-22-

24.4K 2.1K 3K
                                    

Titreyen eliyle kalemini kavrayıp yavaşça not defterininin sayfalarını çevirdi. Onu kaleme aldığı güzel defterin çiçek açan satırları ölüm kokuyordu şimdi.

"Tanrı şahidim olsun ki nereye gidersen git peşinden geleceğim.

O güzel gülüşünün en hayat dolu halini sormadan alıp gittiler. Sana söz veriyorum o gülüşü onlardan alacağım ve ömrünün baharına monte edeceğim.

Benim o köşedeki umudum sensin Jeon, olur da gidersen yaşamak için hiçbir sebebim kalmaz sevgilim.

Peşinden gelirsem kızma, çünkü ben böyle bir sona katlanamam.

Bu sefer tarihi yazmayacağım, akıllarda kalmasın sensiz geçen günlerim."

Gözyaşlarının mürekkebe akıp yazıyı dağıtmasına izin vermeden kapadı defteri. Hareketsiz duran soğuk eli tuttu ve güven vermek için sıktı, sanki hissedecekmiş gibi. Gülümsemeye çalıştı fakat beceremiyordu. Kaybetme korkusu yüreğinin ortasına oturmuş rahat bırakmıyordu onu. Bencil miydi Jimin? Bok çukuruna dönmüş dünyada onu burada tutmaya çalışmakta bencil miydi?

Onu bu dünyada tutmak isteyecek kadar bencil, giderse onunla gelecek kadar fedakardı aslında.

"Seslenişlerimi yine duymuyorsun Jungkook."

Kapattığı gözlerine minik öpücükler kondurdu.

"Benden hiçbir şekilde kaçamayacağının farkındasındır umarım."

Gözyaşları Jungkook'un donuk suratına damlıyordu. Yanında kalabilmek için hastanenin altını üstüne getirmişti. Omzuna değen eller ile irkildi;

"Bay Park, sizi dışarı almam gerekiyor."

Kontrol için çıkardıklarını fark edip ağır ağır ayağa kalktı. Adımları onu zorluyordu gitmemek için. Sanki onun yanında olmazsa başına bir şey gelecek gibiydi. Hemşireye bile güvenemiyordu.

Odadan çıkar çıkmaz göğsüne çarptığı beden ile yerinde sıçradı. Öyle dalgındı ki karşısına çıkanları bile göremiyordu.

"Çok özür di-"

Kafasını kaldırmasıyla kelimelerin boğazına dizilmesi bir oldu. Gözleri faltaşı gibi açılırken zar zor ayakta durmaya çalışıyordu.

"T-taehyung?!"

Taehyung, yüzünü esir alan adi sırıtışıyla beraber Jimin'in kireç gibi olmuş suratını izliyordu. Parmağının ucuyla karşısındaki vücudu ittirdi;

"Sevgilimi görmeye geldim."

İşte bu cümle, Jimin'in sabrını fazlasıyla taşırmaya yetmişti.

Taehyung sarsak adımlarla Jungkook'un odasına doğru ilerlerken yakasından tutup sertçe duvara yapıştırdı.

"Sürtükleri odaya almıyoruz."

Dudaklarından ukala bir kıkırtı döküldü karşısındakinin.

"Görmeyeli cesaret gelmiş sana."

Bu sefer gülen taraf Jimin olmuştu. Kolundan tutup hastanenin arka bahçesine kadar çekiştirdi. Taehyung tüm rahatlığıyla Jimin'in hareketlerini izliyordu.

Jimin, bahçenin köşesinde duran hastane sandalyesini kavradı ve Taehyung'un üzerine gelmeye başladı. Bu sefer, fazla sinirlenmişti. Sandalyeyi havaya kaldırıp adi sırıtışla onu izleyen surata sert bir darbe geçirdi. Yere savrulan beden hala kanlar içindeki suratıyla kıkırdıyor ve Jimin'e bakıyordu.

Porn Link | Jikook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin