selam,merhaba:")
nasılsınız iyi misiniz?
kendime bu hikayeyi de boşlamayacağım hakkında söz verdim tutmaya çalışıyorum...sizi seviyorum<3
...
"sadece tek bir bakış bile,
kalplerimizin hızlanmasına sebep oluyor.""yoongi hyung, babam bugün gelmeyecekmiş. kitapçıyı erken kapatabileceğini söyledi."
gülümseyen gözlerinle bana bakıyordun. neden bu kadar güzeldin?
"yapmam gereken şeyleri bitirdiğimde çıkarım o halde." aslında çıkmak da istemiyordum hiç. burası huzurluydu.
özellikle sen varken, buranın aurası daha da güzel oluyordu. kitaplar, sen ve ben. bence sadece bu şekilde bir ömrü geçirebilirdim.
"o zaman," montunu çıkartırken söylenmiştin. "sana yardım edeceğim hyung, böylece daha erken bitirebilirsin!"
neden erken bitirmemi istemiştin? yoksa babanın düşündüğü gibi mi düşünüyordun sen de, ben çok mu asosyaldim?
kitapların tek tek tozunu alırken gülümsememe engel olamıyordum. küçük ve tombul ellerin o kadar şirindi ki, kendi ellerimi seninkilerle birleştirip bir ömür ayırmamak istiyordum.
"hyung merdivenden düşmem değil mi?" endişeyle soruşun kıkırdamama sebep olmuştu. düşmeyeceğinden emindim. utangaçlığıma rağmen olayı biraz lehime çevirmek istemiştim.
"bilmiyorum jimin-ah...birkaç kez düşme tehlikesi yaşamıştım." korku dolu bakışlarının hedefi olmuştum tekrar. "o zaman, belimden tut hyung. düşmek istemiyorum."
sen merdivene çıktığında arkana geçmiş ve ellerimle belinin iki yanından tutmuştum.
ーjimin
hyung, ellerin belime değdiğinde çok heyecanlanmıştım biliyor musun? kulaklarım kızarıyordu sanırım. kalbimin teklemeye başladığını hissetmiştim.
biliyor musun hyung, haddinden fazla güzeldin. tüm utangaçlıklarıma rağmen sana sürekli bir teklifle gelmemin sebebi buydu belki. beni etkiliyordun.
kitapları dizerken dikkatimin dağılmaması için harcadığım çabayı bilsen kesinlikle dalga geçerdin. suratımdaki gülümsemeye engel olamıyordum.
işimiz bittiğinde biraz üzülmüştüm. fakat bu temas belki daha da yakınlaşmamıza sebep olurdu?
"hyung kafeden sıcak çikolata alıp bir yerlere mi gitsek?" yine teklif yapmıştım işte. seninle zaman geçirmek için her fırsatı kullanıyordum sanki.
bana doğru döndüğünde heyecanlandığımı hissetmiştim. beni reddedebilirdin, eve gideceğini söylebilirdin.
"itiraf et, benimle gezmeyi seviyorsun?" bu kadar sevimli davranmamalıydın hyung, kızarmaya başlıyordum çünkü.
"yoongi hyung, itiraf ediyorum..seninle gezmeyi gerçekten çok seviyorum." utangaç olmamıza rağmen ikimizin de böyle sözler söylemesi gülümsetmişti beni.
orada seni de sevdiğimi söylemek istemiştim. ama yapamamıştım. bilirsin ya, çekinmiştim. tıpkı senin gibi.
...
aslında bölümü bugün yazmıştım ama gif falan ekleyememiştim internet gittiği için şimdi geldi internet hemen paylaştım o yüzden:")
sizi seviyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hi, hello ⁝ yoonmin
Fanfictionー tamamlandı ❝ selam, merhaba ❞ bunları birbirimize söylediğimiz an hikayemiz başlıyordu. - fluff - kısa hikaye © mindaextae