OGÜN
"Ogün başkomserim operasyona ne zaman başlıyoruz?"
"Ben içeri girince size haber vereceğim."
Yine bir görev başındayız .Ankaranın en geniş fuhuş çetesini yakalayacağız. İnşallah bu sefer yakalarız. Bu çeteyi yakalamak için tam beş kez operasyon yaptık ama nasıl olduysa hep elimizden kaçırdık ve artık bu çetenin işini bitirmenin zamanı geldi.
"Arkadaşlar ben şimdi gidiyorum eve . Polis olduğumu belli etmiyorum değil mi?"diyip üstümü gösterdim.
"Hiç belli olmuyor başkomserim tam kötü adamlar gibi oldunuz dikkat edin."
"Tamam Selin benden haber almadan sakın içeriye girmeyin."
Ekip arabasından inip siyah bir arabaya bindim ve fuhuş evine gittim. Geldiğimde beni bir adam karşıladı ve içeriye aldı.
"Buyrun. Ne istiyosunuz?"dedi beni içeriye alan adam.
"Ben tüm gece işimi görebilecek bir kadın istiyorum."
"Efendim isterseniz siz seçin çünkü kızlarımızın hepsi dayanıklıdır."dedi şerefsiz pezevenk.Kızların olduğu tarafa baktım ve güzel bir kız dikkatimi çekti. Güzel olmasada olurdu ama bir tercih yapmam gerekiyorsa diğerlerinden iyiydi. Zaten sadece odaya çıkıcaktık ve ben kıza dokunmayacaktım .
"Şu uzun kumral olan olsun."
"Yalnız o dayanıklı mı bilmiyoruz. Yeni geldi ."
"Ben onu istiyorum."
"Peki siz odaya çıkın ben onu getiriyorum."
dedi. Polislik içgüdülerime dayanırsam bu kız galiba burada zorla tutuluyordu. Çünkü zaten yüzünden belli hiç birşey yapamıyacağı. Bana odayı gösterdiler ve bende odaya doğru ilerledim ve o kızın dışarıdan gelen seslerini duydum. Odaya girip kapıyı kapattım. 2 dakika sonra o kız geldi . Kapıyı kapatmadan kimse var mı diye dışarı baktı sonra kapıyı kapatıp yanıma oturdu.
"Lütfen bana birşey yapma. Benim daha önce hiç kimseyle bir yakınlığım olmadı. Beni kaçırdılar daha doğrusu üvey ablam beni buraya verdi ve beni zorla aldılar. Yalvarırım bana dokunma. Bana yardım et okuluma gitmem lazım." dedi ağlayarak ve başını önüne eğip ağlamaya devam etti. Bende gözyaşlarını silip çenesinden tutup nazik bir şekilde bana bakmasını sağladım.Kim bilir nasıl dövmüşlerdir kızı. Yüzünde iz yoktu ama kollarında çok fazla morluk vardı.
"Ağlama. Sana dokunmayacağım sen sadece bana bu evdekilerin bilgilerini ver sonrada şu banyoya gir ve sakın oradan çıkayım deme."
"Tamam." dedi ve bana adamların kaç tane olduğunu bildiği herşeyi anlattı daha sonrada banyoya gitti. Bende aşağıya indim ve o adamı bulup odaya gelmesini ve kızı sabit tutmasını söyledim şerefsizde büyük bir memnuniyetle dedi. Adam odaya girer girmez. Hemen arkasından cebimdeki silahı çıkarıp kafasına indirdim.Adam bayıldı. Zaten evde şuan bir bu ve 4-5 tanede aşağıda vardı. Ama bu herkese haber verendi her şey bu adamdan soruluyordu çok araştırmıştık bu şerefsizi. Adamı dolaptan bulduğum iple kalorifer peteğine bağladım. Hemen aşağıda bekleyen ekibime mesaj attım.*ÇOCUKLAR HADİ ŞİMDİ DİKKATLİ OLUN!*
CANAN
"Ya Selin niye ben ?"dedim.
"Çünkü sende adamları kandırabileceğimiz kadar cilve var."dedi gülerek.Gıcık!
"Of Selin sende beni gerçekten fahişe belledin ha!!"
"Kızma kızım ya operasyon icabı."
"Peki tamam."
"Hadi şimdi eve gidiyoruz Ogün başkomiserden mesaj geldi."dedi ve hemen bir evin 15 metre kadar yakınına yaklaştık. Ben tam bir fahişe gibi giyinmiştim. Annem beni görse şuan tam anlamıyla beni geri içine sokar 9 ay boyunca beni kemikleriyle döverdi.Görev icabı sonuçta ama ya. Ah Selin senin arkadaşın olmasam yapmam böyle birşeyide. Hadi yine iyisin.
"Şimdi hepimiz dağılıyoruz çaktırmadan etrafı sarıyoruz 4 tane adam varmış evde bu operasyonu beklemedikleri için önlem almamışlar. Koruma yeleklerini giyin. Canan git adamı kandır şu ağaçlık yere getir."dedi.
Bende tamam dedim ve evin kapısına gidip kapıyı tıklattım yarma tipsiz bir herif çıktı dışarı.
"Buyur güzelim ne istiyorsun?" dedi. Bacaklarıma bakarak .Senin o gözlerini ben varya hadi neyse karakolda Seline dövdürürüm.
"Merhaba şekerim ben Aslı. Ya şurada köpekler kovaladı beni sonra bende ağaca çıktım. Can havliyle yere düştüm köpekler gidince. Bak bacaklarım falan yaralandı hep."
"İstersen ben seni tedavi ederim."
"Elbisemi alırsan sonra tedavi edebilirsin canımm." dedim ben ne zaman bu kadar aptal oldum ya .
"Senin canım diyen ağzını varya ben...Neyse nerede şu elbise inşallah kısadır . Bacaklarını tamamen görmek istiyorum. "dedi ayı ben sana göstercem bacağı.
"Evet gecelik gibi birşey onu alır mısın ? Yoksa kendimi iyi hissetmem."dedim.
"Peki hadi göster yolu"
"Takip et"dedim ve arkamdan gelmeye başladı şuan kesin kalçalarıma bakıyodu hayvan herif! Sapık! Tipsiz ! O.Ç! Ağaçların oraya varınca işte şu ağaçta canım dedim.
Oda oraya gitti ve ayağını tam ağaca atmışken Selin odunu kafasına geçirdi ve yarma kalas bayıldı.SELİN
Ogün başkomserimden haber gelince hemen eve gidip çetenin evinin çevresini sardık. Fahişe gibi giydirdiğimiz Cananı yani kankamı evin kapısına yolladık ve ona adamı kandırıp buraya getirmesini söyledik. Canan adamı bizim olduğumuz tarafa getirince adamın kafasına odunla vurup bayılttık ve kelepçeleyip üstündeki zararlı eşyaları aldık. Ekip arabasına bindirip başınada bir polis diktik diğer adamlarıda aldıktan sonra adamın açtığı kapıdan içeri girip etraflarını sardık sonrada hepsini yakaladık zaten.
Ogün başkomserim bunları karakola götürmemizi ve yarın sorguya çekeceğimizi söyledi.Sonra yanımdaki kızı kaçırdıklarını onu yarın kendi getireceğini söyledi.TUANA
İçerdeki adamın ne yaptığını anlamaya çalışıyorum ama bir türlü çözemedim bana dokunmadı ve üstelik Asım itini bayılttı. Allahım bu adam kim ve neden böyle davranıyor derken kapı çaldı.
"Kapıyı kilitlemişsin müsaitsen açar mısın?"dedi. Bende gidip hemen kapıyı açtım.
"Gel tehlike geçti."derken elindeki polis rozetini farkettim.
"Aaa sen polis misin? Seni bana Allah gönderdi çok teşekkür ederim beni ve diğerlerini de kuratrdığın için."deyip bir anda adama sarıldım. O da şaşırsada hemen bana sarıldı.
"Bu bizim görevimiz . Senin adın ne ?"
"Tuana.Sizin ne ?"
"Siz bizli konuşamaya gerek yok. Ogün başkomiser bende memnun oldum." dedi ve elini uzattı . Bende gülümseyip elini sıktım.
"Senin yarın ifadeni almam lazım şimdi seni karakola gönderirdim ama hiçbir şeye bulaşmadığın için gönderemem. İstersen yani yanlış anlamassan seni kendi evime götürebilirim.Orada güvende olursun."dedi.
"Olur."dedim.Zaten gidecek bir yerimde yoktu ama neyse bunu söylememe gerek yoktu. Neden bana bu kadar iyi davrandığını anlamamıştım ama ben bu adama nedense içten içten güveniyordum. Aşağıya inip beni arabasına bindirdi ekip arabasını anladığım arabanın yanına gidip birşeyler söyledi ve gelip sürücü koltuğuna oturdu.Arabayı çalıştırıp sürmeye başladı.
"Tuana kendinden bahsetsene eve bir satte varırız muhabbet etmiş oluruz."
"Ben Tuana Akas 23 yaşındayım. Şuan polis kolejinde okuyorum. Allahın izniyle diğer ay polis olacağım.Sevdiğim şeylerden falanda bahsedim mi?"
"Evet."
"Tam bir çikolata hastasıyımdır. Hiçbir zaman çikolataya hayır diyemem. Salıncakta sallanmayı çok severim. En sevdiğim sanatçı Barış Manço. Müzik olmadan yaşayamam. Dans etmeden uyuyamam. En önemliside aşk ve macera dolu olan kitapları okumaya başladım mı bitirmeden duramam."
"Ailen?"
"Şey...Imm. Halis Akas. Benim babamda polisti ve görev sırasında şehit oldu. Annemde babamın acısına dayanamayıp öldü. Amcamların tanıdığı bir adam beni kendi ismi altına almaya kara verdi. Sonra o ve karısıda 1 hafta önce trafik kazasında ölünce kendi kızları yani benim üvey ablam beni kendi soyismini benden alıp kazadan 1 gün sonra beni adamlarla zorla oraya gönderdi."
"Senin baban Halis Akas mıydı?"
"Evet. Tanıyor musun babamı?"
"Tanımaz olur muyum hiç o bizim babamız gibiydi. Bizim karakoldaydı.Dokundular mı sana ?"dedi.
" Hayır her seferinde bir türlü kaçtım.Şimdi de sen anlatsana kendini."
"Ogün Umar . 28 yaşında başkomiserim. Annem ve babam burada yaşıyor. Ben kendim ayrı bir evde yaşıyorum. Gece hayatım pek fazla yok. Sadece özel günlerde veya canım sıkkın olduğu zamanlarda bara falan giderim. En sevdiğim sanatçı Orhan Gencebay. Gitar çalmayı ve şarkı söylemeyi çok severim. Genellikle polisiye romanları okurum ama arada sırada fazla aşk olmayan aşk romanıda okurum. Tv izlemeyi severim. Yemek yapmayı çok iyi bilirim. Bu arada aç mısın?"dediği sırada karnım çok fena bir şekilde guruldadı ve Ogün de gülmeye başladı o gülünce bende yüzüne bakıp gülmeye başladım.
"Anlaşılan çok fazla acıkmışsın eve gidince sana menemen yaparım ister misin?"
"Ayyy gerçekten mi çok severim."
"Sevindim çünkü benim yapmaktan en zevk aldığım yemektir." dedi ve sonra arabayı güzel ,büyük bir evin yanına park etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PEMBENİN FERDİ MAVİNİN AŞKINI SEVDİ!!!
RomansaBiraz polisiyeli...Fazla fazla aşklı...Birazda duygusal... Tuana Akas... Ogün Umar... Birbirlerinden haberleri yokken... Kader onları birleştirince... Büyük pembe mavi karışımı bir aşk... NOT: Düşünürken...