Sabahın ilk saatlerinde, rahatsız edici güneş ışığı tam evin içine isabet ediyor ve insanı kör edecek derecede parlıyordu. Bu parıltıdan rahatsız olan Jimin, huzursuzca gözlerini araladı. Kendi yatağında değildi fakat bu yatak çok daha rahattı, üstelik çok güzel kokuyordu. En son ne olduğunu düşünürken, sızlayan yaraları ile her şeyi hatırladı. Jungkook onu hastaneden eve kadar taşımış, öpücüklere boğmuştu uyuyana kadar. O anlar gözünün önünee tekrardan canlanınca gülümsedi kendi kendine. Resmen beraber uyumuşlardı! Jungkook onu uyuyakalana kadar sevmişti, saçlarını okşamış, sevdiğini fısıldamıştı dakikalarca, bebeğe ninni söyler gibi. Tüm yaralarını öpmüştü teker teker ve aklına geldiği her saniyede özür dileyip durmuştu. Jimin asla neler olduğunu anlatmadı, o da üstelemedi daha sonra. Her şey yeterince açıktı, daha fazla irdelemek istemiyordu. O korkunç anları hayatının en güzel anında tekrar hatırlamak istemiyordu.
Telefonunun ekranına baktı. Saat sabahın altısıydı ve o cumartesi günü neden bu kadar erken kalktığını sorguluyordu. Taehyung'un üzerinde bıraktığı etkisi yüzünden doğal olarak tüm dengesi şaşmıştı, arkadaşlarına güvende olduğunu bile söyleyememişti henüz.
Telefonunun ekranını açtı ve mesaj grubuna girdi;
"JIMIN NERDESİN" olan konuyu "ŞEREFSİZ TAEHYUNG" olarak değiştirdiniz.
pjm: Hayattayım sakin olun.
jhs: SONUNDA MESAJ ATTIN ŞÜKÜRLER OLSUN
jinyoung01: NEREDEYDİN LAN GÜNLERDİR
pjm: Anlatacağım Jinyoung sakin ol bi
Bakın şuan Jungkook ile aynı evde nefes alıyorum
jhs: NE DEDİN SEN
jinyoung01: WTF
pjm: Günlerdir neden ortalıkta olmadığımı size anlatacağım ama okulda anlatacağım
Şu an çok önemli bir şahsiyetle baş başa güzel bir gün geçirmekteyim anlatamam
jhs: KUDURURUM MERAKTAN SPOI VER BARİ
pjm: Kudurrrr
~
Telefonu komodinin üstüne koyup, yatakta sola doğru döndü ve onu izlemeye başladı. Yanakları kızarmış, dudakları şişmişti. Aralık bıraktığı dudakları arasından kesik nefesler alıyordu. Yastığı iki bacağı arasına almış, kafası yastığın olmayışı sebebiyle hafifçe aşağı sarkmıştı. Alnına düşen saç tutamlarını yavaşça okşadı. Yumuşacıktı, bebek saçlarıydı sanki.
"Uyurken daha bir güzel oluyormuşsun Jeon."
Elleri o güzel saçlar arasında kayboldukça mutlu oluyordu Jimin. Jungkook hafif mırıltılar çıkarmaya başladığında korkuyla çekti ellerini. Tam uyandığını anlayıp çekilecekti ki bileğini tutan güçlü eller yüzünden yerinde zıpladı.
"Yah! Hani uyuyordun sen?"
"Demek ki uyumuyormuşum."
Son kuvvetini kullanarak Jimin'i kendi kollarına hapsettiğinde kıkırdadı Jimin.
"Hm... Uyurken daha mı güzel oluyormuşum?"
"Dalga geçmesene be!"
Jungkook, kolları arasında kaybolmuş genci gıdıklamaya başladı. Jimin çığlık atarak gülüyor, gülüş şeklinin garipliğinden dolayı Jungkook'ta ona eşlik ediyordu. İkili sonunda kendilerini yatağa bıraktıklarında Jimin yanında yatan nefes nefese kalmış bedene doğru fısıdadı;
"Burası şey yapmak için çok uygun bir ortam."
"Ne yapmak için?"
Anlamsız gözlerle ona bakan bedene daha da yaklaştı ve dudaklarını kulak memesine sürttü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Porn Link | Jikook
FanfictionKöşelerde bir yerlerde, ufak bir umut her zaman vardır. ●Başlangıç: 5.04.2017● ●Bitiş: 24.07.2017● >Kapak için @lucidpeach'e çok teşekkürler.🖤 (24.04.2019 tarihinde düzenlenmiştir.)