Gönüllü KÜLKEDİSİ

7.bölüm - oğluma ilaç ol

Zeynep'ten

Dayanamadım daha fazla, tutamadım kendimi. Çöktüğüm yerden kalkıp, o ünvanı 'kardeş ' olan adamın yakasına yapıştım.

"sen yaptın! Keremi sen düşürdün!"

"ne diyorsun be?!"

"sen düşürdün keremi! Öldürmek istedin onu!"

"saçma sapan konuşma kızım!" ittirdi beni. Sendeledim ama ayakta durmayı başardım. Ahmet beyin yanına gidip kolundan tuttum sıkıca. Kereme böyle davranmalarına sinir oluyorum. Böyle dışlayamazlar onu.

"bir şey yapın ahmet bey! Oğlunuzdan bahsediyorum burada!"

"sakin ol kızım. Şu an hiçbir şey kesin değil. Kerem bir uyansın önce"

"sanmıştım ki oğlunuz sizin için önemli ama yanılmışım! Sizin keremi düşündüğünüz falan yok!"

"zeynep ileri gitme" teyzem kolumdan tutup çekti beni. Kolundan kurtulup keremin kaldığı odaya girecekken doktor çıktı dışarıya. Bir kaç adımda yanına ulaştım.

"isterseniz odama geçelim ahmet bey" başını salladı.

"bende geleceğim!" ikisi uzun koridorda ilerlerken koşarak yetiştim onlara. Gelinlik yüzünden olsa gerek doktor bey tuhaf tuhaf bakmaya başladı.

"siz?"

"gelinim kendisi"

"kerim bey evlendi mi?"

"keremin nişanlısı, bu akşam nikah vardı"

"ahh çok üzüldüm. Geçmiş olsun"

"sağol oğlum"

"artık keremi konuşsak!?"

"tabiki buyrun hanımefendi" nihayet odasına ulaştık doktor beyin. Ahmet beyle karşılıklı bir şekilde karşısına oturduk.

"artık başla okan"

"peki.. Öncelikle korkulacak bir şey yok."derin bir nefes aldım. Onu öyle kanlar içinde görünce çok korkmuştum.

"ama.."

"ama mı?!" şimdi üzerine atlayıp parçalayacağım bu adamı.

"küçük bir sorunumuz var ahmet bey. Kerem bey çoğu hasarı yüzüne ve belden yukarısında almış"

"ne demek bu?!" ayağa kalkınca ahmet bey kolumdan tutup oturttu beni.

"sakin ol zeynep"

"ne demek oluyor, diyorum size!"

"şöyleki, aldığı hasarlar kötü bir sonuç doğurmamış fakat kerem bey bunu bilerek yaptığını, ayaklarına zarar gelmesini istemediğini söylüyor"

"eee"

"bu imkansız zeynep hanım. Kerem beyin söylediklerini yapabilmesi için ayaklarını hissetmesi gerekir. Böyle bir şeyde imkansız"

"ne yani kerem yalan mı söylüyor?! Bunu mu demeye çalışıyorsunuz?!"

"hayır tabiki. Yanlış hissetmiş olabilir. Psikolojik olabilir. Çünkü söylediği şeyler gerçekten imkansız olaylar"

"imkansız dediğiniz nedir sizin?!"

"bakın sakin olun. İmkansız dediğimiz şey %99.9 luk bir şeydir. Diğer kısmı da mucizeye girer"

"o zaman mucize olmuştur!"

"zeynep, sakin ol kızım"

"sakin falan olamam ben! Bu adam kereme inanmıyor!"