senin bana her bakışında,

5.5K 791 268
                                    

iyi okumalaar
sizi seviyorumm

...

keyifli bir ifade ile,
sen bana bakıyordun,
sana doğru geldim ve bu sevimli sözcüğü sana tekrar söyledim.

"yoongi hyung!" kafenin üst katından bana seslendiğinde birkaç kişi sana bakmıştı. kafamı kaldırıp sana baktığımda gülümseyerek yukarı gelmemi işaret etmiştin.

kasanın yanında heyecanla içeceğimi bekliyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

kasanın yanında heyecanla içeceğimi bekliyordum. beni yanına çağırman bile kalbimde deprem etkisi yaratmıştı.

"buyrun efendim." bardağı uzatan çalışana gülümseyip içeceğimi almıştım. merdivenlerden çıkarken sana ufak bir bakış attım. elini çenenin altına koymuş bana bakıyordun. gergince çıkmaya devam ettim. her an düşebilirdim ve bu facia olurdu. zaten sakar bir insandım, bir de sen öyle güzel bakarken...gerçekten düşeceğimi sanmıştım.

"yoongi hyung, otursana!" heyecanla söylemiştin. niye bana böyle davranıyordun ki? kendine aşık etmeye çalışıyor gibiydin, başarıyordun da. gerçi bunun için çabalamana gerek de yoktu. 

iki kişilik bir masada oturuyordun. neden yalnızdın? boğazlın ve kulağındaki küpelerle hayli ilgi çekiciydin. ilk defa küpenin bu kadar yakıştığı biri görmüştüm. turuncu saçların, gri-siyah boğazlın ve küpelerinle...baştan çıkarıcıydın.

sandalyeye oturduğumda ellerini bardağının etrafına sarıp konuşmaya başlamıştın.

"iyi ki karşılaştık hyung," dudaklarını büzmüştün. "tek başıma gerçekten çok sıkılıyordum."

haddime olup olmadığını bilemeden sormuştum. "niye tek başına çıktın ki?"

"aslında, jaehyun ve jungkook'a sordum fakat hiçbiri evden çıkmak istemedi. hava çok güzel, bu havada nasıl çıkmak istemezler ki?"

oysa hava -2 dereceydi jimin. yine de bunu sana söylemedim. belli ki bu havaları seviyordun.

benim lafa girmeme imkân bırakmadan devam etmiştin. "yoongi hyung, yine o parka gidelim mi? çünkü orası çooook güzeldi!" sen de çoook şirindin. beni de kendine benzetmiştin işte. nasıl bu kadar çocuk ruhlu olabilirdin?

"çok şirinsin jimin-ah.." büyülenmişçesine ağzımdan çıkmıştı kelimeler. kesinlikle istemli söylememiştim o cümleyi. büyüne kapılmıştım!

kafanı eğerek gülmüştün

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

kafanı eğerek gülmüştün. yüzünü ellerimin arasına alıp tekrar tekrar söylemek istemiştim şirin olduğunu. bunu yapsam, garipser miydin?

kolumdaki saate bakmıştım. öğle aramın bitmesine yirmi dakika vardı. keşke dedim, keşke öğle aram başladığı dakika kafeye gelseydim. neden gidip o parkta oturmuştum ki!

pişman değildim de gerçi. seninle oturduğumuz yere tekrar oturmuş ve senin yanımda olduğunu hayal etmiştim. biraz da bulutlardan şekiller çıkarmaya çalışmıştım. ve biliyor musun? bu sefer ben de kesinlikle bir pamuk şeker görmüştüm.

"yoongi hyung, sıcak çikolatayı cidden çok mu seviyorsun?"

son zamanlarda senin varlığının yanında sıcak çikolatayı aramaz olmuştum. sıcak çikolatayı bir kenara atarak kalbimi ısıtan kişi olmuştun. sana bunları söylemek istemiştim. fakat bilirsin...utanmıştım.

"yani, peki sen? sen hangi içeceği seversin?"

"ben de en çok sıcak çikolatayı seviyorum hyung. hatta çikolatalı tüm içecekleri severim!" o an gözlerimin parladığına ve etrafa küçük küçük çikolata rengi kalpçikler yaydığına eminim.

bence biz düşündüğümden daha uyumluyduk.

...

hikayenin içinde böyle gif/resim kullanmayı seviyorum çünkü benim hayal ettiğim gibi görmeniz beni daha iyi hissettiriyor:")

sizi seviyorum

sizi seviyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
hi, hello ⁝ yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin