bad reputation / jb

32

Justin: günaydın

Justin: ders zili çalmadan okulun arkasına gel

Chloe: neden?

Justin: seni görmek istiyorum

Chloe: Justin ciddi misin?

Justin: Chloe lütfen

Justin: sana ihtiyacım var

Justin: seni görmeme izin ver

Onun için endişelendiğimi fark ettiğimde çoktan okulun arkasına gitmek için ayaklanmıştım.

Jade arkamdan bağırsada pek umrumda olmadı. Hızlı adımlarla okulun arka tarafına yürüdüm.

Gözüme duvara yaslanmış ve yere oturmuş bir Justin iliştiğinde koşarak yanına ilerledim.

Beni gördüğünde gözlerindeki ifade değişmişti. Hızlı bir şekilde ayağa kalktı. Beni göğsüne bastırdığında kalp atışlarını duyuyordum.

Saçımı öpüyor ve kokluyordu. Başımı kaldırıp ona baktığımda gerçekten kötü bir durumda olduğunu fark ettim.

"Anlatmak ister misin?"

Sözüm üzerine beni tekrardan göğsüne bastırdı ve saçımı öptü. Sanırım bu hayır demekti. Üstelemedim ve beni bırakana kadar sarılışına karşılık verdim.

Kokusunu her zaman beğenirdim, şu an daha fazla dikkatimi çekmişti. Gerçekten giyimden ve parfümden iyi anlıyordu.

Telefonu çaldığında mecburen beni bıraktı ve biriyle konuştu. Ben ise sadece ona baktım. Erkek olmasına rağmen çok güzeldi. Burnu, kaşları, kirpikleri, gözleri...

Telefonu cebine koyduktan sonra elini çeneme koydu ve okşamaya başladı.

"Hayatımda istemediğim şeyler oluyor ve ben yoruldum." Onu dikkatlice inceledim. Yeniden suratı düşmüştü. "Şu iğrenç hayatımda tek güzellik sensin."

Dudaklarım kıvrılırken gözleri gülüşümde takılı kaldı.

"Seni asla zorlamayacağım. Benimle konuşmak istemezsen anlarım," dediğinde kaşlarım çatıldı.

"Saçmalamayı kes. Justin sevgin tek taraflı değil. Platonik gibi davranıyorsun." Bu sefer ben ellerimi yüzünde gezdirdim. "Sadece her şeyin zamanı olsun istiyorum. Bir anda olmasın, yaşaya yaşaya olsun. Sevdiğimizi hissedelim."

"Sen nasıl istersen öyle olur."

"Derse gitsek mi?"

Sorum üzerine gülümsedi ve eğilerek yanağıma öpücük kondurdu.

Neden bilmiyorum ama gerçekten garip hissetmiştim. George ile yatmıştım, hiçbir zaman bunu hissetmemiştim.

Justin'in üzerimdeki etkisi çok daha farklıydı.

Okula doğru ilerlerken tek düşündüğüm çok şanslı olduğumdu.

Jade: ne zaman geliyorsun

Chloe: şimdi

Sınıftan içeri girdiğimde gözlerim ilk Jade'in bakışlarını buldu, daha sonra ise tahtanın önünde öpüşen bir çifti.

George sevgili yapmıştı ve sınıfın ortasında öpüşüyorlardı. Umursamadığımı belli ederek Jade'in yanına geçtim.

"Neden geç geldin?"

Sırama oturdum.

"Justin'in yanından geliyorum."

"Chloe sana söylemem gereken bir şey var. Justin'in bir ara takıntılı olduğu bir kız arkadaşı vardı hatırlıyor musun? Justin kızı senelerce sevmişti ve kız en yakın arkadaşıyla çıkıp buradan gitmişti." Söylediklerine kafamı salladım. Bilmeyen yoktu ki.

"O kız okula geri döndü."