20. Gün
Birkaç dakika boyunca ikimizde sessizce durmuştuk ve daha sonra sinirle telefonu yüzüne kapamıştım. Gelmemişti işte, salak gibi ona inanmıştım, aslında salak olan ben değil, kalbimdi ve ona inanmamak söz konusu dahi bile olamazdı.
Ondan net bir cevap alamasam bile biliyordum gelmediğini. Bu şekilde kendi kendimi yemek yerine ona mesaj atma kararı kıldım.
Bilinmeyen numara: neden?
Mert: öyle işte bilinmeyen
Mert: çok karıştırma
Bilinmeyen numara: fikir senden çıkıyor ama gelmeyen sensin, komikmiş ya
Mert: evet çok komiğimdir
Mert: en iyi sen bilirsin
Bilinmeyen numara: neden gelmedin
Mert: öyle gerekti
Bilinmeyen numara: o gereken sebep neymiş de beni ektin acaba
Bilinmeyen numara: ben de seni ekeyim mi
Bilinmeyen numara: o en merak edilen günde?
Mert: senin kaybın olur çirkin beni ilgilendirmez
Mert: bak ben de istemezdim tamam mı böyle olsun
Mert: üzgünüm kapat konuyu
Mert: sana hesap vermek zorunda da değilim.
Bilinmeyen numara: kapatmayacağım
Bilinmeyen numara: eğer buluşmayı teklif edebiliyorsan, açıklamayı da yapabilirsin
Mert: sıkma bilinmeyen
Mert: üzgünüm dedim bak kapattım konuyu
Mert: üstüme gelme
Bilinmeyen numara: iyi bakalım, kalbimin aptallığına vererek konuyu kapatıyorum.
Mert: bu sefer senin bir suçun yok
Mert: kapatalım en iyisi
Bilinmeyen numara: kapatalım kapatalım ama ben kalbimin sesini nasıl kapatacağım
Mert: kapatma, sadece duymazdan gel
Bilinmeyen numara: kolay mı sanıyorsun
Bilinmeyen numara: aptal aptal diye bağırıyor bana
Mert: hayır, sadece ilgilenmiyorum
Bilinmeyen numara: neden gelecekti ki diye bağırıyor bana
Mert: gelip gelmemek benim elimde olmayan bir şeydi
Mert: biraz daha uzatırsan olay hiç istemediğim yönlere sapacak bilinmeyen
Mert: lütfen zorlama
Bilinmeyen numara: zorlayalım
Bilinmeyen numara: ne olacaksa olsun artık
Mert: zorlamamalısın
Bilinmeyen numara: canım zorlamak istiyor
Mert: canın umrumda değil
Mert: zorlama
Bilinmeyen numara: zorlayacağım
Bilinmeyen numara: hadi başla
Bilinmeyen numara: nefretini kus bana
Mert: gerçekten bunu mu istiyorsun
Bilinmeyen numara: evet
Bilinmeyen numara: başla hadi
Bilinmeyen numara: vur beni
Mert: şımarıksın
Mert: gerçekten hem öyle, hem de korkaksın
Mert: hem karşıma çıkmayacaksın
Mert: hem benle oyun oynayacaksın öyle mi?
Bilinmeyen numara: Bir söz verdim sana ve ben sözlerimi tutarım
Mert: normalde ben de
Mert: ama bu sefer gerçekten elimde değildi
Mert: arkadaşımın bana ihtiyacı vardı ve her şeyden önce, ben sevdiklerimi yüz üstü bırakmam
Mert: gerçi sen ne anlarsın
Mert: daha karşılarına çıkamadığın için sevdiğim diyebileceğin bir insan bile yoktur eminim
Bilinmeyen numara: pişman olacaksın
Bilinmeyen numara: hem de çok
Mert: etsene
Mert: lütfen pişman et beni
Bilinmeyen numara: olduğun gün göreceğiz
Mert: görmeyeceğimize o kadar eminim ki
Bilinmeyen numara: ne düşünüyorsan düşünmeye devam et
Bilinmeyen numara: fikrin değişmeyecek
Bilinmeyen numara: aynı kalacağım gözünde
Mert: aynen öyle
Mert: daha da yazma bana
Bilinmeyen numara: ne?
Bilinmeyen numara: sen ciddi misin?
Mert: gayet
Bilinmeyen numara: peki Mert, hoşça kal
Mert: kalmayacağım
Mert: ama sen kal
Bilinmeyen numara: kalamam.
*Görüldü 22.00*
VE ARTIK FİNAL PARTLARINA GEÇİYORUZ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
no tears left to cry: texting
Short StoryBilinmeyen numara: yani, neden? Mert: efendim? Bilinmeyen numara: boş versene. -03.08.2017 Kısa Hikaye #2