Multimedia:Ateş
Halâ havada elimde tutuğum sivri topuklu ayakkabımı yavaşça indirdim dilim düğümlenmiş ve kelimeler boğazıma dizilmişti.
Oysa hâlâ şaşkın bakışlarını üzerimde gezdiriyordu.Gözlerini takip etmeye karar verdim,ayakklarımdan başlayıp beni boylu boyunca süzdü sonra bakışlarının neredeyse yarı çıplak göğüslerime kaydığını fark ettim, gözbebebekleri büyüdü ve dudaklarını hafifçe araladı.
Rahatsız olmaya başlamıştım ancak ortamdaki sesizliği bozabilecek cesaretimde yoktu.Tekrar yüzüme odaklandı ve kaşlarını anlamsızca çatıp şaşkınlıktan kekeleyerek söze girdi
-Sssende kimsin? Sesi beynimde yankılandı,boğuk ve kadifemsiydi.
Dudaklarımı hafifçe kımıldatıp konuşmaya çalıştım
-Ben Damla.İkinci kez dudaklarını araladığında yüzüne daha sinirli ve sert bir ifade takınmıştı.
-Evimde ne işin var ?
Evimde mi? Ben yanlış mı duymuştum yoksa rüya mı görüyordum.Kendimi tokatlamak istedim bu kesin bir rüya olmalıydı uyan kızım Damla!
Kaşlarımı olabildiğince yukarıya kaldırıp hakkımı savunmaya niyetlendim.
-Pardon anlayamadım! burası nereden sizin eviniz oluyormuş,evime bu saate gizlice giren sizsiniz ayrıca siz kimsiniz?
İkimizde dona kalmıştık kelimeler boğazımdan dudaklarıma zorlukla varıyordu.Gözlerini kısıp ellerini göğüsünde kavuşturdu özgüveni oldukça tavan yapmışa benziyordu karizmatik bakışlarını önce yere ardında gözlerime dikti.
Alaycı sırıtışı hiçte hoşuma gitmemişti,iki yanağındada kocaman birer gamzesi vardı bu onu oldukça sevimli kılıyordu.Aman tanrım ne diyordum ben böyle bu adamda kimdi? neden evimin onun evi oldugunu idda ediyordu ve ben onun neden sevimli olduğunu düşünüyordum?
Beynimdeki şu delice sorulardan sıyrılmak istesemde yapamadım.O karşımda sırıtmaya devam ederken meraklı bakışlarımı yüzünde gezdirmeye devam ettim.
Sesli bir şekilde boğazını temizleyip,yutkundu âdeta konuşacağını ilân ediyormuş gibi imalı imalı bakışlar gönderiyordu.
Yine o kadifemsi ses tonunu kullanıp söze girdi.
-Bak bebeğim bu ev benim evim ve sen her kimsen açıklama bekliyorum.
Artık iyice sinirlenmeye başlamıştım bir kez daha aynı şeyi söylerse yumruğumla yüzüne delik açabilirdim.
-Birincisi benim adım Damla.İkincisi bana bebeğim denmesinden hiç hoşlanmam ve son olarakta burası benim yeni evim üç ay önce satın aldım ve daha dün yerleştim.
Kaşlarını çattı ve şaşkın bakışlarını etrafa yaymaya devam etti.
-Satın mı aldın az önce bunu mu dedin sen?
Ellerimi belime koyup başımla onayladım.
-Evet satın aldım yabancı! Sesimdeki alaycılığı ve kendimi beğenmişliği ben bile fark etmiştim.
Yüzündeki özgüven silinmişti.
-Bir hata olmalı eminmisin?
-Tabikide dedim böbürlenerek.
Hatta istersen anlaşmalı tapu ve belgeleri getirebilirim.
Başını evet anlamında sallayıp hızlı adımlarla stresli bir şekilde yatağıma oturdu.Daha dün imzaladığım belgeleri çabucak bulup ona uzattım.Okurken gözleri kocaman açıldı ve sol ayağını ritim tutarak zemine vurmaya başladı başını ellerinin arasına alıp birşeyler mırıldandı küfür olduğuna neredeyse emindim, sinirli görünüyordu o karızmatik yüzü kıp kırmızı kesilmişti.
Hâlâ ayakta dikiliyordum ve rahatsiz edici bir şekilde istemsizce onu süzüyordum.Farklı bir aksanı vardı Alman ve Fransız karışımıydı sanki, kıyafetlerine bakılırsa oldukça zengin olmalıydı resmî ve eğlenceli arası giyinmişti.
Ben onu öylece süzerken hırsla başındaki şapkasını çıkarıp hızla yatağın üzerine fırlattı.Onu izlemeye o kadar dalmıştım ki ani hareketleri beni ürpertmiş ve istemsizce kirpiklerimi kırpıştırmama sebep olmuştu.
Ellerini saçlarının arasına götürüp sinirini yenmeye çalışırcasına hafifçe saçlarını çekiştirdi.Neler döndüğünü merak ediyordum içimdeki korku dinmek bilmiyordu,bir süre şaşkın yüz ifadesini korurken ellerini birbirine kavuşturup bekledi.Başını tekrar kaldırıp konuşmaya başladı.Hâlâ sinirli görünüyordu
-Alev'i nereden tanıyorsun arkadaşın mı?
Sorusuna karşılık korkuyla çabucak cevapladım.
-Hayır onunla internetten tanıştık.
Devam etti. -Ve sana daireyi sattı öyle mi?
Başımla onaylamakla yetindim içimdeki korku git gide artıyordu evimi kaybetmek istemiyordum.
-Bak Darla yada her kimsen!bu evin üçte biri benim ve Alevin benden habersiz daireyi satışa koymaya hakkı yoktu yani daire hâlâ benim sayılır. Kalbimdeki korkunun yerini cesaret almıştı. Sinirli bir şekilde sesimi yükselttim.
-Pardon beyefendi ama bu eve para ödedim ve geldiğim yere dönmeye hiç niyetim yok! İsterseniz bana yada Alev hanıma dava açabilirsiniz.
Sözlerime karşılık yutkundu,sakinleşmiş gibiydi.
-Dava açmayacağım.En kısa sürede Alev'le konuşmalıyım ve bu işi çözmeliyiz belki size başka bir yerden başka bir ev verebiliriz bundan daha geniş bir daire yada bahçeli bir villa.
Beni ikna edeceğini düşünüyor olmalıydı ki elleriyle yaptığı harektlerle beni etiklemeye çalıştığı açıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruhumun Damla§ı
RomantikSiyah beyaz ama huzur dolu bir hikâye... Çikolata kaplamalı bir aşkın mutluluğu iliklerinize işleyecek... Sıcak bir kış hikâyesinin yanı sıra,hisslerin ve iki ayrı kalbin uzaktan gelip bir arada birleşmesinin ışığı gözlerinizi alacak... Bu hikâye sa...