunları söyleyerek rahatlamış hissetim kendimi. Bora hala gelmemişti. Aklımız onda kalmıştı belki de bugün okula hiç gelmezdi. Öğlen arası parka inmiştik. Ordaki çardaklara oturup sohpet etmeye başladık. Sohpete o kadar dalmışız ki saatin nasıl geçtiğini anlamamıştık. Okula vardığımızda Duru Hoca derse girmişti. Kafamı, sınıf kapısında olan cama doğrulttum. Duru Hoca tahtada yazı yazıyordu. Buray "biri kapıya tıklasın"dedi. Damla "bana hiç bakmayın parmağım koptu."dedi."Hiç yalan yapamıyosun Damla. Asıl benim parmağım yok." dedim. Zeynep yeni geldiği için Duru Hoca ona bir şey demezdi. Ben, Damla ve Buray, Zeynep'e bıyık altından gülerek bakıyorduk. Zeynep bize anlamsız gözlerle bakarak "Üfff neyden korkuyonuz en fazla bağırır birde sorguya çeker."dedi ve kapıya tıklattı. İçeri yavas ve çekingen adımlarla girdik. Duru Hoca bir şey demeden bize bakıyordu. Sınıf sessizleşmişti. özür diledik. Duru Hoca "yerinize geçebilirsiniz. Yoklama almadım."dedi ve yerimize geçtik. En tuhaf olan şey bizi sorguya çekmemişti çok şaşırmıştık. O esnada Bora içeri girdi. Duru Hoca "Hayırdır, nerdeydin bu saate kadar?"dedi. Bora çaktırmadan göz ucuyla bize bakıyordu. Bora "şeyy... Ben şeye gittim, şey için geç kaldım..."dedi. Duru Hoca "Ne için geç kaldın?"dedi. Bora "şey için işte hocam..." dedi. Konuştukça dahada batıyordu...

15. Bölümde görüşmek üzere...

OKUL HAYATI 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin