Medya: Çağıl
Gözlerimi kapatıp yattığım koltukta rahatsızca kıpırdandım, başımdaki ağrı geçmiyordu, içimdeki kötü his ben burdayım dercesine karnıma kramplar sokuyordu. Kafamda dolanıp duran düşünceler rahatsızlık vermeye başlamıştı. Dün gece saatlerce bütün bu olanları düşünüp uyuyamamış, işin sonunu düşünmekten rahatsız duygular içerisinde yatağımda dönüp durmuştum.
Yeni olan bir şey yoktu ancak içimde farklı bir düşünce filizleniyordu, bu zamana kadar onunla sadece konuşmak yeterli sanmıştım. Yeterli olmalıydı, yoksa değil miydi? Değişen bir şey olmamasına rağmen acı dolu geçmişim son zamanlarda beni daha da rahatsız ediyor, aptal düşünceler beni rahat bırakmıyordu. Derin bir nefes alıp alnımı sertçe ovan ellerimi indirdim ve bir bardak kahve yapmak için mutfağa yöneldim.
Nasıl bir işin içindeydim, çıkış neredeydi? Daha da önemlisi, çıkışı görüyordum ama içimdeki korkak kız bu oyunu sonlandırmaktan korkup kaçtığı için o kapıyı görmezden mi geliyordu? Her ne olursa olsun, içimden bir ses bunun iyi sonlanmayacağını söylüyordu.
Son zamanlarda biraz daha normalleşen anlık mutluluklarım her zamanki gibi bir şeyler tarafından bozulacaktı, bunu hissedebiliyordum. Durdurmak için elimden bir şeyin gelmediği gibi ne olduğu hakkında da bir fikrim yoktu. Mutfak tezgahına yaslanmış, sıkıntıyla elimdeki kahve kupasından birkaç yudum aldığım sırada telefonum tüm bu düşüncelerime destek çıkarcasına öttü.
Bir şeylerin geleceğini biliyordum. Telefon ekranına baktığımda endişelerim daha da büyüdü. Bilinmeyen numara.
Bilinmeyen numara: selam güzelim ben güzelim
Çağıl: ?
Bilinmeyen numara: şimdi beni iyi dinle çirkin, Mert'den uzak duracaksın.
Bilinmeyen numara: Tamam?
Çağıl: sen kim olarak istiyorsun bunu benden?
Bilinmeyen numara: Mert'in sevgilisi olarak istiyorum bunu senden.
Çağıl: siktir deli
Bilinmeyen numara: ve sen de, dediğimi yapacaksın.
Çağıl: yaptırsana.
Bilinmeyen numara: Ya sen yaparsın ya da ben yaparım?
Çağıl: Mert'i sevdiğimi nereden biliyorsun
Bilinmeyen numara: Bilmiyordum, şimdi kendi ağzınla söyledin güzelim
Çağıl: Sevmediğimi düşünüyorsan neden uzak durmam gereksin ki
Çağıl: kendinle çelişecek kadar aptalsın
Çağıl: ayrıca bana güzelim deme
Bilinmeyen numara: Sizi lunaparta gördüm ve fazla samimiydiniz, bu rahatsız edici.
Bilinmeyen numara: Sevgilimle bu kadar yakın olmanı istememem normal değil mi?
Çağıl: sevgilin olduğunu iddia etmene rağmen sizi bir kere bile yan yana görmemem senin için daha rahatsız edici olmalıydı bence (:
Çağıl: sevgilisi falan olmadığını biliyorum, benimle oynama
Bilinmeyen numara: Seninle oynamak yerine Mert ile oynamayı tercih ederim 'güzelim.'
Çağıl: kes artık.
Bilinmeyen numara: daha tanımadığın birisine kendi ağzınla Mert'i sevdiğini söyleyecek kadar aptalsın.
Bilinmeyen numara: tahmin edeyim, sen de platoniksin değil mi?
Bilinmeyen numara: şaşırmadım.
Çağıl: Mert'i sevdiğimi söylemedim.
Bilinmeyen numara: ama sevmediğini de söylemedin.
Bilinmeyen numara: en azından bir zamanlar beni seviyordu o.
Bilinmeyen numara : ah evet, söyledin.
Çağıl: Mert'i sevdiğimi nereden biliyorsun dedim. Cümledeki anlam farklılıklarını biraz düşünürsen sevinirim.
Çağıl: ahaha bir zamanlar demek
Çağıl: iki dakika önce sevgilisiydin
Bilinmeyen numara: inanmıyorsan git kendin sor Mert'e.
Bilinmeyen numara: Sevgilisi olmam için beni sevmesi gerekmiyor.
Bilinmeyen numara: Dediğim gibi, o pençelerini Mert'den çek.
Bilinmeyen numara: yoksa ben çekmesini bilirim.
Çağıl: bak rahatsız etmeye başladın beni
Çağıl: kes artık
Çağıl: kendi hayali ilişkinle ilgilenmiyorum, senin saçma fantezi dünyanla ilgilenmediğim kadar
Çağıl: Mert'e de acıyorum senin gibi bir salakla uğraşması gerektiği için
Bilinmeyen numara: benim gibi bir salak?Bilinmeyen numara: Asıl seninle uğraşması "acınası"
Bilinmeyen numara: daha kimliğini bile açıklayamadan onu sevdiğini söylüyorsun, yazık.
Çağıl: lunaparkta eğlendiğimize göre çok da acınası değilim, ha? ;)
Çağıl: uzaktan bizi izlediğine göre sende bir sıkıntı var
Bilinmeyen numara: Neden diğer dediğime cevap vermiyorsun
Çağıl: istediğime cevap veririm, sana ne
Bilinmeyen numara: Demek sana ne
Bilinmeyen numara: hadi git atıl sevdiğin çocuğun kollarına
Bilinmeyen numara: ama o kollarda sen değil, ben olacağım
Bilinmeyen numara: bunu unutma çirkin.
Çağıl: bana kimliğini açıklayamıyorsun diyorsun ama şu an sen de bana anonimden yazıyorsun
Bilinmeyen numara: zamanı geldiğinde kim olduğumu öğreneceksin.
*Görüldü 20.45*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
no tears left to cry: texting
Short StoryBilinmeyen numara: yani, neden? Mert: efendim? Bilinmeyen numara: boş versene. -03.08.2017 Kısa Hikaye #2