Padawanlar tünelin içine girmeye başladılar. Biraz ilerledikten sonra büyük bir odanın içine girdiler. Oda üç tane küçük tünellere ayrılıyordu.
Stafen, ''Şimdi ne yapacağız?'' dedi. Dönay, ''Ayrılacağız, şimdi gözlerinizi kapatın ve bir yol seçin'' dedi. Herkes gözünü kapattı ve işaret parmaklarıyla bir yol gösterdi. Stafen, ''En son gelen içkileri ödeyecek'' dedi ve herkes hırsla koşmaya başladı.
Usta Yoda buzun üstünde oturmuş Plo ile konuşuyordu.
''Güçlü Padawan Dönay'' dedi Yoda. Plo ''Katılıyorum çok güçlü biri ama tehlikeli de bu yüzden çok dikkatli olmalıyız'' dedi. Yoda gözlerini kapatıp odaklanarak ''Gizliyor birşeyler küçük Padawan, karanlık birşey'' dedi. Plo elini çenesine götürerek düşünmeye başladı.
Dönay umudunu kesmek üzereydi ama sonra kulağına bir çını gelmeye başladı. Ses'e doğru yürünce daha çok belirgin oldu çını. Hızlıca koşmaya başladı ve büyük bir girişe vardı. Tam ileride aşırı şekilde parıldayan bir kristal gördü ama bir sorun vardı. Oraya gitmesi için buzların donmasını beklemeliydi aksi halde suya düşer ve muhtemelen ölürdü.
Çını şiddetini artmıştı artık dayanılmaz bir hale gelmişti. Yere çömeldi ve meditasyon yapmaya başladı.
Bu arada ise Stafen kristalini bulmuştu ama sorun kristalin çok yukarda olmasıydı. Kendi kendine moral vererek tırmanmaya başladı. ''Hayır içkilerin parasını bu sefer onlar ödeyecek'' dedi kendi kendine.
Dönay gözünü açtı ve su nerdeyse donmak üzereydi ama zamanıda tükenmek üzereydi o içkiyi ödemek istemiyordu.
Stafen sonunda tırmanmayı bitirmiş ve kristalina ulaşmıştı.
Kristali tuttu ve ''bu çok kolaydı'' dedi ama o anda ayağı kaydı ve yere son hızla düşmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Padawan'ın Yükselişi
Science FictionJediler için karanlık bir zaman başlıyordu. Galaksi umutsuzlukla dolmuş, canlıların kanıyla yıkanıyordu. Ama öyle bir kişi vardı ki Galaksinin kaderini değiştirecekti.