5.BÖLÜM

18 0 0
                                    

Multimedya:Duru

5.Bölüm

Mısra defalarca aynı yazıyı okuyordu. Sürekli "Berk Yılmaz" ismiyle karşılaşıyordu. Dosyayı açtı en sonunda.

İsim:Berk Yılmaz
Doğum Tarihi:27.05.1990
Ölüm Tarihi: 29.05.2008
Ölüm Nedeni:

Otopsi sonuçlarına göre hastanın ölüm nedeni kesin olarak bilinmiyor. Semptomlar boğulduğunu gösteriyor. Hava yolunu engelleyen tektiğin ne olduğu bilinmiyor.

"Bunu kim yapabilir?"dedi Mısra kendi kendine.

Mısra'nın gözyaşlarının ardı arkası kesilmiyordu. Araya hıçkırıklarıda katılınca Duru oturduğu masadan kalkıp Mısra'nın yanına gitti. Mısra'nın sırtı kapıya dönüktü. Duru içeri seslendi. "Mısra?"

Mısra hemen yüzünü silip dosyayı arkasına sakladı. "Efendim Duru?"

"Iyi misin?"

"Evet."dedi ve Duru'nun yanına ilerledi. "Benim çıkmam lazım."dedi ve yanından geçti.

Hemen soyunma yerine gitti. Kıyafetlerini değiştirdi. Ayakkabılarını giyerken içeri Uras girdi.

"Merhaba Mısra."

"Merhaba."dedi Mısra sessizce.

Uras "Birşey mi oldu?" derken Mısra'nın yanına oturdu. Mısra başını salladı. O sırada kapı sertçe açıldı ve içeri Anıl Bey girdi.

"Uras sen dışarı çık!"dedi sinirle. Mısra hem korkmuş hem de sinirlenmişti. Uras dışarı çıkarken Anıl Bey Mısra'nın yanına ilerledi Mısra'da ayağa kalktı ve tam karşısına dikildi. "Yine ne oldu Anıl Bey!"

"Mısra sesini yükseltme!"diyordu Anıl. Hem de Mısra'nın üzerine doğru yürüyordu. Mısra'da her gelişinde geri gidiyordu.

"Neden sürekli bana emir veriyorsun?"

"Çünkü ben senin hocanım."

"Allah allah. Hocammış."dedikten sonra elini kaldırdı. "Eğer hocamsan hoca gibi davran."dedi ve derin bir nefes alıp verdi. "Sırf bir hastayı kurtardım diye bana bağıramazsın!" derken birden sırtı duvara çarpmıştı

Anıl Bey en sonunda elini Mısra'nın ağzına koyup kapattı. "Tamam çok konuşanları sevmem."

"Zoton beno sevmono ostemoyorom." dedi Mısra. Anıl Beyin eli ağzında olduğu için sesi boğuk çıkmıştı. "Lütfen sessiz ol beni dinle."dedi Anıl Bey ve elini çekti. Iki elini de Mısra'nın iki yanına koydu ve Mısra'yı sıkıştırdı.

"Biliyorum büyük haksızlık ettim. Sana hastayı kurtardığın için teşekkür etmek yerine seni cezalandırdım. Bunun için pişmanım. Bu yüzden özür dilerim."

"Ne dedin sen?"dedi Mısra kaşlarını havaya kaldırarak.

"Pişmanım."

Mısra "Hayır ondan sonra?"dediğinde Anıl Bey kaşlarını çattı. "Özür dilerim."

"Peki."dedi Mısra. Anıl Beyin kaşları yeniden çatıldı. "Peki mi? O kadar laf ettim ve sen sadece peki diyorsun."

"Çok konuşuyorsun demedin mi?"

"Dedim ama doğru zaman da sus doğru zaman da konuş." Mısra sus pus oldu. Ve başını öne eğdi. Anıl Bey Mısra'nın çenesini tutup kendisine çevirdi.

Gece'nin Sonsuz Gizemi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin