No Way Out!
Ağzımdan nasıl çıktı bilmiyorum ama istem dışıydı."Tabi kalabilirsiniz. Bu benim için zevktir."
İşte o an başıma büyük bir bela aldım.
-------~_~---------
-2.bölüm-
O gece gruptan kimseye haber vermeden adını bile bilmediğim o adamı evime götürmüştüm.
Evime geldiğinde etrafı gezerken benimle sohbet ediyordu.
"Adınız nedir?" Eliyle resimlere dokunarak bakıyor, inceliyordu."Sehun. Oh Sehun."
Yavaşça bana döndü ve yaklaştı."Siz bana adınızı söylemeyecek misiniz?"dedi.
Küçük bir tebessüm verdim ve sorusunu cevapladım." Jongin. Kim Jongin. Bu köyün 3.yetkilisiyim ve dedem bu köyün kurucularından." Bana daha çok yaklaştı. Yüzümüzün arasında santimler vardı ve bir erkekle bu kadar yakın olmak garipti fakat kımıldayamıyor ve kalbimin hızlıca atmasına engel olamıyordum.
Sessizce adımı fısıldadı ama fısıldarken gözlerini dudaklarımdan ayırmıyordu. "Jong..in.Kim..Jongin." yavaşça kulağıma eğildi ve" Seninle çok eğleneceğiz Jongin."dedi.
***
Evime gelmesinin arasından tam 1 ay geçmişti ve çok yakındık. Her gittiğim yere onu da götürüyordum ama bazen ortadan kayboluyor ve 4-5 saat ortalarda olmuyordu. "Neredeydin?" Diye sorarsamda," Zamanı geldiğinde söyleyeceğim Jongin."diye beni susturuyordu.
Bir akşam, yemekten sonra bahçede gezinmeye çıktık.
Bahçede biraz yürüdükten sonra durdu ve bana döndü. Yüzünde anlaşılmaz bir ifade vardı.
"Jongin-ah insan gibi gözüken ama insan olmayan varlıklara ne denir bilir misin?" Biraz düşündüm. Bilmiyordum.
"Bilmiyorum Sehun-ah." Yüzünde tekrar o gece ki ifade oluşmuştu."Vam-pir denir Jongin-ah." Vampir mi? Hiç işitmemiştim.
"İlk defa işitiyorum." Bana yaklaştı. Aramızda sadece bir adımlık mesafe kalmıştı. Bana doğru eğildi ve "Peki VAMPİRler ne yaparlar biliyor musun Jongin-ah? Neyle beslenirler? Ne gibi güçleri vardır?"
Tamam. Biraz korkmuş ve kekelememe engel olamamışım."H-hayır. Bilmiyorum ama bu şimdi nereden çıktı Sehun-ah?" Küçük bir kahkaha patlattı ve beyaz dişlerini gösterecek şekilde gülümsedi."Hiç. Hiç Jongin-ah. Zaten öğreniceksin." Dedi. Tam neden diyecektim ki çekişirerek seraya sürüklemeye başladı. Biraz daha böyle sürükledikten sonra kafama vurup kaçtı. Bende kovalamaya başladım. Kahkahalarımız seranın her tarafından duyuluyordu.
Biraz kovaladıktan sonra onu gözden kaybettim. Etrafıma göz gezdirirken bir anda omzuma doku du ve korktum. Gerçekten çok korkmuştum. O ise yerlere yatarak kahkaha atıyordu. Bende fırsattan yararlanarak üstüne çıktım ve gıdıklamaya başladım. Gıdıklıyordum ama gülmüyordu.
Beni ani bir hareketle alta aldı ve yaklaşarak soğuk nefesini yüzüme verdi. Gözlerini dudaklarımdan ayırmıyordu ama" Ben gıdıklanmam Jongin-ah." Dedikten sonra gözlerime baktı. Tam gözlerimin içine. İşte yine o garip hissi hissediyordum. Sanki...sanki hipnotize olmuş gibi.
Hiç beklemediğim bir anda yaklaştı ve dudaklarını dudaklarıma değdirip öpmeye başladı.
Şok olmuştum. İki erkeğin böyle bir şeyi yapması..Bir kızla bile evlenmeden öpüşemezsin-tabi ben evlenmeden kaç kızı düzmüştüm- ama ben şuan bir erkekle ÖPÜŞÜYORDUM!
Yavaşça tekrar dudaklarımı öptü ve geri çekildi. Şok içerisinde ona bakıyordum.
" Se-Sehun..ah bu..bu yaptığımız.. yani biz erkeğiz. Bu.. bu doğru değil." Gözlerimin içine baktı." Bu umrumuzda değil Jongin-ah."dedi. Yine istemsizce kafamı sallamıştım.
Tekrar bana yaklaştı ve öpmeye başladı. Bu sefer daha hızlı öpüyordu ve dudaklarımı hafif ıssırıyordu. Tabi bende olabildiğince karşılık vermeye çalışıyordum. Bu harikaydı. Bu gerçekten harikaydı.
Birkaç dakika böyle öpüştükten sonra geri çekildi. Ben nefes nefese kalmıştım ama o gayet iyi gözüküyordu. "Zevk aldın değil mi? Sana bundan daha güzelini yaşatabilirim." Dedi gayet şevhet verici bir sesle.
Alt tarafımda bir haraketlenme hissediyordum ve bu güzel bir histi.
Dudaklarına tekrar yaklaşmadan önce fısıldadım." Çok isterim Sehun-ah."
İşte bu da gerçek yüzünü görmeden önceki pişmanlığımdı.