12.BÖLÜM (YENİ ARKADAŞ)

8 2 0
                                    

Ona bakarken zorla eğilip ayakkabı giymeye çalıştım.Kafayı yemiş olmalıydım.Ayakkabılarımı giydikten sonra yavaşça doğruldum.önden yürümeye başlayınca arkasından kısa bir süre baktım.Sonra derin bir nefes alıp kapıyı kapattım.Onun takip ederken saatime bakıyordum.Sadece bir saat sonra geri dönecektim.

Onun yanına yaklaştığımda bana göz ucuyla baktı.Kısaca ingilizce bilip bilmediğimi sorduğunda çok az derken elimle işaret yaptım.Dudağının kenarında bir gülümseme oluştu.Bu kötü müydü yoksa iyi miydi anlayamadım.

Sadece yürüyorduk.Ben etrafıma bakınırken nereye gideceğimizi merak ediyordum.

Onu kolundan tutup beceriksizce nereye gideceğimizi sordum.Kafasıyla bir yeri gösterdiğinde "Ne!bar mı?"diye kızgınlıkla bağırdım.Sinirlenmiştim;çünkü burası amerikaydı!Ne olacağı hiç belli olmazdı.Hayır anlamında kafamı iki yana salladım.Beni kolumdan tuttuğu gibi sürüklemeye başladı.Yolun ortasında resmen çığlık atıyordum ama kimse beni takmıyordu.

Arka kapıdan adamlara selam verip rahatça içeri girdiğimizde ağzım açık kalmıştı.Bu çocuktan kurtulmak istiyordum yoksa başıma herşey gelebilirdi.Ama o kolumu o kadar sıkı tutuyordu ki kurtulamıyordum.

Içeri girdiğimizde müzik sesi çok yüksekti.Yoğun sıcaklık yüzüme sert bir şekilde çarptı.Ter ve alkol kokusu burnumun diregini sızlatacak kadar berbattı.

Beni sakin bir yere çekip beklememi söyledi.Ona o kadar sinirli bakıyordum ama bakışlarından taviz vermedi.Yanımdan ayrıldığında geriye doğru kabuğuma çekilir gibi masanın arkasına geçmiştim.Korkuyordum.Ettafıma bakarken gördüğüm iğrençlikler miğdemi bulandırıyordu.Kesinlikle burası daha serbest bir ülkeydi.

Birden müzik kesildiginde herkes bir tarafa doğru bakmaya başladı.Bende kafamı çevirip o tarafa baktım.Bir müzik grubunun çıktığını anladıgımda arkada elektro gitarıyla adını bile öğrenemediğim yanımdaki dövmeli çocuğu gördüm.

Bana göz kırptığında dudağının kenarında küçük bir gülümseme oluştu.Mekan yavaş yavaş dolarken kızlar hayran hayran gruba bakıyordu.

Daha ne olduğunu anlayamadan şarkıya gitar solosuyla o başladı.Ona bakarken ağzım hayretten yavaş yavaş açıldı.Mükemmel çalıyordu.Parmaklarının gitarda gezintisi muhteşemdi.Pek bu tarz şarkıları sevmesemde hakkını vermek lazım bazılarını kendine hayran bırakıyordu.

Çalarken bana bakması hoşuma gitmişti.Kendimi yalnız hissetmiyordum.Bir sürü hayranı var gibi görünüyordu.Şarkı soyleyenin garip bir tarzı vardı.Hayatımda ilk kez böyle bir şeye şahit oluyordum.

Ayagımla ritim tutarken gülümsemeye başladım.Herkes şarkıyı bildiği için bağırıyorlardı.Bazı yerler sadece haykırmak içindi.Madem geldim sinirimi atmak için birebirdi.Arada bende diğerlerine eşlik ederken o bana bakıyordu.Bu halim komik olmalıydı,biliyorum.Her bağırdığımda gözlerim doluyordu.Şarkı devam ederken boş bir oturacak yere kendimi atıp saçlarımı ellerimin arasına aldım.

"Seni özlüyorum.Ve seni son kez göremedigim için o kadar içim acıyor ki!Buraya geldiğimden beri beni bir kez olsun aramadın."kendi kendime öfkeyle bağırıyordum.

Onlar bütün şarkıları bitirene kadar oturduğum yerden kalkmadım.

Gecenin sonunda birisinin dürtmesiyle kafamı kaldırdım.Dövmeli çocuk suratıma garip bakıyordu.Sanırım aglamaktan gözlerim sismisti ve berbat gorunuyordum.Bana biraz daha baktıktan sonra 'gidelim' der gibi kafasıyla işaret verdi.

Insanların çoğu gitmişti.Bizde bardan çıkarken adını sordum.Söylediğinde 'cole'diye tekrarlayıp kafamı onaylarcasına salladım.onunla hiçbirşey konuşamayacağımı biliyordum.onunda beni anlamayacağını biliyordum.Bu yuzden içimi dökmek istedim.

"Onu özlüyorum.Her dakika,her saniye.Kendime bir söz verdim ama olmuyor."Ona göz ucuyla baktığımda oda bana bakıyordu.Acı bir şekilde gülümsedim.

"Beni çok sevdiğini söylerdi sürekli.Çok kıskanıyordu beni ama aldattı.Aldatıldım ben ya!Aldatılmak çok kötü bir hismiş.Sol tarafın sürekli sızlıyor."Hem gülüp hem ağlıyordum.Gözlerim buğulu olduğu için önümü zor görüyordum.Bir anda durdugumda Cole bana baktı.

"Geri dönmenin bir yolu var mıdır sence?Yada onun buraya gelme ihtimali?Yada benim acımın dinme ihtimali?"Gözlerimin içine bakarken bana yaklaştı.Ellerini kaldırıp yavaşça silerken birden onun beline sıkıca sarıldım.Desteğe ihtiyacım vardı.

T-şörtündeki sigara kokusu kötü hissettirsede sarılmaya devam edip,

"Ben ona tekrar böyle sarılıp onunla gülmek istiyorum.onun erkeksi kokusunu içime çekmek istiyorum."diye sessizce söylenirken onun arkamı sıvazladığını hissettim.

Sonunda bir işe yaramıştı.Bir kaç dakika öyle kaldıktan sonra ondan ayrıldım.O üstünü düzeltirken cebinden sigarasını çıkarıp yaktı. Bana teklif ettiğinde hayır anlamında kafamı salladım.

Beraber tekrar yürümeye başladığımızda gözyaşlarımı sildim.Marketin önünden geçerken sigarasını yere atıp ayağıyla ezdi.Yanımdan ayrılırken markete gireceğini anladım.Gidip yakındaki bir banka oturdum.Derin bir iç çekerken saate baktım.Baya geç olmuştu.Sonra telefonuma baktığımda babamın çok fazla aradığını gördüm.Hemen geri döndüm.

"Kızım neden telefonunu açmıyorsun?"Babamın öfkeli sesini duyduğumda hemen savunmaya geçtim.

"Baba duymamıştım.hiç bir sorun yok."Babamın sesi rahatlamış gibi çıktı."Bana telefona çocuğu ver."

Cole yanıma elinde yiyeceklerle yaklaşırken telefonu ona doğru uzattım.Aldıklarını kucağıma bırakıp telefonumu aldı.Babamla konuşmaya başladığında gülümsüyordu.Ne konuştuklarını o kadar çok merak ediyordum ki Cole'nin gözlerinin içine bakıyordum.

Telefonu tekrar bana uzattığında kulağıma dayadı."seni eve bırakacak.Onu daha görmesemde iyi bir çocuğa benziyor."dediğinde gözlerim Cole'nin dovmelerine ve bakışlarına kaydı.Babam onu görse sanırım bir daha arkadaşlık yapmama izin vermezdi.

Nasıl biri olduğunu tam olarak bende bilmiyordum.Doğru düzgün muhabbetimiz yoktu.

"Bir şey mi oldu?"dusuncelerime o kadar dalmışım ki birden kendime geldim.

"Yok baba.Tamam kapatıyorum."Telefonu kapattıktan sonra kucağımdaki yiyeceklere baktım.Sadece kolayı biliyordum.Farklı abur cuburlarda vardı.Bunları neden almıştı ki?

Yanıma oturup bankta iyice yayıldı.Kucağımdaki bir kaç tane çikolatayı aldıktan sonra açıp yemeye başladı.Bende aynı şekilde bir tane çikolata açıp ısırdım.Cole hâlâ beni inceliyordu.

"Mutlu değilsin."dedi yavaş ve anlayacağım şekilde söylemişti.Zorla gülümseyerek ona baktım.Mutlu değildim.Ama şuan kötü şeyleri hatırlamak istemiyordum.Sessizce yiyecekleri yerken bu sefer ileriye bakan Cole'u ben incelemeye başladım.Birden kolunu tutup kendime çektim.

Bu dövmelerin hepsi gerçek miydi?Elimi kolunda yavaşça yukarı doğru gezdirirken birşey söylemedi.Neden bu kadar çok olduğunu dili öğrendikten sonra sorabilirdim.Ona baktığımda yine bana aynı şekilde bakıyordu.Neden öyle bakıyordu?Bir sorun mu vardı?yoksa yüzümde bir şey mi vardı?

Kolunu hızla çektiğinde ayağı kalktı.Gideceğimizi anlamıştım.Sanırım bu buluşma çok kötü geçmemişti.

Sensiz AslaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin