karpuz tarlası

27 1 2
                                    

sıcak bir gündü, şaşırtıcı öyle değil mi? yarın şehre dönüyordum ve ondan ayrılmaya hazır değildim.

karpuz toplama zamanıydı. bütün köylü toplanmış, tarlada birbirlerine yardım ediyorlardı. ben ise etrafta koşuşturmaktan yorulmuş, upuzun bir ağacın altına kurulmuştum. her şey sakindi, güzeldi. aylardır ilk defa mutlu olduğumu hissediyordum. ve sonra o geldi.

terden sırıl sıklam olmuştu gömleği, yanakları ise pespembe. çok parlak bir çocuktu, iyi bir yazardı. bazen çatıda oturup yıldızları izlediğimizde bana hikayeler anlatırdı. bir defasında küçükken hep tiyatro yazıp yönetmek istediğini söylemişti. tabiki de bu konuşma ünlü shakespeare karakterleri canlandırmalarıyla sona ermişti.

defalarca, defalarca yalvardım benimle şehre gelmesi için, kendini geliştirmesi için. harcama kendini buralarda dedim kim bilir kaç bin kere.

ama o ne dedi?

gelemem. olmaz, hayır, kesinlikle. söylesene bana, şehrin neresinde bir çiçeğin açmasını, arının yavaşça çiçeğe konmasını izleyebilirim? evet, belki ünlü olurum... ama gölgesinde oturacak bir ağacım, dağlar bayırlarım olmadan bir hiçim ben. sen de bir yazarsın, anlarsın beni. senin ilham kaynağın, olmazsa olmazın neyse, burası da benim için o. hem... o pembe yanaklı güzelim olmadan, ne yaparım ki ben?

gelmemeye kararlısın öyle mi?

evet, lütfen üzme kendini, ben burada daha mutluyum. onunla konuşacağım. bunu fark etmem çok sürdü ama... seviyorum ben onu. sana teşekkür ederim, bunu fark etmemi sağladığın için.

senin adına sevindim, yolun açık olsun.

-

ertesi gün buruk bir ifade yüzümde, yutkundukça kalbime saplanan bir acı da kalbimdeydi havaalanına girdiğimde. onun gelmek istememe nedeniyle benim gitmek istememe nedenim aynıydı.

-

iki ay sonra düğün davetiyesini aldım. evleniyordu pembe yanaklım.
iyi bir dost olarak gitmem lazım, bu mutlu gününde yanında olmam lazımdı.
ama ben ne yaptım?
























gitmedim.









-

bunu açıklamam gerekirseee, doğa denilen bir varlıktan bana üç kelime vermesini istedim ve bu üç kelime karpuz, pembe ve gölgeydi. o yüzden yazı saçma gelebilir ve... evet bu kadar

isimsizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin