26. Bölüm (Final)

33 2 0
                                    

      Gece yatağında yatan Patch'in sağ kolunda Donna vardı. Ona bakmıştı. Çok güzel uyuyordu. Nefesini kolunda hissediyordu. Biraz hızlıydı ama çok tatlıydı. Yavaşça ona doğru dönmüştü. Onun güzelliğini izliyordu. Kıpkırmızı dudakları koluna dokunuyordu. Yumuşacıktı. Onlara dokunma isteği duyup yavaşça parmaklarını değdirmişti. Kendi kendine konuşmaya başlamıştı içinden. Yaptıklarını doğru buluyordu. Bu kadın için değerdi. Bu kadın için kötülerin arasına girmeye değerdi. Elini onun karnına götürmüştü. Orada bir canlı vardı. Kalbi atan bir bebek vardı. Onun bebeğiydi. Konuşmayı öğrenince 'baba' diyecekti. Patch'in kollarına doğru koşacaktı. Babası da onu kaldırıp sarılacaktı. Ona bütün sevgisini verecekti. Tüm bunları yapacağına yemin etmişti.

      Bir sonraki gün mutlu bir şekilde işe giden Patch, iş çıkışı gecikeceğini Donna'ya bildirdikten sonra patronun yanına gitmişti. Çünkü onun sağ kolu olarak ilk görevine gidecekti. Görevi basitti. Aylık parasını ödemeyen mekanlara gidip zorla alacaktı. Sonu kanlı olabilirdi.

      İlk mekan bir bardı. Rosalie'nin Evi'ydi adı. Daha çok genel ev ismine benziyordu. Patch bunu umursamamıştı. Tek isteği, sıkıntısız bir şekilde parasını almaktı. Mekana girdiği zaman bol miktarda gürültü ile karşılaşmıştı. Sarı, mavi ve kırmızı ışıklar etrafta daireler oluşturarak dönüyordu. İnsanın başını döndürüyordu. Etrafa baktığı zaman korumaları görmüştü. Yanlarına gidip kulağına fısıldamıştı.

      "Bay Sanders adına geldim."

      Koruma onun yüzüne uzun süre baktıktan sonra takip etmesini söyleyip koridorlardan birine sokmuştu. Ve mekanın sahibi ile karşı karşıya gelmişti. Mekanın sahibi bir kadındı. Kızıl saçlı güzel bir kadındı. Ne için geldiğini çok iyi anlamıştı. Gülerek,

      "Beni takip et."

      Patch onu takip etmişti. Kadınla beraber bir odaya girmişti. Kadın kendi sandalyesine oturduktan sonra Patch'e oturmasını teklif etmişti.

       "Buraya sohbet etmek için gelmedim. Bay Sanders'a ait olan şeyi alıp gideceğim.Huzursuzluk çıkartmazsan sevinirim."

Kadın gülerek ayağa kalkmıştı.

      "Huzursuzluk mu? Bunu da nereden çıkarttın?"

Patch omuz sallamıştı.

      "Zamanında ödemediğini düşünecek olursak, tahmin ettim diyebiliriz."

Kadın tekrar gülmüştü.

      "Peki ya huzursuzluk çıkartsam ne olur?"

Patch donuk suratı ile ona bakmıştı.

      "O zaman hem seni hem de buradaki bütün adamlarını öldürürüm. Hem de gözümü kırpmadan."

      Kadın onun gözlerinin içine baktığı zaman Patch'in içindeki canavarı görmüştü. Onunla tartışmaya girmenin zarardan başka bir şey olmayacağını anlamıştı. Tek kelime etmeden kasaya gidip gerekli miktarda parayı Patch'in eline vermişti. Patch elindeki parayı saydıktan sonra doğru olduğunu anlayıp tek kelime etmeden gitmişti. Kadın ise arkasından bakakalmıştı. Bu kadar sert bakışlı bir adam daha önce hiç görmemişti. Onun gözlerine hayran kalmıştı.

      Patch parayı patronun önüne atınca, patron hayran kalmış gözlerle Patch'e bakmıştı. Ardından masaya atılan parayı eline alıp saymıştı. Bunu başardığı için gülerek ayağa kalkıp Patch'e sarılmıştı.

      "Patch! Bunu yapabileceğini biliyordum. Rosalie sorun çıkarttı mı?"

      Patch ona sarılmamıştı. Bu işi sevdiği için yapmıyordu. Yapmak zorunda olduğu için yapıyordu."

Adaletin BekçileriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin