~0.7~

288 28 20
                                    

"Yapma, beni bırakma."

*

"Sorun değil. Umarım, güzel bir gece geçirsin, geçiririz."

*

23.30
Allison Ev

Yemek bittiğinde, Allison'un ailesi ile iyi anlaşmıştım. Hatta bu gece onlarda kalmamız konusunda ısrar etmişlerdi.

Ama biz Allison ile işimiz olduğunu söyleyip erken ayrıldık.

Allison ona yaptığım iyilik için teşekkür edip bizi bi bara götürmüştü. 'Bu gece içkiler bizden' diyip nereden baksanız 2-3 şişe açtırdıktan sonra kıyak bir kafayla onun evine gelmiştik.

Şu anda da söylediğim saçma bir şeye gülüyorduk. Kafamız çok iyiydi.

"Hahaha. Bennnfe onna dönnnüpp, seğn ne anlarrrsın kiğ? Anlasağn kafffandah saşç olurr dediğm hahaha."

Neyden bahsettiğimi bile bilmiyorken, delicesine gülüyorduk.

Sonra birden durgunluk oldu, saate bakıp geç olduğunu söyledim.

"Yavazstan gitttttttseğm iyyyi olcavk."

Ses gelmeyince Allison'un çoktan uyuduğunu gördüm.

Kucaklayıp odasına yatırdım. Tabi odasına kadar bu kafayla nasıl çıktığımı anlatmama gerek yok, bir an onu düşürüp üzerine düşecektim.

Üzerini de örttükten sonra aşağıya inip anahtarımı aldım.

-

Arabaya bindiğimde, sarhoş olduğum için kullanıp kullanmamak arasında kaldım.

Tabiki kullanacaktım.

-

Marşa bastım ve çalıştırdım. Evden yavaşça uzaklaşırken, Malia'nın söyledikleri kulaklarımda çınlamaya başladı, bende gaza gelip onu aradım.

"Bu saatte neden arıyorsun Stiles? Oysa ben sana geçen gün ne demi.-"

"Amağ sehn beğnim yahkın arkadaşşımfın."

"Ne? Stiles sen iyi misin sesin çok tuh.-"

"Beğn sanah çok bağlanmıştıığm."

"Stiles sen içtin mi? Kafan mı iyi oğlum senin!?"

Telefonla uğraşırken yola bakmıyordum bile.

"Yav şuuğ amınaa kodumuuğn telefonuğndan çok ışıh çıkıyor be!"

"Stiles bana nerde olduğunu söyle!"

"Arbaydayım."

"Sen bu kafayla araba mı kullanıyorsun? Hemen in yoksa oraya ulaştığımda kafanı kırarım!"

"Ulağn çok özlemişimm beee. Kırsağna kafffamı."

Telefonu kapatıp cebime koydum. Kafamı kaldırıp yola bakmaya devam ederken, direksiyon galibiyetimi kaybettim ve ormanlığa doğru girdim.

Durmaya çalışırken bir anda bir ağaca tosladım. Gözlerimi açmaya çalışırken, bilincim yavaşça gitti.

Malia'dan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Malia'dan

"Stiles!! Orada mısın?"

Telefonun kapandığı anlamına gelen 'bip bip' sesini duyunca, sinirlenip Şerif Stilinski'yi aradım.

"Anladım Malia. Ama biliyorsun ki bizim aramız iyi değil. Evet, evet. Anlıyorum. Gece vardiyasındaki ekipler Stiles'ı aramaya başladı bile. Tamam sen sıkma canını, sana haber vereceğim. "

*
02.14

Tüm gece uyumayıp, Şerif'ten gelecek çağrıyı bekledim.

Gece 2 sularında bir telefon sesi duyunca hemen açtım.

Şerif ağlamaklı bir sesle konuştu.

"Malia, Stiles'ı bulduk."

"Tamam neredesiniz? Durumu nasıl?"

"|iç çekti| Şu an ormanlıktayız, Stiles'ın arabası bulan ekipler ambulans çağırıp onu hastaneye gönderdiler. Durumu kritik."

Ağlamaya devam etti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ağlamaya devam etti. Bende gözümden düşen bir Damla yaşa hakim olamamıştım.

"O iyi olacak, adım kadar eminim."

LostHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin