MAFYA DELİSİ

Beşinci Bölüm: Gizli Olaylar Ortaya Çıkıyor - Oğuz Aslında Kim?

Duru ve Oğuz birlikte konuşmak için evden ayrıldılar ve Duru'yu kaçırmak için gelenler bir anda arabanın önünü birileri kesti ve olanlar oldu...

Oğuz Atahan'ın gözleri karardı, ancak son bir çaba ile ayılmaya çalıştı. Cenk Saygın'ın adamları tarafından acımasızca dövülüyordu, her darbe, geçmişin karanlık gölgelerini daha da derinleştiriyordu.

Bir an için, dövüşün ortasında bir sessizlik hüküm sürdü. Cenk Saygın'ın adamları Oğuz'un gözlerine bakarken, Oğuz sert bir şekilde soluk aldı ve sordu, "Kimsiniz lan siz, kime çalışyorsunuz!."

Cenk Saygın'ın en sadist adamlarından biri sinsi bir gülümsemeyle yaklaştı. "Oğuz Atahan, senin için hoş bir sürprizimiz var. Belki de hatırlarsın, lise yıllarında ne yaşandığını."

Oğuz'un yüzünde bir şok ifadesi belirdi. "Siz... siz Cenk'in adamlarısız değil mi?"

Cenk'in sağ kolu olan adam başını bir onaylama jestiyle salladı. "Evet, ben Cenk Saygın'ın sağ koluyum. Ve şimdi, intikam almanın zamanı geldi patrona olan borcunu ödeme zamanın geldide geçiyor Oğuz Atahan."

Oğuz'un gözleri daha da genişledi. "Ne intikamı? Ne yaptım?"

Cenk'in sağkolu, Oğuz'a yaklaştı ve düşmanca bir gülümsemeyle konuştu. "Senin yüzünden, patronun kız kardeşi öldü, Oğuz. Patronun intikamını almadan ölemezsin."

Oğuz, bir kararlılıkla Cenk'in adamlarına baksa da, dayanma gücü gitgide azalıyordu. Cenk Saygın'ın adamları, Oğuz'un direnişini bastırmıştı ve sonunda Oğuz bayıldı. Bu anlarıda  an be an kaydettiler Cenk Saygın'a izletmek üzere...

Duru Aras, göz yaşları içinde direnmeye çalışıyordu fakat bir yandan da belli etmemeye çalışsa da korkuyla titriyordu. Oğuz'un çaresizliği ve kendisi için verdiği mücadele gözlerinin önündeydi. Bu an, ikisinin arasındaki duygusal bağı daha da güçlendirdi.

Cenk Saygın'ın adamları, Duru'yu arabalarına sürüklediler ve sessizce uzaklaştılar. Oğuz ise bayılmadan önce son sözlerini duymuştu, "Sana ne oldu, Oğuz? Bu adamlar kim senden, bizden ne istiyorlar?" Bu sorular, onun zihninde bir fırtına gibi koptu.

Oğuz Atahan'ın kim olduğu ve neden bu kadar önemli olduğu gizemi daha da derinleşti. Duru Aras'ın kaçırılmasıyla başlayan bu gizli olaylar, bir aşk hikayesi ve aksiyon dolu bir macera ile birleşiyordu. Oğuz, artık geçmişiyle yüzleşmek zorundaydı ve Duru'yu kurtarmak için her şeyi göze almaya hazırdı.

1 saat sonra...

Cenk Saygın ve adamları izbe bir depoda Duru'yu zorla tutuyorladı ve Duru'yu bir odaya kitlediler ve konuşup Oğuz Atahan'ın o an ki halini kaydettikleri videoyu izleyerek keyif alıyorlardı.

İşte videonun içeriği:

Oğuz Atahan'ın gözleri karardı, ancak son bir çaba ile ayılmaya çalıştı. Cenk Saygın'ın adamları tarafından acımasızca dövülüyordu, her darbe, geçmişin karanlık gölgelerini daha da derinleştiriyordu. Oğuz'un dudakları kan içindeydi, ama hala bilinçliydi.

Adamların lideri, soğuk bir gülümsemeyle Oğuz'un yüzüne yaklaştı. "Oğuz Atahan, bu hesaplaşma uzun bir süre önce başlamıştı, değil mi?" dedi alaycı bir tonla.

Oğuz, zorlukla konuştu, "Cenk, senin kız kardeşin için üzgünüm, ama bu benim suçum değil."

Cenk Saygın'ın adamları, Oğuz'un savunmasını duymazdan geldi. Cenk Saygın'ın sağ kolu tekrar, Oğuz'un üzerine eğildi ve sert bir şekilde sordu, "Hatırlıyor musun, Oğuz? Lise yıllarımızı, o intikam oyunlarını?"

(Bu arada Cenk Saygın'ın sağ koluda lisede Oğuz Atahan'dan sonraki en güvendiği ve sevdiği arkadaşı ayrıca Cenk'in kız kardeşinin ikinci ağabeyi gibiydi.)

Oğuz'un gözleri, uzun zaman önce yaşadıkları anılara kaydı. Lisenin o dönemleri, dostluklarının gölgesinde geçmiş, ama aynı zamanda karanlık sırların başlangıcı olmuştu.

Cenk Saygın'ın sağ kolu devam etti, "Kız kardeşim için yaptığın her şeyin bedelini ödeyeceksin. Onu kaybettikten sonra, senin yüzünden..."

Oğuz, kendi acımasız gerçeğiyle yüzleşti. "Neden şimdi? Neden Duru'yu kaçırdınız?"

Cenk Saygın'ın sağkolu, sadece gülümsedi ve "Bu sadece başlangıç, Oğuz. Hesaplaşma günü artık geldi ."

Oğuz'un direnişi daha fazla uzun sürmedi çünkü bedeni yorgun düşmüştü, dayanamadı ve bayıldı.

2 saat sonra...

Cenk Saygın ve adamları izbe bir depoda Duru'yu zorla tutuyorladı ve Duru'yu bir odaya kitlemişlerdi. Cenk'in yüzünde hala öfke ve merakla birlikte bir doz korku vardı. Duru ise gözlerinde yaşlar ile tüm cesaretiyle savaşıyordu ve Cenk'e karşı direniyordu en azından direnmek için çabalıyordu.

Cenk, elindeki dizüstü bilgisayarı açtı ve Oğuz'un acımasız dövüşülüşünün kaydeden videonun başlığını "Hesaplaşma" olarak değiştirdi. Ardından bilgisayar ekranını Duru'ya doğru çevirdi ve sert bir şekilde konuştu: "Duru, bu videoyu izlemeden önce sana Oğuz Atahan'ın gerçek kimliğini ve geçmişini anlatmalıyım."

Duru, Cenk'in sözlerine şüpheyle baktı. "Ne demek istiyorsun?" "Oğuz'un gerçek kimliği derken neyi kastediyorsun?!"

Cenk, derin bir nefes aldı ve başladı: "Duru, Oğuz Atahan'ın geçmişinde kız kardeşimle ilgili derin bir sır var. Oğuz'un babası, geçmişte Oğuz Atahan'ın kız kardeşime olan hislerini biliyordu. Ama bu hisler tek taraflı değildi."

Duru, şaşkın bir ifadeyle sordu, "Nasıl yani?" "Ne söylemeye çalışıyorsun, üstelik neden bana bunu anlatıyorsun?"

Cenk, Duru'nun sorularına aldırış etmeden hikayeye devam etti: "Oğuz, kız kardeşimle platonik bir aşk yaşadı, ama ailesinin ve kendi geçmişinin karanlığı onu bu tehlikeli yola itti. Oğuz, şu an sadece bir maske takan biri gibi görünüyor, ama gerçekte kim olduğunu anlamak için Oğuz'un geçmişiyle yüzleşmelisin vd onun gerçek yüzünü görmek zorundasın..."

Duru, hala inanmak istemiyordu, gözlerinde inkar vardı. "Hayır, bu yanlış. Oğuz benimle her zaman dürüst konuştu!"

Cenk, kararlı bir şekilde devam etti: "Duru, seni korumam gerektiğini anlamalısın tabi ki o da şimdilik. Oğuz, geçmişiyle ve ailesinin günahlarıyla yüzleşmeli. Eğer onunla kalırsan, sen de tehlike altında olursun." Bunu iyiliğimin bir göstergesi olarak gör lütfen, ben kötü ve acımasız birisi değilim ama Oğuz beni bu adama  dönüştürdü kardeşimi benden alarak!

Anlamıyorum hem platonik bir aşk diyorsun hemde duyguları tek taraflı değildi diyorsun kafam karıştı! Bu hikayede eksik olan bir çok parça var! İnanmıyorum sana Oğuz öyle bir insan değil asla birisini incitmez!

Ne kadar Cenk'in yüzüne karşı bu inkar cümlelerini kuruyor olsa da Duru'nun kafasının ve kalbinin içinde karmaşık bir savaş yaşanıyordu şuanda.

Sevdiği adamın gerçek kimliğiyle yüzleşmek istemiyordu, ancak Cenk Saygın'ın anlattıkları arasında bir gerçeklik payı olabileceği şüphesini de düşünmeden edemiyordu. Gizli olayların perdesi yavaşça aralanıyordu, ve bu hikaye, karmaşık bağlar, gizem ve tehlike dolu bir yolculuğa devam ediyordu. Duru şimdi ne yapacak gerçekten kafası karmakarışık halde.

Acaba onun tanıdığı Oğuz Atahan bir mafya olabilir mi? Eğer durum böyleyse neden bunu gizliyor?