♥♥10.BÖLÜM♥♥ Kafa karışıklığı

46 8 3
                                    

Keyifli okumalar...

İki yol,hayatta iki yol vardır ya hani herkes senden birşeyler beklerken sen ortada sıkışmış kalmışsındır, ya o iki yoldan birini seçemelisin ya da artık sende yolunu seçememiş âvare gezen  dervişlerden farksızsındır ya hah işte tam da şu an öyle hissediyordum. Beni sahiplenen kendi öz kızları olsam anca bu kadar sevebilecek olan ailem ve beni daha ben bebekken istememiş ailm arasında sıkışmış kalmış hissediyordum.

Tabiki tercih yapsam beni sahiplenip büyüten ailem öncelikli olurdu ama ben bir tercih yapmak istemiyorum.

Ama ailemin üzerindeki biyolojik ailemin yaptığı baskının da kalkmasını istiyorum. Bunu ne yazık ki sadece istemekle yetinebiliyorum.

Zira yaşanan bunca olayı düşününce ve kendi hastalığım da aklıma gelince sanki biyolojik ailme de bir nebze haksızlık yaptığım kanâtine varıyorum.

Nedenini bilmiyorum ama içimde bir yere sinmeyen oturmayan birşeyler var sanki ve bu beni gün geçtikçe içine çekiyor.

Her neyse bu konuları aklımın bir köşesine yıldızlı bir şekilde daha sonra hatırlamam için not ediyorum ve şu anki meseleye dönüyorum.

-''evet Su sendeyim anlat bakalım telefonum neden sende ve ben neden burdayım.''

Ben Savaş'lardan çıktıktan sonra eve doğru yürümeye başlamıştım  ama aklımda gezen birçok düşünceyle,dertlerle sıkıntılarla ve yarın alacağımız yıl sonu karnesini düşünerek,  bir de geçen gün yaşadığım biyolojik ailem faciası derken hızlı bir şekilde yol alıyordum ki bir bakışım evdeyim.

''Çok hızlı yürüdüğüm doğrudur"

Ben daha kapıyı çalıp içeri geçmeden Su karşıma geçti ve  'yürü bakalım gidiyoruz' dedi ve şu an Su'yun evindeyiz.

Ondan bir açıklama bekliyorum.

-'' Derin telefonu arabada düşürmüşsün fark etmedin ben de aldım ne var bunda''  diye bir cevap verdi pek inandırıcı olmasa da

-'' peki neden beni buraya getirdin ben bizimkilere geçen gün yaşadığımız biyolojik ailem faciasını anlatacaktım'' demiştim ki Su oturduğu yerden biraz  daha bana yaklaştı ve ellerimi tutarak cevap verdi.

-" Derin bu aralar fazla sıkıntılısın evdekiler de gergin, sadece biraz daha kafanı dinle  istedim biraz da yaşanacak şeylere kendini hazır hisset,hem ben olayı anlattm onlara bu yükü sana bırakmak istemedim." Dedi tüm güzel kalbiyle canım arkadaşım.

-" peki nasıl bir tepki verdiler yani çok kızdılar mı? Ya da çok üzüldüler mi?." Diye meraklı bir soru yönelttim Su'ya.

Nasıl merak etmem ki? Onlar benim ailem onlar bunca yıl herşeyimi çeken insanlar onlar üzülünce ben daha beter oluyorum.

-"Aslına bakarsan Ahmet amca baya kızdı.
' Nasıl bir anda karşısına çıkarlar kızımın hiç mi düşünmüyorlar ne hissedeceğini ya da nasıl kötü olacağını,  ne kadar düşüncesizler bunlar böyle' diye baya söylendi durdu ama baktı ki Cennet teyze çok üzgün hemen toparladı kendini"

Annem benim ya demek çok üzüldü nasıl da kendi kendini yemiştir kim bilir.
Hep içine atar dışa vuramadıklarını.

-'' Peki benim nerede olduğumu sordular mı?  Su. Merak etmişlerdir neredeyim diye."
Su biraz ciddiyetini bozarak

" Sordular" deyince anladım tabi bişey yaptığını.

-"Ben dag evinden döndükten sonra kafan dağılsın diye senin bir arkadaşınla ders çalışmaya gittiğini söyledim, Savaş olayını yanlış anlayabilirlerdi sonuçta" dedi bıyık altından gülerken.
Onun bu haline gözlerimi devirdim ve ;

Beni Kalbinde SaklaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin