4. Greyfurt Kadar Ekşi

5.1K 666 40
                                    

Benjamin'in Anlatımı

"Bizimle aynı üniversiteye gittiğini hiç bilmiyordum!" dedi Clark, kısık bir sesle söylemiş olmasına rağmen ses tonundaki neşeyi ayırt etmesi çok kolaydı.

Gözlerimi açmadan homurdandım. "Bu sefer hangi siktiğimin gerizekalısı hakkında konuşuyorsun?"

"Neden gözlerini açıp kendin görmüyorsun?"

"Çünkü o zaman efor harcamam gerekir."

"Ama Ben, en yakın arkadaşına bir kere bile bakmayacak mısın?" diyerek alaya aldı beni.

Clark'a dümdüz bakmak için tek gözümü açtım. "O benim en yakın arkadaşımsa, sen neyim oluyorsun?"

Clark imalı bir şekilde gülümsedi ve dirseklerimiz birbirine değene kadar oturduğumuz bankta kaydı. Parmağını kolumda gezdirirken, "Aşığın... olmama ne dersin?" dedi dalga geçerek.

Kafasını yakaladığım gibi dizlerinin arasına soktum. "Yemin ediyorum, eğer bana bir daha öyle dokunursan sonunu getiririm," diye gürledim, "Yeterince net miyiz?"

"Bir cam bardak kadar," diyerek cevapladı arsızca. Sesi bacaklarının arasından boğuk geliyordu.

Kafasını serbest bıraktım ve kollarımı göğsümde çaprazladım. Ders öncesi gözlerimi dinlendirmek için bir girişimde bulundum. Olur da uykum derse kadar uzarsa... Pekala kimsenin beni uyandırmasına gerek yoktu, değil mi? "Az önce kimden bahsediyordun?"

"Charlotte! Buradayız!" Clark aniden bağırdı, gözlerim kapalı dahi olsa ellerini ne kadar heyecanlı salladığını hissedebiliyordum.

İnledim, onun adına utanıyordum. Beni tınlamayan ifadesini izlerken söylediği ismi fark ettim. "Charlotte mu dedin sen?" diye tısladım.

Clark sırıttı. "Belki de bunu edebini takınman için bir fırsat olarak görebilirsin."

"Ne edebi?" diye merakla sordum.

"İşte tam olarak bundan bahsediyorum."

"Merhaba!" Kabusumun bizi selamlayan sesini duydum.

"Mesajıma cevap vermedin," diyerek ona takıldı Clark. Sesinin yapışkan bir kız arkadaş gibi çıktığını neredeyse yüzüne vurmak üzereydim, ancak sessiz kalmaya karar verdim. Eğer bu kızın yanında konuşursam yalnızca kırıcı şeyler söyleyecektim ve Clark da bana vuracaktı. Erkekliğimden.

Ve ben oğlanlarımı seviyordum.

Gözlerimi kapalı tuttum, kızın cevaplamaya çalışırken kekelediğini duyuyordum. Clark adına tekrar utandım. "Ah - Ben... Eee-"

"Seni kırmadan başından savmaya çalışıyor," diyerek sözünü kestim. Clark bacağıma vurduğunda kıpırdamadım bile. Burada oturup ahmak arkadaşımın kaba görünmeden onu reddetmeye çalışan bir kızla flörtleşmesini izleyemeyecektim.

"Ah hayır, hayır, öyle yapmıyordum-"

Sesli bir şekilde iç çektim ve gözlerimi açtım. "Eğer onunla çıkmak istemiyorsan açıkça söyle şimdi. Alınmayacak ve üstesinden gelecektir. Kocaman adam."

Sweet as a StrawberryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin