6. Bölüm

29 3 0
                                    

    Annabel kapıyı açtığı zaman Greg ile karşılaşmayı düşünmüyordu. Yıllar önce onu tehdit edip yanından ayrılmıştı ve bir daha konuşmamıştı. Hangi yüzle kapısına geldiğini merak etmiyor değildi.

Greg gülümseyerek,

    "Beni özledin mi?" demişti. "Elbette özlemişsindir. Aradan yirmi beş yıl geçti sonuçta." deyip Annabel'den izin almadan eve girip salonun ortasında dikilmişti.

    Annabel hala daha değişmediğini o anda anlamıştı. Hala daha kendini beğenmişti. Ne bekliyordu ki? Aradan geçen yirmi beş yılın onu düzelteceğini mi düşünüyordu? Ne büyük bir yanılgıya kapılmıştı. Kendisi de salona gidip,

    "Evimde ne işin var?" demişti. 

Onun sert tepkisine Greg gülmüştü. 

    "Teşekkürler Ann. Ben de iyiyim."

Annabel'in surat ifadesi çok sertti. 

    "Ben çok ciddiyim. Neden geldin?"

    "Oturup sohbet etmek için geldim. Eskileri analım diye."

    "Benim seninle anmak istediğim bir tane bile anım yok. Hem sen nasıl benim evimi buldun?"

    "İnanmayacaksın ama kızın kendi elleriyle yazıp verdi adresi. İnanmıyorsan al, bak. Bu onun yazısı."

    Greg'in uzattığı kağıdı alan Annabel incelediği zaman Greg'in yalan söylemediğini anlamıştı. Bu kızının yazısıydı. Yazıyı incelemeye devam ederken egosuyla beraber konuşan Greg'i dinlemişti.

    "Seni bulmak kolay olmadı tabi. Eski evinden üç yıl önce taşınmışsın. Seni orada bulamayınca kızının moda evine gittim."

Annabel kafasını kaldırıp ona bakmıştı.

    "Kızımdan uzak dur Greg. Onunla konuşmanı istemiyorum."

Greg onun endişeli tavrına gülmüştü.

    "Neden öyle söyledin ki? Çok tatlı bir sohbeti var kızının. Ve senin kopyan olmuş. Gözlerinden gülüşüne kadar tamamıyla sen."

Onun hoşnutunu belli eden sözler Annabel'i daha çok sinirlendirmişti.

    "Kızıma bir daha yaklaşmayacaksın. Onun iş yerine gidip konuşmayacaksın. Bu uyarıyı sana son kez yapıyorum Greg. Yoksa canın çok yanar."

Greg umursamaz tavrını takınmıştı.

    "Ne yapacaksın? Yeni yetme çocukları üzerime mi salacaksın?"

Hardd, Nick ve Patch'den bahsettiğini anlamıştı. Dış kapıyı açıp oradan konuşmuştu.

    "Neler yapacağımı bu kadar çok merak ediyorsan fazlasıyla görürsün. Tabi sözlerimden dışarıya çıkarsan. Şimdi defol git evimden. Yoksa polisi arayacağım. Yirmi beş yıl sonra muhatap olmak istemiyorum."

Greg son çırpınışlarını yaşıyordu.

    "Ama daha kahve yapmadın."

Annabel bağırmaya başlamıştı.

    "Evimden çıkacak mısın? Yoksa polisi arayacağım. Artık onlar sana kahve yapar. Tabi hapiste veriyorlarsa."

Annabel'in neler yapabileceğini anlayan Greg ellerini havaya kaldırmıştı.

    "Tamam! Tamam! Polisi aramana gerek yok. Olay çıkartmak için gelmemiştim. Eşinin ölümü üzerinden üç yıl geçince bir şansım olabileceğini düşünmüştüm."

Adaletin BekçileriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin