Prison Break: Nova(1)

Nova

Mahkeme çıkışında Micheal bir yolunu bulup Linc ile görüştü. Ona umudunu yitirmemesini ve hapishanede dikkatli olmasını söyledi.
Linc için endişeleniyordu. Nova hapishanesine Micheal'ın Poseidon için çalışırken yolu düşmüştü. Son derece azılı mahkumların bulunduğunu,acımasız bir müdürünün olduğunu biliyordu.Zamanında bu müdür Micheal'a zorluklar çıkarmış,onun neredeyse tüm hamlelerini tahmin etmişti.John Blackcow isimli bu müdürden uzak durması konusunda Linc'i uyardı.

Micheal oradan ayrıldıktan sonra CIA'e gitti. Ona mesaj atan adamı bulmak için çalışmalara başladı. Ilk önce aklına Luca geldi ama Luca bunu neden yapsın,dalga geçmek için mi diye düşündü. Mesajın kimden geldiğini bulmak kolaydı. Fakat gönderen kişi donanımlıydı.
Kendini korumaya almıştı.

Sheba ise Micheal'a Linc'i o hapishaneden kurtarması için yalvarıyordu. Sara,Sheba ve Micheal hep birlikte oturup sakince konuştular.Micheal'ın Nova'dan tanıdığı bir kaç kişi vardı. Onlara haber verip Linc'i güvence altına almak istiyordu.

4 kişilik bir koğuşa konulan Linc eski hayatına dönmüş gibi hissetti ve bir iç geçirdi.
Jim adında orta boylu bir mahkum geldi ve kendisine selam verdi. Adam Meksikalıydı. Neden Ithaca'daki bir hapishanede olduğunu sorduğunda Linc'e şöyle cevap verdi:
-Meksika hapishaneleri benden bıktı.
Dışarda suç işleyen görebilirsin fakat içerde suç işleyen göremezsin. Ben zevk için adam doğrarım. Benden nefret ettiler ve en sonunda tanrının unuttuğu bu hapishaneye postaladılar.
Bu hapishanede hayatta kalmak istiyorsan lanet müdüre bulaşmazsın.

Jim konuşmasını bitirdikten sonra diğer mahkum da gelip selam verdi.
Adı Chris'ti. O Ithaca'lıydı ve kumardan içerdeydi.

Tüm bunlar olurken köşede kendi halinde bir adam uzanmış,kafası arkaya dönük bir şekilde konuşmaları dinliyordu.Jim kalktı ve adamın yanına gitti. Koğuşuna yeni gelen biriyle tanışmayacak mısın Shadow.

Yavaşça arkasını döndü ve söyle dedi:
- Biz onunla zaten tanışıyoruz.

Bu ses Linc'e tanıdık gelmişti.
Saçlarıyla kapanmış olan yüzünü elleriyle açtı ve şöyle dedi:
- 8 yıl önce beraber büyük işler başarmıştık.

Linc gözlerine inanamadı. Bu adam Mahone'du. Ne kadar da değişmişti. Yaşlanmış ve zayıflamıştı.
Burada ne işin var diye sordu Linc.
Sanırım aynı soruyu ben sana sormalıyım dedi Alex.

Linc kendi başına gelenleri anlattıktan sonra sıra Alex'e gelmişti.

-7 yıl önce Scylla'ı teslim ettikten sonra hayatımın geri kalanını ajanlık yerine
daha sakin bir işte geçirmeye karar verdim. Eşim öldü ve kendimi alkole verdim. Bir gece alkollu iken araç kullanıyordum. Kaza yaptım ve genç bir kızın  sakat kalmasına sebep oldum. Gördüğün gibi buradayım.

Linc Mahone'u dinledikten sonra Micheal'ın yaşadığını ve Poseidon olayını ona anlattı.
Alex gülümsedi ve bir umudunun olduğuna kendini inandırdı.
O umut Micheal'dı..