10) NİCOLAS FLAMEL

271 14 0
                                    


Okula dönünce ilk ders arasında Hermione onları ortak salona götürdü. Onları oldukları yerde bekletip kızlar yatakhanesine gitti ve elinde büyükçe bir kitapla geri döndü. İkisinin arasına oturup kitabı dizlerinin üzerine koydu. Bir sayfayı açıp parmağını bir paragrafa koyarak okunmaya başladı.

"Eski simyacılık bilimi, olağanüstü güçleri olan efsanevi Felsefe Taşı'nın yapımıyla doğrudan ilişkilidir. Taş herhangi bir maddeyi altına çevirebilir. İçeni ölümsüz kılan Yaşam İksiri'ni de yaratabilir.

Yüzyıllar boyunca Felsefe Taşı üstüne çok şey söylenmiştir, ama tek Taş, ünlü simyacı ve opera düşkünü Mr. Nicolas Flamel'in elinde bulunmaktadır. Geçen yıl altı yüz altmış beşinci yaş gününü kutlayan, eşi Perenelle (altı yüz elli sekiz) ile Devon'da sakin bir yaşam sürmektedir."

Harry ve Ron'a okumayı bitirince, "Gördünüz mü?" dedi Hermione. "Köpek herhalde Flamel'in Felsefe Taşı'nı koruyor! Arkadaş oldukları, birinin onu çalacağından korktuğu için Dumbledore'a vermiştir. Bu yüzden onu Gringotts'tan çıkarmak istedi!"

"Altın yapan, insanın ölmemesini sağlayan bir taş!" dedi Harry. "Snape'in onu istemesi boşuna değil! Kim olsa ister."

Ron, "Flamel'i Büyücülükte Son Gelişmeler Üstüne Bir İnceleme' de boşu boşuna aramışız," dedi. "Son gelişmelerle ilgisi olduğunu pek söyleyemeyiz- ne de olsa altı yüz altmış beş yasında öyle değil mi?"

Harry'nin zamanı daha da kısıtlıydı, çünkü Quidditch çalışmaları yeniden başlamıştı.

Wood takımı her zamankinden daha sıkı çalıştırıyordu şimdi. Karın yerini alan dinmek bilmeyen yağmur bile heveslerini kırmıyordu. Weasley'ler Wood'un fanatiğin teki olduğundan yakınıyorlardı, ama Harry, Wood'u destekliyordu. Bir sonraki maçta Hufflepuff'ı yenerlerse, Okul Şampiyonası'nda yedi yıldır ilk kere Slytherin'i geride bırakacaklardı. Kazanma tutkusu bir yana çalışmalardan yorgun düşünce daha az olan biteni düşündüğünü fark etti Harry.

Gece yatakhaneye bir baykuş kocaman bir paketle geldi. Harry o baykuşun babasına ait olduğunu biliyordu. Paketi açıp içindeki gümüşi pelerini çıkardı ve nefesi tutuldu. Bu babasının aile yadigarı olan görünmezlik peleriniydi. Bir de not vardı.

..(Artık ona sahip olmanın zamanı geldiğini düşündüm. Bunu aslında Noel'de vermeyi düşündüm. Ama annenin bu konuda hiç iyi şeyler söylemeyeceğini biliyordum. O yüzden bunu şimdi gönderiyorum. Bir süre onu annenden gizle seni seviyoruz. "

Sırılsıklam, çamurlu bir gün, çalışma sırasında onlara kötü bir haber vereceğini söyledi Wood. Weasley'lere kızmıştı zaten, iki kardeş birbirlerinin üstüne pike yapıyor, süpürgelerinden düşecekmiş gibi zıplayıp zıplıyorlardı.

"Bırakın soytarılığı!" diye bağırdı. "Maçı kaybedersek bu yüzden kaybederiz! Hakem Snape olacak; Gryffindor'dan puan silmek için de elinden geleni yapacak!"

Bunu duyunca, George Weasley gerçekten de düştü süpürgesinden.

Ağzındaki çamurları püskürterek, "Hakem Snape mi olacak?" dedi. "Ne zamandır bir Quidditch maçını yönetmiş ki? Taraf tutar, Slytherin'i geçmemize izin vermez."

Takımın öteki oyuncuları da yakınmada George'u yalnız bırakmadılar.

"Suç bende değil ki," dedi Wood. "Temiz bir oyun çıkaralım, Snape'in bize takmasına fırsat vermeyelim."

Bütün bunlar iyiydi güzeldi de, Harry'nin Quidditch oynarken yanında Snape'i istememesinin bir başka nedeni vardı...

Çalışmadan sonra takım oyuncuları her zamanki gibi çene çalarken, Harry Gryffindor ortak salonuna koştu; Ron'la Hermione santranç oynuyorlardı. Hermione ona sadece santrançta eziliyordu. Harry'yle Ron da bunun ona iyi geldiğini düşünüyorlardı.

               HARRY POTTER 1  FELSEFE TAŞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin