A Great Big World - Say Something
Multimedia: Mehir Ursal ve Barlas Pozan
31.12.2016 (20.35)
Sarışın, genç bir kız yarış çizgisinin olduğu kısma doğru ilerliyordu. Bazı insanlar ona dehşetle bakıyorken kız gayet rahat ve soğukkanlı görünüyordu.
Barlas ile çizgiye ulaştığımızda hemen yanımızdaki diğer arabaya baktım. Rakibimizin arabası gözlerimi kamaştırıyor olabilirdi lakin bir Range Rover'ın yanında hiç şansı yoktu.
Barlas lüks arabanın motorunu sessizce çalıştırdı. Sonrasında ise aniden debriyaj ve gaza yüklenince arka tekerlekler olduğu yerde dönmeye başladı ve çığlık attı.
"Hazır mısın?" Sorduğu soru karşısında kahkahalar atarken "Her zaman," diyerek kısa bir yanıt verdim.
Sarışın kızın havaya attığı fular zeminle buluşur buluşmaz yarış başladı. Yarışa en önde başlamak yerine ikinci olarak başladığımızda "Kaybetmeyeceğiz öyle değil mi?" diye sordum dalga geçerek.
Barlas sorduğum soruya karşılık gaza daha çok yüklenerek cevap verirken "Kaybetmeyeceğiz!" dedim.
Her şey çok hızlı hareket ediyordu. Ağaçlar ve yol kenarında duran, kılpayı es geçtiğimiz o küçük direkler birer hayalet gibiydi.
Barlas direksiyonu sağa kırdığı sırada, önümüzde ilerleyen siyah arabayı kulanan çocukta sağa kırdı.
Barlas direksiyona öfkeyle bir yumruk savurdu. "Önümüzü görmemizi engelliyor orospu çocuğu!" diye bağırdığında gözlerindeki öfkeyi görmemek mümkün değildi.
Saniyeler içinde Barlas'ın gözüne bürünen hırs onu durdurulamaz hale getirmişti. Öfke patlaması yaşadığı her halinden belliydi, ne yaptığının o da farkında değildi.
Korkuyla koltuğa siniyorken "Barlas," diye fısıldadım. "Lütfen, sakin ol. Yalvarırım, sakin ol."
Dakikalar içinde Barlas, siyah arabadan aldığı darbeyle kontrolünü kaybetti ve direksiyonu toprak yoluna doğru kırdı. Sonrasında ise araba kendi etrafında daire çizerek durdu.
Şaşkınlıkla camdan dışarı bakındım.
Bir müddet sonra bakışlarım tekrar Barlası bulduğu sırada kuşkulu bir ses tonuyla "İyi misin?" diye sordum.
"İnanır mısın?" deyip yapmacık bir kahkaha attı.
"Harika hissediyorum!" dedikten sonra kapıyı açıp arabadan indi.Ne yapacağımı bilemeyerek altdudağımı ısırdım. Biraz önce göz göze geldiğim Barlas bir saat önce karşımda duran adam değildi. Bana bakarken gözlerinde oluşan o parıltı yerini alev toplarına bırakıyorken, merhametini yitirmiş gibiydi.
Saniyeler sonra tekrar arabaya binen Barlas arabayı çalıştırdı ve tekrar asfalta çıktı. Önüne gelen tüm arabaları solluyor, bir çok tehlikeli hareketlerde bulunuyordu.
Uzun süredir içinde tuttuğu şeyler ruhunu yararak açığa çıkmış bir diğer tabirle onu patlama noktasına getirmişti.
"Barlas! Lütfen, sana yalvarırım yavaşla. Bizi öldürmek istemiyorsan yavaşla." Dudaklarımdan dökülen her bir kelimeden sonra inatla gaza daha çok yüklenen Barlas beni umursamıyordu. Arabanın hızı gittikçe artarken Barlas'ın öfkesi dinmek bilmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OKYANUSLAR SEN
Ficção AdolescenteBedeni zifiri bir karanlığa gömülürken, ruhu genç adamın merhametli kollarına emanet edildi.