~ACI~

15.4K 168 39
                                        

--MEDYADA BOYUN ISIRMA SAHNESİ --
¤¤
HATIRLATMA:
Meriç'e bakıp kokusunu içime çektim ve bi an Mira'nın sesini duyup burada olduğunu anladım ve tebessüm ettim.
Yorgunluğa daha fazla dayanamayıp son kez saf ve savunmasız halini almış Meriç'e baktım ve uykuya daldım.
-------
Gözlerim açtığımda halâ arabada olduğumuzu farkettim, sabah olmak üzereydi ve başımı kaldırıp etrafıma baktığımda , Kamber ve Mira'nın bizim bi arka koltuğumuzda uyuduğunu ve Meriç'in yattığı yere baktığımda Meriç'i göremedim.
Hemen arabanın arkasına ve önüne baktım ama arabanın içinde değildi. Telaşa kapılıp arabadan indim ve
-"Kamber Meriç yok" diye bağırınca Kamber ve Mira tiksinip saf saf etrafa bakındıktan sonra Kamber bana dik dik bakıp
-"Bağırma , Meriç nehirin kenarında dinleniyor."
-"Ne nehiri , nehir nerde, burada nehirmi var , burası neresi?" Diye sorduktan sonra Kamber daha fazla sabredemeyip
-"Kes sesini! Daha fazla soru sorma nehir ileride , biz dinlenmek için burada durduk" diyip arkasına yaslandı ve
-"Ne bakıyosun, çık git sene" dedi. Öfkesinin sebebi onu uyandırmış olmamdı.
-"Tamam gidiyorum , ne sinirleniyorsun?" Dedikten sonra Kamber bana öldürücü bakışlar attıktan sonra artık gitmem gerektiğini anladım.

Biraz ilerledikten sonra su damlalarının sesini duydum ve ormanın içine doğru ilerledim.
Orman çok güzeldi ve dinlendiriyordu . Kuşların bir melodi gibi ses çıkarmaları ve ağaçların huzur veren yeşil yapraklarının esmesi... Sanki herşey mükemmeldi ve doğanın kokusunu içime çekip huzur dolu bir an yaşadım.
Biraz daha ilerledikten sonra nehirin şıkırdama sesini duyup ormanın derinliklerine geldim.
Nehirin sesini duyuyordum ama birtürlü bulamamaştım.
-"Meriç neredesin?" Diye bağırdıktan sonra birkaç adım daha ilerledim ve o huzur dolu ses daha yakından gelmeye başlayınca
-"Meriç seni bulamıyorum , eğer oradaysan ve beni duyuyorsan cevap ver" diye bağırdım.

Korkmaya başlamıştım , acaba Meriç gerimi dönmüştü ve ben gelirken o gitmişmiydi? Bu düşüncelreden uzaklaşıp öyle olmamasını diledim ve o anda bir çıtırtı duydum , sesin nereden geldiğini anlayamadım ve bu sefer yakından bir çıtırtı sesi daha duyduktan sonra vücudum kasıldı ve korkmaya başladım. Gözlerim doldu ve
-"Meriç !" Diye bağırdım ki o anda belimde bir ağırlık hissedince telaşlanıp çırpınmaya başladım. Ayaz beni bulmuş olabilirmiydi?! Dahada telaşlanıp -"Meriç , Meriç kurtar beni!" Diye bağırıp ağlamaya başladım.
O anda beni kucakladı ve
-"Şs benim küçüğüm , korkma ve sakin ol" bu Meriç'in sesiydi ve sesini duyduktan sonra rahatladım.

Meriç beni kendine çevirip yüzümü avucunun içine aldı ve gözyaşlarımı sildi
-"Geçti Doğa , geçti" diyip beni ağaca yaslayıp kendisi de bana yaslandı ve kokumu içine çekti.
-"Sen neredeydin?"dedim ve bileğimden tutup bişey söylemeden öylece ilerlemeye başladı. Yönümüzü değiştirince sanki o huzur dolu nehirin şıkırdama sesini dibimdeymiş gibi duyuyordum .
Meriç elleriyle gözlerimi kapattı ve beni arkaya dönderip
-" Hazırmısın?" Dedi
-"Evet" dedim heyecanlı bir şekilde ve ellerini gözlerimden kaldırınca gördüğüm manzarayla çok şaşırdım. Bu inanılmaz ve mükemmeldi , hayatımda bu kadar güzel bir manzara görmemiştim

Bu çok güzeldi ve Meriç birden beni kendine çekip
-"Doğa, benim için korkularını yendin ve" diyip durduktan sonra ona bakıp
-"Gidebilirdin , beni orada öylece bırakıp gidebilirdin ama gitmedin." Dedi ve ona bakıp elimle yüzünü okşamak isteyip elimi yüzüne yaklaştırdım ki Meriç bileğimden tutup
-"Doğa, gitmeliydin" diye fısıldadı.
Bu söylediği şeye anlam veremedim ve sinirlendim , evet sinirlendim. Neden gitmem gerektiğini söylemişti şimdi, neydi bu? Meriç'e bakış attım ve
-"Sen yaralıydın ve seni orada bırakıp gidemezdim!" Diye bağırdım . Meriç bana sakin ve yorgun bir bakış atıp
-"Doğa" dedi uyarıcı bir şekilde ve tek kaşını kaldırıp
-"Sesini yükseltme!" Dedi.
O anda tam birşey söyleyecektim ki bileğimi sıkıp bu ortamı mahvedip yürümeye başladı.
Nehire doğru yaklaştı ve benide kendine çekip nehirin kenarında durdurdu. Bileğimi bırakıp yüzümü avucunun içine aldı ve nehirin suyunun akma sesinin verdiği huzur ve kuşların cıvıldamaları, çiçeklerin bir düzen halinde esmesiyle birlikte Meriç'in bana verdiği huzur ve güven tarif edilemezdi. Bana yaklaşıp gözlerime baktı ve
-"Ben yaralı olmasaydım"dedi ve durdu , -"Gidermiydin?" Diye sordu.

~DERİN ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin